Delege seçim sürecinden ciddi taban desteğiyle çıkan Mümün Koçoğlu, CHP İlçe Başkan Adaylığı ve kazanması taktirde birleştirmek, gençleştirmek, değiştirmek ve büyütmek gibi dört kilit hareket çerçevesinde yol alacaklarını ifade etti.
5 Ocak 2020 tarihinde Palmiye Düğün Salonunda ilçe kongresini gerçekleştirmeye hazırlanan Silivri CHP'de yarışın en önemli aktörlerinden biri olan Mümün Koçoğlu, kazanım, hedef ve siyaset anlayışını anlattı.
“PARTİMİZİN NE DENLİ ETKİLİ OLDUĞUNU BİR KEZ DAHA ANLADIM”
Sevginar SALİ: Delege seçimlerinden önceki süreci ve ortaya çıkan sonuçları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Mümün KOÇOĞLU: Arkadaşlarımızla birlikte aylar öncesinden çalışmalara başladık. Her muhtarlık bölgesinde ayrı bir delegasyon sistemi var. Mahallelerin büyüklüklerine göre değişiyor. Ciddi bir organizasyon yapmamız gerekti. Sarı rengi seçtik. Yaşlılara kolaylık olsun diye renklendirdik. İlk rengi biz seçtiğimiz için beyazı almamız şık olmazdı. Diğer arkadaşlarla da görüştüğümüzde, rengimizin sarı olmasını kararlaştırdık. Delege seçim tarihleri ilçe yönetimimiz tarafından belirlendi. Son hafta büyük mahallelerde seçim yapıldı; Yeni Mahalle, Alibey, Piri Mehmet Paşa ve Selimpaşa. Bunu taktiksel bir yaklaşım olarak görüyorum.
Gerçekten çok düzeyli, katılımlı, içten, duygusal anlar da yaşadığımızı söyleyebilirim. Tüm partililerime çok teşekkür ediyorum. Dedeler ve babaanneler torunlarıyla, anne ve babalar çocuklarıyla, gençler arkadaşlarıyla, nişanlılar nişanlılarıyla geldi delege seçimlerinde oylarını kullandılar. Çok duygulandım. Gerek Silivri, gerek Türkiye nezdinde partimizin ne kadar etkili olduğunu bir kez daha anladım. Üyelerimiz gerçekten bu seçimi içten yaşıyor. Çok demokratik bir seçimdi.
Biz de partililerimizi kırmamak için çok büyük hassasiyet gösterdik, hala da aynı anlayışla hareket ediyoruz. Bundan sonrası için de elimizden geleni yapacağız. Kimsenin gönlü kırılmasın. Siyasete girdiğimden beri şahsen sandık başında hep bulundum, hiç kaçmadım. Aksaklıkları, insanların birbirine gönül koymalarını gördüğüm için, bir kişinin bile gönlü kırılmasın varsın biz o mahallede kaybedelim mantığıyla hareket ettim çünkü sonrasını toparlamak çok zor oluyor. 2015 Yılında yaşadığımız tartışmaların bu güne bile yansıdığını görüyorum. Zarf rengini açık seçelim derken, karşı liste büyük A4 kâğıdı kullanırken, biz küçük kullandık. İnanın zarfların kalınlıklarına bile insanlar dikkat ediyor. Zarf kalınlığından ‘biz iki oyla kazanırız, kaybederiz' gibilerinden sayı bile veriyorlardı. Bu yüzden çok hassas davrandım. İlçe Başkanımızdan rica da ettim, kongrede de aynı hassasiyetin gösterilmesini ümit ediyorum. Zarflar İlçe Seçim Kurulu'ndan da gelebilir. Hiçbir partilimizin gönlünü kırmayalım. Partiyi birleştirici, bütünleştirici olarak hareket ettik ve aynı anlayışla devam edeceğiz.
“ÖRGÜTÜMÜZÜN DESTEĞİNİ GÜÇLÜ ŞEKİLDE HİSSETTİK”
Sevginar SALİ: Delege seçimlerinde istediğiniz desteği bulabildiniz mi?
Mümün KOÇOĞLU: Sayısal olarak bir rakam vermek doğru olmaz. Biz beklediğimizden daha fazla örgütümüzün desteğini arkamızda hissettik. Bundan hiçbir şüphemiz yok. Daha önce yaptığım tahmin ve değerlendirmeler neticesinde ekstralar çok geldi. Cumhuriyet Mahallesi'nde tesadüf eseri 56-56 üç liste vardı ama haziruna imza atılmamış, onun için bir pusula çekiyorlar, onda da bizim liste çıkıyor. 55-56 ile bir mahalleyi o şekilde kaybettik. Ona biraz üzülmüştüm. Onun haricinde destek konusunda her hangi bir sıkıntımız yok.
