Kırkıcı: Huzur; hayatımın sihirli kelimesi

Kırkıcı: Huzur; hayatımın sihirli kelimesi

28.12.2015 10:43:00

Silivri Kadın Girişimciler Derneği yazı dizimizin bu haftaki konuğu Kardelen Sürücü Kursu ortaklarından Öznur Dinçel Kırkıcı. Gençliğinin tiyatro heveslerini gerçekleştirmeye müsaade etmeyen hayat koşullarını, mücadele ve emek çabaları ışığında yoğrulan yuvasında, eş ve anne duygusunun yanı sıra iş kadınlığı ve de siyasetçi eşi olmanın hissettirdiklerini Hürhaber okuyucuları için paylaştı Öznur Kırkıcı.

Sevginar Uygun: Kendinizi tanıtır mısınız?
Öznur Kırkıcı: 1974 Silivri doğumluyum. Evliyim, iki oğlum var. Ulaş, üniversite 2. sınıf öğrencisi, mühendislik okuyor. Başar ise, henüz ortaokulda. Onun da hedefinde mimarlık okumak var. Bunun yanı sıra Kardelen Sürücü Kursunun ortaklarındanım.

“TİYATROYA İLİŞKİN BÜYÜK HEDEFLERİM VARDI…”
Sevginar Uygun: Geçmişte Silivri'nin sosyal hayatı ve bu süreçlere dahiliyetiniz hakkında kısaca bahsedelim mi?
Öznur Kırkıcı: Ortaokul ve lise yıllarımda son derece sosyal ve aktif bir öğrenciydim. Tiyatro yapmayı çok seviyordum. Okulda, Silivri Belediyesinin Kültürevinde tiyatro ve şiir çalışmalarında bulundum. Hatta yazıp yönettiğim bir çocuk oyunum bile var. Yine başka arkadaşlarla birlikte hazırladığımız çocuk tiyatrosu ve şiir dinletilerini Kültürevinde sergilemiştik.
Tiyatroya ilişkin büyük hedeflerim vardı ancak, ailemin ekonomik krize girmesiyle çok istediğim halde konservatuara gidemedim. O yıllarda belediye öncülüğünde kurulan Yerel Gündem 21 bünyesinde Kadın Komisyonunda görev aldım. Bu çalışmalar sürecinde Silivri'de ilk defa kadınlar, el emeklerini sergileme ve gelir elde etme fırsatı yakaladılar.
Daha sonraları eşimin de kurucularından olduğu ÖDP'de bu çalışmalarımı sürdürdüm. Özellikle kadının toplumdaki konumuyla, “eşit ve özgür birey” mücadelesine ilişkin çalışmalar yaptık. Kadın emeğini görünür kılmak için atölyeler açtık, kermesler düzenledik. Yer yer protesto yürüyüşleriyle bir farkındalık oluşturmaya çalıştık. O zamanlar birlikte yürüdüğümüz arkadaşlarla çok samimi parti çalışmaları yaptığımızı söyleyebilirim. Sevgi ve saygıyla birbirine yaklaşan, samimi, tam bir kadın dayanışmasıydı.

“DOĞRU ZAMANDA GELEN BİR TEKLİFLE İŞ KADINI OLDUM”
Sevginar Uygun: İş hayatına atılımınız ve Kardelen Sürücü Kursu macerası nasıl başladı?
Öznur Kırkıcı: Aslında her şey birden bire oldu. Ev hanımıydım ama her zaman aklımda bir iş kurmak vardı. Eşimin çok değer verdiği iki arkadaşı olan Sülayman Sürgün ve Hasan Katrancı'nın sürücü kursuna ortaklık önerisini ilettiğinde, düşünmediğim ama doğru zamanda, geldiğini fark ettiğim bir teklifti bu. Doğru zamandan kastım; çocuklarımı hep kendim büyütmek istedim. Onların büyüme zamanlarını kaçırmak beni üzerdi. Küçük oğlum Başar'ın anaokula başlamış olması karar vermemi kolaylaştırdı. Artık iş kadınıydım. Bu benim için bambaşka bir gururdu. Hem bir eş, bir anne ve şimdi de iş kadını. Birbirini ihmal etmeden sürdürmenin sorumluluğu hem ağır, hem de heyecan verici. Yeri gelmişken bana mesleğimi sevdiren, öğreten, gösterdikleri hoşgörü ve anlayıştan dolayı ortaklarım Süleyman Sürgün ve Hasan Katrancı öğretmenlerime çok teşekkür ediyorum. Çalışmalarımız uyum içinde 8. yılını doldurdu.

