Sevginar Sali

Kendi kendimize yaptığımızı...

Geçen İBB Meclisinde Başkan Volkan Yılmaz'ın, “İSTAÇ, Silivri'ye bir çivi dahi çakmadı” söylemini çarpıtarak “İBB Silivri'ye nasıl çivi çakmamış...”a cevap vermeye kalkışan CHP Grup Sözcüsü Doğan Subaşı'nın açıklamalarını dinleyince esasen ilk hayal kırıklığını yaşadım. Resmen ‘dank etti' deriz ya öyle oldum.

Silivri seçmeni aslında hiçbir dönem öyle büyük hizmet ve yatırım beklentileri ile hareket etmemiştir tercihlerinde. İmamoğlu'na da bizi bu anlamda ihya etmesi için %62'e varan oranda oy vermedik diye düşünüyorum ama bunun altında kalmak yerine, haklı çıkarmak da ona yakışan olurdu. Çünkü öyle böyle değil, bildiniz “Babalar gibi” denilecek bir destek gitmiş Silivri'den özellikle ikinci seçimde kendisine.

Seçimlerimize toz konduramamaktan mıdır nedir, hala niyetin kötü olduğuna, önemsenmediğimize değil, organizasyonun tam sağlanamadığına inanmak istiyorum. Büyük bir destek oluşunca, karşılık beklemek değil de, güvendiğiniz dağ'a kar yağdığını kabullenmek kolay olmuyor. 1,5 yılda, sahip olunan şartlarda gökten yıldızları indirmesini beklemek de haksızlık ama bu kadar da açık vermeye lüzum yok ki! Yapılan hatalardan ders alma okulu değil hem İstanbul; çünkü orası aynı zamanda Türkiye'nin gözü, kulağı hatta kalbi.

Son metro vaadi konusuna değinmek gerekirse bizleri bu konuda ne ilk ne de son umutlandıran ikili İmamoğlu-Işıklar… Başta bu sebepten, gerçekleşmeyen ve ufukta da görünmeyen, söz konusu vaade çok takılmadım açıkçası.
AK Parti'nin 2014 adayı Tahir Sert, “Metro” dedi başka da bir şey çıkmadı yatırım vadi namına, seçim kampanyası süresince ağzından. Deseniz ki “Silivri ne Sert'i ne de Topbaş'ı seçti!” Kabul! Işıklar'ı da seçmediğimize göre ve gerçekçi olmak adına ulaşım beklentileri hususunda bir süre daha yüzümüzü denize doğru çevirmek en mantıklısı.

Ve gelelim son bombaya; Müjdat Gürsu Stadı… İBB'nin Silivri'ye “Yaptım” diye övünürken, “Yapmadılar” diye eleştirdiği geçmiş yönetimi bizatihi inşa ettikleri spor yatırımı ile vurmaya kalkması mantıksızlığı neyin nesidir Allah aşkına?!
Kendinin iyileştirdiği, rakibinin yaptığı yatırım üzerinden üste çıkmaya çalışırken yerin dibine girmek nasıl bir şey öğrendik.

Belediyenin resmi sosyal medya hesabından kendi yaptıklarını anlat, geçmiş yönetimi kötülemeye ne lüzum var; hele ki halk gerekeni kısa bir süre önce daha zaten yapmış olduktan sonra?!
Yeni yönetimlerin geçmişi kötülemek için nefeslerini tüketmeleri boşuna enerji israfı, hatta ters tepki tehlikesi açısından tümüyle gereksiz. Daha 1,5 yıl önce halk seni seçmişken ne ara kendini ve yaptıklarını anlattın da zaten gözden çıkardıklarını kötülemeye sıra geldi!?

Ne yapıyorsanız insanların gözü önünde, şeffaf, açık bir şekilde gerçekleştirin evet ama gözünün içine sokmaya da çalışmayın! Gerçek de mecazi anlamda da görünür kılmazsınız anlatmak istediğinizi. Aksine görmesi gerekeni de görülmesi lazım geleni de hasara uğratırsınız.

Son Müjdat Gürsu Stat paylaşımı üzerinden ve yolun halen başında sayılırken, eğri oturup doğru konuşalım…
İBB'nin yeni dönemdeki tutumu açıkça; CHP'nin Silivri'de yıllardır anlatmaya çalıştığı (İBB yatırımlarından adil şekilde faydalanmadığımız) çok da haksız sayılmadığı bir serzenişe yapılan büyük bir haksızlık olsa sadece keşke…
CHP açısından daha da vahimi; Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz'ın “İBB yatırımlarını sürükleyerek getiriyorum” diyerek yaktığı iktidar ateşine kamyon kamyon odun aynı zamanda…

“İnsanın kendi kendine yaptığını ordular gelse yapamaz!” sözü boşuna söylenmemiş...

YORUM YAP