“MANİPÜLASYON YAPILMAYA ÇALIŞILIYOR”
Şöyle bir manipülasyon yapılmaya çalışılıyor; beyaz A4 kağıdına basılan her listenin beyaz olduğu ima ediliyor ki böyle bir şey söz konusu değil. Birçok mahallede orta liste çıktı. O yüzden biz yarışa yedi mahallede girdik; Ortaköy, Selimpaşa, Piri Mehmet Paşa, Mimar Sinan, Yeni Mahalle, Alibey ve Cumhuriyet. Cumhuriyet Mahallesi'nde 1 oy'la ve Yeni Mahalle'yi birleştirdiler 30-35 oyla orayı kaybettik ama sıkıntı yok. Hepsi bizim partilimiz. Çalışmalarımız devam ediyor. O yüzden herhangi bir tereddüt de yaşamıyoruz. Bundan sonraki süreçte hep beraber takip edeceğiz.
“KENDİMİZİ TANITIYOR, NELER YAPABİLECEĞİMİZİ HİSSETTİRİYORUZ”
Sevginar SALİ: Delege seçimlerinden sonraki süreçte nasıl bir çalışma sürdürüyorsunuz?
Mümün KOÇOĞLU: Olaya sistematik olarak baktığınızda yüzde 10 oranında bir hedef kitle azalma gösteriyor. 4239 tane üyeniz varken, şimdi 400 gibi bir delegeniz artı 17 seçilmiş yönetimle beraber delegeniz var. Bu noktada çalışmalarımız devam ediyor. Tabi bizi tanıyan, tanımayanlar var. Tanıyıp da bizimle sohbet etmeyen delegeler var. Biz de gidip kendimizi onlara anlatıyoruz. Kendimizi tanıtıyoruz, neler yapabileceğimizi onlara hissettiriyoruz. Bizleri tanıdıkça bize olan güvenlerinin de arttığını düşünüyorum. Kongremiz 5 Ocak 2020 tarihinde Palmiye Düğün Salonu'nda düzenlenecek.
“PARTİLİLERİMİZİN HÜR İRADESİNE SAYGI GÖSTERİYORUZ”
Sevginar SALİ: Delege seçimlerinden sonraki süreçte, sizi oy vermeyen ama ilçe kongresinde oy verecek veya tam tersi durumlarla karşılaşıyor musunuz?
Mümün KOÇOĞLU: Tabi ki bir bağlılık hissi oluşacaktır ama bizim delege seçimleri delegasyonu üzerinde ipotek koymak pek mümkün değil. Her insanın hür iradesi var. Biz de buna saygı gösteriyoruz. “Bir kişiyi delege listesine yazdım” ifadesi bana çok ters geliyor. Ben ‘organizasyonun içinde bulunmak ister misiniz' tabirini kullanıyorum. Bunlar çok hassas noktalar. Baskıcı bir anlayışa kesinlikle karşıyız. Delegasyonumuzda yer almak istemeyen partililerimiz yok denecek kadar azdı, sağ olsunlar çok talep vardı. Kendilerine ikinci bir soruyu sormadık. Teşekkür ettik. Talep çok olduğu için karşılamak için organizasyon noktasında sıkıntı çektik.
“YOLA ÇAKTIĞIMIZ GÜNDEN BERİ İSTİKRARLA YÜRÜYORUZ”
Sevginar SALİ: Adaylar arasında bir
çoğalma veya azalma bekliyor musunuz? Bu durum sizi etkiler mi?
Mümün KOÇOĞLU: İlçe Başkan Adaylığı konusunda yola çıktığımız günden bu yana tüm adaylar bizlerin yol arkadaşı olarak gördüm. Biz aynı istikamette istikrarla yürüyoruz. Diğer aday arkadaşların birleştiği, çekildiği, çekilmediği, tabi bunlar hesaplamaları da etkiliyor ama organizasyonumuz içinde çok etkisi yok. Biz kendi işimize bakıyoruz. Partililerimiz istikrar noktasında zannediyorum ki bizleri takdir edeceklerdir. Bundan şüphem yok. Kendi organizasyonunun yapamayan bir ilçe başkan adayı, yarın öbür gün Cumhuriyet Halk Partisi'nin organizasyonunu yapıp seçimlere hazırlanamaz. İki ay içinde nereden nereye geldiğimizi tüm partililerimiz görüyor. Bu anlamda içimiz rahat.
“SİLİVRİ'YE OLAN BORCUMU ÖDEMEK VE GÜZEL İZLER BIRAKMAK İSTİYORUM”
Sevginar SALİ: Mümün Koçoğlu neden CHP İlçe Başkanı olmak istiyor?