“TRAFİK BİLİNCİ ALMIŞ SÜRÜCÜLER, EN ÖNEMLİ ÖNCELİĞİMİZ”
Sevginar Uygun: Kardelen Sürücü Kursu olarak, önceliklerinizi paylaşır mısınız?
Öznur Kırkıcı: Kardelen Sürücü Kursu olarak en iyisini yapmaya gayret ediyoruz. Amaç sadece sürücü belgesi vermek değildir. Trafik bilinci almış sürücüler, en önemli önceliğimiz. Trafikte saygılı ve hoşgörülü davranışlar sergilemek gerektiğinin altını kalınca çiziyoruz. Trafikte acele etmek insanlara bir-iki dakika kazandırabilir belki. Ama kaybedeceklerimizi düşünürsek, daha sağlıklı düşünür ve davranırız. Bunun için eğitici kadromuzu özenle seçiyoruz. Yetersiz eğiticilerle istenilen düzeyde eğitim verme olanağı yoktur. Başarı ve memnuniyet ilkesini hep en önde tutuyoruz. Sürekli olarak kendimizi yenilemeye gayret ediyoruz. Bunun karşılığını da Silivri halkının tercihi ile bize döndüğünü görmekten mutlu oluyoruz. Aynı inanç ve kararlılıkla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu vesileyle bizlerle aynı kaygı ve duyguyla hareket eden, başarımızda büyük katkıları olduğuna inandığımız Kardelen ailesinin tüm fertlerine teşekkür etmek istiyorum.

“HER GECE YATTIĞIMDA ALLAH'A ŞÜKÜRLER EDİYORUM”
Sevginar Uygun: Hayatınızın yönünü değiştirme şansınız olsa, hangi yol ayrımlarında değişiklik yapardınız?
Öznur Kırkıcı: Buna ihtiyacım hiç olmadı. Çünkü hayatımda beni destekleyen ve seven bir eşim, sağlıklı ve mutlu çocuklarım, çok sevdiğim arkadaşlarım, dostlarım ve ailem var. Bunun için de her gece yattığımda Allah'a şükürler ediyorum.

“BU GÜNDEN YARINA ÇOK DAHA GÜZEL ÇALIŞMALARA İMZA ATILACAĞINA İNANIYORUM”
Sevginar Uygun: Silivri Kadın Girişimciler Derneği ile tanışmanız ve süreç içerisinde izlenimleriniz, bu ailenin size hissettirdikleri neler?
Öznur Kırkıcı: Derneğin kuruluş aşamasında rahmetli Kadir Baran'ın davetiyle katıldım. O zaman bir araya gelen 25 kadın arkadaşla kurucu üyelerden biri oldum. Her türlü meslek grubundan kendini kanıtlamış kadınlarla bir arada olma, mesleki deneyimleri birbirlerine aktarma fikri bana heyecan verdi. Özellikle başkanımız Sayın Aynur Süleymanoğlu'nun deneyimi, heyecanı ve hoşgörüsü bizlerin çalışma motivasyonumuzun yükselmesinde en büyük etkendir. Dernek olarak sosyal sorumluluk projeleri, eğitim programları, kişisel gelişim seminerleri, üyelerle dayanışma ziyaretleri, geziler gibi etkinliklerle bu günden yarına çok daha güzel çalışmalara imza atılacağına inanıyorum. KAGİDER ailesi, yeni üyelerle gittikçe büyüyor. Birbirimizle olan dayanışma ve kurulan arkadaşlıkların niteliği bir sivil toplum kuruluşu olan derneğimizin Silivri'nin sosyal ve çalışma yaşamına çok büyük katkılar sağlayacağına inanıyorum. İyi ki bu ailenin üyesiyim. Tüm arkadaşlarıma, yönetim kurulu üyelerine ve başkanımız Aynur Süleymanoğlu'na teşekkür ederim.

“BÖYLE BİR SİYASETÇİNİN EŞİ OLMANIN GURURU ANLATILAMAZ”
Sevginar Uygun: Anne ve iş kadını kimliğinizin yanında bir de siyasetçi eşisiniz. Nasıl bir süreçtir bu, yoran ve gururlandıran yönlerini bize biraz anlatır mısınız?
Öznur Kırkıcı: Eşim, hayat arkadaşım, yoldaşım benim. Onunla gurur duyuyorum. Yaptığı siyaseti hep takdir ettim. İnsana, toplumuna işleyen bir duruşu var. Değerleri çok güçlüdür. Bu yüzden kasaba siyaseti hep canını acıtmıştır. Onu tanıyan insanlar, ne demek istediğimi çok iyi anlayacaktır. İşte böyle bir siyasetçinin eşi olmanın gururu anlatılamaz.
Kaldı ki eşim siyasetle uğraşırken bir eş olduğunu, bir baba olduğunu hiçbir zaman unutmadı. Çocuklarla derse oturduğu gibi, Başar'la tenis oynamak için tenis kursuna gidecek kadar sorumlu bir babadır.

