Ne mi? Keşke Selami Değirmenci milletvekili olsa… Parti Merkezi’nin kararını bekliyor. Bütün üyelerin oy kullanabileceği resmi önseçim olursa, aday adaylığı başvurusunda bulunacağını söyledi.
Halkta karşılığı olan insanların temsil konumu çok önemli… Gümüşyaka, Çanta’da vatandaşın nabzını tutmak üzere yaptığımız çalışmada içlerinden olan meclis üyelerinin etkisi o kadar bariz hissediliyor ki… Kızsalar da övseler de çok anlamlı bir farkındalık var. Tanımadığınız birinin sizden istedikleri veya söylediklerinden ne kadar etkilenirsiniz, kendinize dert edersiniz? Ama tanıdığınız biri olunca yüzünüz kızarır, aklınız, kalbiniz başka bir hassasiyetle yaklaşır…
Tabi seçilecek kişinin öncesi ve sonrası da önemli… Seçilene kadar halkla iç içe, seçildikten sonra halk ile arasına duvarlar ören cinsten hareketleri olursa önem kazanan şahsiyetin vatandaş o işe ikinci kez onay vermez…
Tabanın desteğiyle gelen siyasetçilerin özgüveni de başka oluyor. Kendinden emin oldukları için halkın çıkarları dışında, şahsi menfaatler karşısında boyun eğmiyorlar… Bir binanın temeli sağlam değilse ne kadar yüksek yapı inşa ederseniz edin, yıkılması, yerle bir olması kaçınılmazdır.
Değirmenci, siyasetin her halini o kadar çok tecrübe etti ki… Birçoğumuza ters gelen hareketler içinde de oldu… Ama önüne koyduğu ön koşulu yerine getirir de ön seçimden çıkarsa, vekillik sevdası bir çığ gibi büyüyen destek görür. Ha ön seçimden çıkamazsa, kendisi de söylüyor, "Kimseye darılamam, kabahati kendimde bilir kabullenirim…”
İnsan belli bir gücü; iktidar olur, para olur elinde bulundururken yapabilecekleri konusunda algıları çok normal kalamıyor. Hele bunlara birden bire sahip olduysa, hazmetmek kolay olmuyor. "Her şeyin fazlası zarar” durumunun yan etkilerini de hesaba katın işte… "Kontrolsüz gücün güç olmadığı”nı da unutmadığınızı düşünüyorum…
Hayat ne kadar zor… Bir sürü hesap, kitap işi var değil mi?
"Olduğu kadar, olmadığı kader…” de güzel bir söz…
YAPILMAZ DEMEYİN, YAPILIYOR : ))
Çanta’da geçtiğimiz Cuma günü dolaşıyoruz, esnaflar, sokaktaki vatandaşlar, kahvedekiler ile sohbet ediyoruz. Tanıştığımızda adının Ahmet Çolakoğlu olduğunu söyleyen bir ağbiye soruyorum "Bir sıkıntınız, eksik olan ne var Çanta’da söyleyin?”… "Ne söyleyeyim yapılmaz ki…” diye söze başladı, ısrar kıyamet anlattı düğün salonunun yolundaki güvenlik sorununu. "Düzenleme yapılması lazım” dedi… CHP’li ve Çantalı Meclis Üyesi Devrim Uzun hemen atıldı; "Ahmet amca ben biliyorum orayı. Takip ediyorum. Nato boru hattı var bölgede yazışmalar yeni bitti yol yapılacak” dedi. Haberimiz Pazartesi çıktı, Silivri Belediyesi Fen İşleri Ekiplerinin hafta sonu tatiline mal olan yol haber yayınlanmadan yapıldı. Emeği geçenlere, hassasiyet gösterenlere Ahmet Amcaya tekrar teşekkür için gidemeyebiliriz bu ara; ben peşinen yazayım. Tabi kimsenin elinde sihirli değnek yok. Ama vatandaş söylemezse kimse, belki basın baskı oluşturmazsa kimi sorunların çözümü zaman alabilir. Belediye ekipleri de yapmaları gerekeni yerine getirdi farkındayız, kimsenin aklına takılmasın. Ama Cumartesi değil de Pazartesi yapılırdı, hassasiyet gösterilmesine ben kendi adıma teşekkürü bir borç biliyorum.