Temmuz meclisinde CHP Grubu adına söz alan Süheyl Kırkıcı, gündemdeki konular ve özel günlere ilişkin paylaşımda bulunurken, salgın başta olmak üzere her konuda ortak karar ve gayretin, sorunlarla mücadelede önemine vurguda bulundu.
CHP Grup Başkanvekili Süheyl Kırkıcı, Silivri Belediyesi 2020 Yılı Temmuz Ayı Birinci Birleşimi toplantısında söz alarak şöyle konuştu: “Önce yeni grubunu oluşturan AK Parti Belediye Meclis Üyelerine yeni görevlerinde başarılar diliyorum. Her şey Silivri'nin çıkarları ve gelişmesi adına alınacak her kararda daha fazla çaba içerisinde olunmasını temenni ediyorum.
“CİNAYET GİBİ KAZALARIN YAŞANMASI BİZİ DERİNDEN ETKİLEMEKTE”
Tekrara düşmemek açısından üç aylık süreç içerisinde Başkan beyin anlattığı ve hatırlattığı günlere aynen katılıyoruz. İlave olarak üç beş gün önce Sakarya Hendek'te bulunan Havai Fişek Fabrikasında meydana gelen patlamada yaşamını yitiren çalışanlara Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Bir kaza gibi nitelendirilen ama aslında bir cinayet gibi ortada olan bu durumdan ciddi dersler çıkarmayı artık başarmamız gerekir. Aynı fabrikada daha önce defalarca patlamaların olduğu, ne yazık ki denetimlerin çok fazla dikkate alınmadığı, işçi yaşamının bu kadar hor görüldüğü bir durumla karşı karşıya kaldık. Bu yalnızca burada değil birçok işletmede ve çalışma hayatında cinayet gibi kazaların yaşanması hepimizi derinden etkilemektedir.
“KABOTAJ BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN”
1 Temmuz Kabotaj Bayramıydı. Pandemi süreci dolayısıyla kutlanamayan bayramın aslında çok önemli ve büyük. Osmanlı İmparatorluğu döneminde kapitülasyonlarla Türk bayrağı çekmiş gemilerin kendi kara sularımızda dolaşmasına izin verilmeyen bir dönem yaşanmıştı. Çok da uzun süren bir dönemdi. Osmanlı döneminin belki de ekonomik bağımsızlığını azaltan en önemli vurgulardan birisiyle o kapitülasyonlar. Onların kaldırışının yıldönümü karasularında Türk bayrağı çekmiş gemilerin serbestçe dolaşmasının önü açıldı. Dolayısıyla Kabotaj Bayramımız kutlu olsun.
“ADALET KANAMAYA DEVAM EDİYOR”
2 Temmuz Sivas'ta insanlık adına söylenecek en vahşi ve hatırlanmaması gereken bir durum yaşandı. Bu ülkenin yüz akı aydınlar, aralarında çocukların da olduğu 33 güzel insanımız ve iki otel çalışanımız ne yazık ki hunharca katledildiler. Sivas Katliamı zaman aşımına uğradı. Adalet yine kanamaya devam ediyor. İnsanım diyen her canın kabul edemeyeceği bir durum. Ne yazık ki yürekler yanmaya ve kanamaya devam ediyor.
Başbağlar'da ülkemizin acılar tarihine bir acı daha eklendi. Yine 33 masum insan hunharca katledildiler. Başbağlar yine kanıyor. Orada yitirdiklerimize başsağlığı diliyorum.
“ÇOK FAZLA YOL ALABİLMİŞ DEĞİLİZ”
Bu ayın önemli günlerinden bir tanesi de 24 Temmuz Basın ve Gazeteciler Günü; Türk Basınında sansürün kaldırılışının yıldönümü. Ancak hepimiz biliyoruz ki çok fazla yol alabilmiş değiliz. Ne yazık ki yine gazeteler ve TV'ler kapatılıyor, gazeteciler cezaevlerinde, inşalar düşündüklerinden dolayı soruşturmalara tabi tutuluyor. Gazeteciler özgür bir vaziyette kendi düşüncelerini ifade edemiyor. Ben bunu söylerken bir diğer taraftan esasında basının da yaptığı hizmetin farkında olduğunu bilerek halka doğruları söyleyen hiçbir güce, zümreye, kişiye yanaşmadan görevini icra eden sorumlu yurttaşlar olarak gördüğümüzü ifade etmek istiyorum. Onların da bu gününü kutluyoruz.