“MÜCADELECİ ÖZELLİĞİ BENİM ÖRNEK ALDIĞIM YANLARINDAN BİRİ”
Tabi ki bedeli var bunun. Yoğun toplantılar, diğer siyasi çalışmalar yorucu ve yıpratıcı. Yeterince dinlenemediğiniz zaman sağlık sorunları baş gösteriyor. Bir de daha iyisi yapılabilecekken yapılmaması, çok kolay söz verilip tutulmaması, menfaatleri için insanların alçaldığını görmek büyük bir üzüntü bırakıyor. Eşim genellikle birçok şeyi benimle paylaşır, oradan biliyorum. Bunlara rağmen yılgınlığa düşüp kenara çekilmiyor ya, işte bu mücadeleci özelliği benim örnek aldığım yanlarından biri.

“HUZUR; HAYATIMIN EN SİHİRLİ KELİMESİDİR”
Sevginar Uygun: Kendinizi nasıl tanımlarsınız, hayatınızın vazgeçilmezleri neler?
Öznur Kırkıcı: İnsanın kendini tanımlaması çok zor. Mutlaka eksik ve yanlışlarım vardır. Ancak yine de bir şeyler söylemek gerekirse, güçlü bir vicdan sahibi olduğumu düşünüyorum. Empati gücüm çok fazla. 7 yaşındaki çocukla 70 yaşındaki insanında yaşadıklarını hissedip kendimi onların yerine koyabiliyorum. Dayanışmaya ve paylaşıma çok önem veririm. Huzur kelimesi hayatımın en sihirli kelimesidir. Hayata pozitif pencereden bakmaya çalışırım. Kendimle, çevremdeki insanlarla barışık bir yaşantım var. Hırslarımın beni yönetmesine asla izin vermem. Azla da yetinen, bundan mutlu da olan biriyim.
İnsan ayırmam ancak, bana negatif enerji verecek insanlarla asla bir arada duramam.
Ailem vazgeçilmezimdir.
Bir de güne bir dostun kahvesiyle başlamak, içten, samimi sohbetler, ailecek yaptığımız İstanbul'u keşif gezileri vazgeçilmezlerim arasındadır.

“NE KADARINI YAPMIŞSAK DAHA FAZLASINI, NE YAŞAMIŞSAK DAHA İYİSİNİ YAŞAMANIN UMUDUNU TAŞIYALIM”
Sevginar Uygun: 2015 i uğurlarken 2016'yı karşılamaya hazırlanırken nasıl bir muhasebe var aklınızda, neler söylemek isterdiniz?
Öznur Kırkıcı: Benim için güzel geçirdiğim bir yılı geride bırakıyorum. Dostlarımla hoş vakit geçirdiğim, eşim ve çocuklarımla hiçbir olumsuzluk yaşamadığım, Kardelen'de işlerin yolunda ve daha verimli olduğu bir yılı geçirdik. Yani anlayacağınız keyifle anacağımız bir yıldı 2015.
Şimdi ise yeni bir yıl başlıyor, hayatımdan bir yılı daha eksilterek. Bunun hüznü bir yana, yeni yılın yeni heyecanlara, yeni fırsatlara yol açma ihtimali tesellimiz oluyor herhalde. Eksik bıraktıklarım, yapamadıklarım, ilgimi veremediklerim, “günü yakalama ve yaşama” konusunda kendime verdiğim sözü tutamayışım gibi sorgulamalar var tabi ki. Çevremdeki insanların yaşamına ne kadar katkı sağladığım ve daha başka neler yapabilirdim gibi düşüncelerde var.
Biz yine de büyük umutlarla karşılayalım yeni yılı. Ne kadarını yapmışsak daha fazlasını, ne yaşamışsak daha iyisini yaşamanın umudunu taşıyalım. Şunu da unutmayalım ki, emek harcamadan, çaba göstermeden hiçbir güzellik önümüze gelmiyor.

“ÜLKEM VE DÜNYA İÇİN BARIŞ DİLİYORUM”
Sevginar Uygun: Son olarak eklemek istedikleriniz?
Öznur Kırkıcı: Yeni yıla giriyoruz. Kendi iç dünyamızda sağlığımıza, işimize yakınlarımıza dair umutlar taşırken dışımızdaki dünyadan bağımsız kalamayız. Ne yazık ki ülkemizin bir bölümünde yoğun bir şiddet yaşanıyor. Yine yanı başımızdaki savaş ve bunun getirdiği acılar her tarafı kaplamış durumda.
Oysa bu dünya hepimize yeter. Bundan dolayı yeni yıldan barış diliyorum. İnanıyorum ki kadınlar siyasette, çalışma ve sosyal yaşamda daha fazla yer aldıkça dünya daha bir güzel olacak. Savaş gibi aptallıklar çok daha az olacak. Ayrıca ne yazık ki, ülkemizde savaşta kaybettiklerimizden daha çoğunu trafik teröründe kaybediyoruz. Yeni yılda sürücülerin daha bilinçli, birbirlerine ve yayalara daha sayılı davrandığı bir yıl olsun.
Son olarak, bana sayfalarınızı açıp kendimi ifade etme şansı verdiğiniz için size ve Hürhaber ailesine çok teşekkür ederim. Gazetecilik yolunda başarılarınızın devamını dilerim.

YORUM YAP