Sevginar Sali

Kiminle alınacak bu seçim?

CHP'de şimdilik başkaca alternatif, fazlaca göz önünde olmadığından muhtemelen varsa yoksa "Ak Parti nasıl seçimi kazanır?” üzerine teoriler hakim siyasi kulislerde.
Malum bana göre Ak Parti'nin en güçlü aday adayı Metin Karakaş… İfade ettiğimde neredeyse istisnasız "Olmaz” yanıtını alıyorum. Ak Parti'nin adaylarını Ak Partililerle tartışıyoruz tabi belirteyim, yanlış anlamaya sebebiyet vermeden… Kim olur diyorum? Omuzlar havaya kalkıyor… Saymaya devam ediyorum…
Hüseyin Turan? "Olmaz” yanıtı yine yüzde 90'larda…
Tahir Sert? "O hele hiç olmaz!”
Tülay Kaynarca? "Olabilir…”
Bir ihtimal ama o da kesin değil… "Ak Parti'ni kadın aday zaafı var. Aday olabilir ama seçilebilir mi?” diye bana soruyorlar…
Son dönemde sıkça telaffuz edilmeye başlayan Hüseyin Kapısız ismi var bir de… Parti içinde Metin Karakaş, Hüseyin Turan ve Tahir Sert'e alternatif arayanların destek olduğu isim…
"Ak Parti mutlaka yerli aday göstermeli” deyip hiçbir yerel alternatif ismin geçmemesi de son derece şaşırtıcı tabi…
Bu arada "Daha önce seçim kaybetmiş olanlar”a da şans tanınmıyor… Hüseyin Turan (2004'te ikinci) ve Tahir Sert (1999 seçimlerinde sonuncu geldi) birer defa Silivri'de seçim kaybetti…
Ak Parti Silivri'de güçlü görünümlü teşkilat yapısı altında işte bu denli güvensiz, kararsız ve tedirgin…
Sık milletvekili ziyaretleri, yoğun il yönetim ilgisi, İBB ve iktidar gücü ama Silivri hiç de Ak Parti'nin istediği kıvamda değil, olamıyor…
Geçenlerde zekasına her daim hayranlık duyduğum bir büyümle konuştum… Aday adayları konusundaki tavrı üstte açıkladığımdan farklı değildi… Ama özellikle Metin Karakaş ile ilgili anlamlandıramadığım, adını koyamadığım bir durumun ismen tespiti konusunda söyledikleriyle bana yardımcı oldu: "Bu kadar çok insana iyilik yapıp da karşılığında kötülük gören birini daha görmedim” dedi mesela… Neden Karakaş'ı ‘tanıyamadığımız'ın önemli sebeplerinden birini tanımladı; "Gerçek hislerini hiç ortaya çıkarmıyor. Üzülse de sevinse de belli etmiyor. Bu da insanlara samimiyetsizlik olarak yansıyor…”
Genel kanının aksine düşünce ve yazılarımı düşündüğümde en sert eleştirileri Karakaş'a yapan isimlerden biri olduğumu düşünüyorum. Karakaş'ı eleştirdiğim kadar kimseyi eleştirmedim ama bir gün bile bunu art niyetle yapmadım. (Belden aşağı vuran, karalama ve iftira edenleri konunun dışında tutuyorum.) Etini kesseler kan akmayacağı izlenimini uyandırıyor insanda.
Kızmaz mı, üzülmez mi insan?
İsyan etmez mi?
Fikrinizi değiştirmeye, kendi isteği doğrultusunda yönlendirmeye kalkmaz mı?
Sonsuz bir anlayış, nezaket ve ses tonu dahi yükselmez…
"Metin Karakaş, Ak Parti Belediye Başkanlığını en çok isteyen aday adayı” (en çok hak eden de bana göre) görüşüne yüzde yüz katılıyorum. Ama Metin Karakaş'ın aday gösterilmeme durumuna ilişkin sorulara "Parti büyüklerimin takdiri” tarzında cümlelerle, yüzünün bir köşesinden süzülen zorlama gülücükle karşılayacak olması fikrini kabullenemiyorum. ‘Böyle bir insan olamaz' düşüncesi aklımı meşgul ederken, olup bitenler ve onlara ilişkin tutumların alakasızlığı aklımı darmadağın ediyor...
Özetle Karakaş hakkında ne düşüneceğinizi şaşırıyor- sunuz...
Ben Ak Parti'yi de anlayamamış bir insan olarak, teşkilat içindeki süreci içime sindirebildiğimi söyleyemem. 10 yıldır iktidar olan bir siyasi partinin politik başarısını tartışacak değilim.
Silivri'de yaşananları anlamak ve anlamlandırmak ziyadesiyle bana yetiyor. Belki de bizim Silivri'den bakıp da içinden çıkamadığımız durumları Ak Parti İl Başkanlığı ve Genel Merkezi sorunsuz çözer. Çözemezse de düğüm serisine bir tane daha ekler…

YORUM YAP