Keyfim yok

Zamlandıkça şu meret daha çabuk bitiyormuş gibi geliyor, dalgınlığa geldi kül tablasında unuttun bir hokus pokus tak izmariti kalmış elinde!
Hayat dalgınlığa gelmiyor velhasıl diye biten uzun cümleler kurabilirim aslında da keyfim yok.
Kimin var?
En neşeli olanımızın bile içinde, kıyıda köşede sakladığı bir korkusu var işte.
Seksen saniye kırmızıda bekledikten sonra ışık yeşile döndüğünde mini etekli sarışın bayana yol verecek kadar, balık lokantasında on kişilik hesabı kredi kartından cart diye geçirecek kadar centilmeniz oysa!
Varsın arkamızdaki kornalar yansın, küfürler havada uçuşsun, olsun ayıldığımızda hesabı ödediğimize bin pişman kesilelim, hem de en sevmediğimiz şişkonun, eli cebine gitmeyenin, hesap geldiğinde telefonla konuşmaya çıkanın, tuvalete kaçanın kalamarları yuttuğunu göre göre...
Topuğunun kırılması, rimelinin akması, ilk buluşmada sanki sürekli yanındakilerden tuvalete gitmek için izin istermişsin de bayan müsaade buyurduktan sonra işini halletmiş dönerken fermuarını açık unutman gibi, düşünsene içinde anneni kırıp çıkaramadığın yeşil pijamanın altı var.
Bayan ilk defa kenefe giderken izin isteyecek kadar ince bir adamla yemeğe çıkmıştı halbuki, onun da canı çalan telefonu açmak istiyor ama ne yapsın?
Fermuarını açık unutan adam ev geçindirebilir mi?
Geçim derdi şekerim!
Televizyonda üç katlı evi var diye yetmişe merdiven dayamış bir amcaya otuz yaşında başından iki evlilik geçmiş esmer tombul bir bayan talip oldu, amcaya; " bir ilişkiden beklentiniz ne" diye sordu...
" Uzun süreli olması" dedi adam, ne desin?
Elektrik aldılar mı, çay içtiler mi, amca dairenin birini kadının üzerine yaptı mı, çocukları ile beraber mi yaşıyordu, emeklisi var mıydı, izlemedim gerisini kanalı değiştirdim, başka bir kanalda fellik fellik eniştesine kaçan baldızı arıyorlardı, ablası yoktu stüdyoda, o da üst kat komşusu ile kaçmışmış, üst kat komşusunun karısı seyircilerin arasındaydı, yakın çekim yaptılar oradan biliyorum... Masai Mara'da gün ışıyor pusuya yatmış anne aslan yavru ceylanı gözlüyordu...
Siz Darıca Hayvanat Bahçesi'ni bile görmemişken sonu; aslan veya ceylan olmanız önemli değil mesele Masai Mara'da uyanmanız diye biten uzun cümleler kurabilirdim aslında da keyif yok.
Kimin var?