“ORTAK SORUNA, ORTAK MÜCADELE VE DAYANIŞMA DÖNEMİ BAŞLADI”
Dünya ölçeğinde yaşanan salgın hepimizi derinden etkiledi. Kurumlarımızı, yaşam biçimimizi, duruşumuzu, düşüncelerimizi etkiledi. Artık tek başımıza çok fazla yol alamayacağımızı insanlık açısından derslerle dolu bir dönem yaşanıyor. Umarız salgının erime ve yok olma sürecine girmişizdir. Bu sürecin bizde bıraktığı ana fikir artık farklılıklarımızı bir yere bırakarak ortak sorunlara, ortak düşmana karşı ortak bir mücadele ve dayanışma içinde olmamız gerektiği bir dönem başladı.
“BUNU BAŞARMAMIZ LAZIM”
Bunu yapabilmek bize bağlı. Eğer yine eskisine hiç bir şey olmamış gibi geri dönersek, hırslarımız, ötekileştirmelerimizle, baskı mekanizmalarını hayata geçirerek yaşamaya devam edersek kaybeden biz oluruz. Dünya milletlerin bu konuda çok farklı bir sürece gireceğini onların ifadelerinden anlamaya çalışıyoruz. Biz de aslında en yatkın toplum ve millet olarak bunu başarmamız lazım. İktidar-muhalefet, zengin-yoksul, kuzey-güney ya da büyük-küçük dinlemeyen bir virüsle karşı karşıyayız. Bir araya gelmeden bu sorunun üstesinden gelmemiz çok kolay olmayacak. Siyasi farklılıklarımızı bir kenara bırakacağız. Toplumun beklediği hizmetleri ortak dayanışmayla yürütmeye çalışacağız. Artık, ‘Ben güçlüyüm, ne dersem o olur' yaklaşımıyla atılan her adımın aslında geri teptiğini halkımıza zarar verdiğini gördük. Bu konuda sağduyu ile hareket edilmesini ülkemizin bütün seçilmişlerini ve kurumlarının asli unsurları olarak kabul edilmesini ve böyle algılanmasını zorunlu olarak görüyoruz. Yaşananlar tam bir komedi ve özümüzde olmayan şeyler. ‘Ben yaptım, sen yapamazsın' tartışmaları toplumu çok üzdü ve gerdi. Bu ülkenin bütün yurttaşları bizden, bir arada ortak davranmaya ya da beraber yan yana durabilmeyi başarmamızı bekler. Bu virüs belki bir süre sonra aşılacak ama belki daha büyük bir sorun deprem önümüzde. Hem Silivri hem Büyükşehir Belediyemizin, hem merkezi hükümetin üzerinde çok fazla durması zorunlu kıldığı deprem gerçeği var. Hazırlık yaptık ve yapıyoruz. Toplantı yapıp dağılıyoruz ama hala herhangi bir imar adasında, herhangi bir sokakta sağlı sollu binaları depreme karşı koruyabilmek adına yıkıp yeniden yaptığımızın bir tane örneğini dahi göremiyoruz. Enerjimizi başka yerlere harcamaktan göremiyoruz.
Gündem yoğunluğundan dolayı CHP olarak vermeyi düşündüğümüz önergeleri bir sonraki meclis oturumuna erteledik.
SALGIN DÖNEMİNDE BELEDİYE VE SAĞLIK ÇALIŞANLARINA TEŞEKKÜR
Salgın döneminde Belediye çalışanlarımıza, sağlık çalışanlarımıza, diğer kamu çalışanlarımıza gösterdikleri fedakârlık ve özveri için grubum adına teşekkür ediyorum. Hiç bir şey onların gösterdiği özverinin bedeli olamaz. Evimizde oturanlar olarak bunun farkında bir kültür ve duruşla yaşadıklarını anlamlandırmamız gerekir.
Toplantımızın hayırlı olmasını diliyorum. Hepinize saygılar sunuyorum.”
Renginar SALİ