Mümün KOÇOĞLU: Silivri'ye olan borcumuzu ödemek için ilçe başkanı olmak istiyorum. Çok şükür rabbim bize kısmet etti, bir eğitim aldık. Ailemiz ve çevremiz destek verdi. Yurt dışına gidip tahsil yaptık. Burada doğup büyüdük. Ekmeğimiz, aşımız, işimiz, çevremiz burada. Açıkçası bir borcumuzun olduğunu düşünüyorum. Güzel izler bırakmak istiyorum. Bu anlamda da partililerimiz destek sağlarsalar kesinlikle onların yüzünü yere düşürmeyeceğime inanıyorum.
Hep seçilerek geldim. 2014 Yılında Belediye Meclis Üyesi seçildim. Beş yıl meclis üyeliği yaptım. Derler ya ‘beyaz gömlekle girdik, beyaz gömlekle çıktık'. Hatalarımız var mıdır, vardır. Kabul ediyor, onları bir deneyim olarak hafızamıza muhakkak ekliyoruz ama hiçbir zaman da bize destek veren insanların yüzünü yere düşürmemek için dikkat ettim. İyi izler bırakmak, hizmet etmek istiyoruz. İyi niyetli olduktan sonra, doğru, dürüst, anlayışlı, hoşgörülü, bütünleştirici bir yaklaşımla siyasetten nelerin yapılabilineceğini insanlara göstermek istiyorum.
“HER KESİMLE İSTİŞARE YAPMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Sevginar SALİ: Yönetiminiz oluştururken hangi kıstaslardan yola çıkıyorsunuz?
Mümün KOÇOĞLU: Birçok faktör var. Bir defa kendi özel hayatında belli bir noktaya gelebilmiş, iş hayatında taşı taş üzerine koyabilmiş, kendisini çevresine bu anlamda kabul ettirebilmiş, siyasete girdiği zaman da o işi yapabileceğini gösteren veya inandırabilen arkadaşlarla yol yürümek istiyoruz. Amaçlarımızın başında da gençleştirmek geliyor. Tecrübeli partili büyüklerimizle de harmanlayarak iyi bir yönetim oluşturmaya çalışıyoruz.
Tabi bir de sandığın sistematiği ve aritmetiği var. Buna da dikkat etmemiz gerekiyor. Bu aslında örgütsel bir çalışma. Bu süreci devam ettirirken her kesimle istişare yapmaya çalışıyoruz. Geçmişte parti içinde beraber olduğumuz, olmadığımız her kesimle görüşerek bu süreci götürmeye çalışıyoruz. Yüzde 33 cinsiyet ve yüzde 20 bir genç kotamız var. 16 tane ilçe yönetimimizde, asil ve yedeklerde ayrı ayrı uygulanıyor. Genç arkadaşları alıp onlara siyasi ve örgütsel anlamda bir katkı yapabilirsek de bizim için mükemmel bir başarı olur. Hedeflerimden bir tanesi de budur. Biz de zamanında siyasetin içine girdikten sonra bir takım şeyleri öğrendik, şimdi arkadan gelen genç arkadaşlarımıza bu noktada bir şeyler öğretebilirsek, onlara katkı sağlayabilirsek en büyük başarılardan bir tanesi olacak.
“CİDDİ BİR DEĞİŞİM OLMASI GEREKİYOR”
Sevginar SALİ: Varsayalım ki İlçe Başkanı seçildiniz. CHP'nin bundan sonraki hedefleri ne olmalı?
Mümün KOÇOĞLU: Ülkenin gittiği ekonomik şartları görüyorsunuz. İnsanlar gerçekten bir buhran içinde ki artık aileleri, en değerli varlıklarına saldırmaya başlamışlar. Kadına şiddet almış yürümüş. Bu, kabul edilebilecek bir durum değil. Bütün bunlar ekonomik zorluklardan dolayı yaşanıyor. Siyasi anlamda insanları biraz daha rahatlatabilirsek çok daha faydalı olacağını düşünüyorum. Birbirimize hoşgörülü ve dürüst olmamız şart. Toplumun, genç, dürüst, ahlaklı siyasetçilere ihtiyacının olduğunu düşünüyorum. Ciddi bir değişim olması gerekiyor. Bu noktada hassasiyetle davranacağız.
“CHP'NİN TEKRAR SİLİVRİ'DE İKTİDAR OLMASI İÇİN ÇALIŞACAĞIZ”
Yerel anlamda maalesef 2019 yılında uğramış olduğumuz bir yol kazası var. CHP'nin tekrar Silivri'de iktidar olması için elimizden geleni yapacağız.
Önce parti içindeki hoşgörüyü, iyi niyeti, kabul edilirliği, sindirmeyi ve hep beraber bu yolda yürüyebileceğimizi ispatlayıp daha sonra tüm toplum nezdinde ve siyasi bir anlayış olarak bunu yaymayı hedefliyoruz.
Kutuplaşmaya karşıyım. Ben bundan çok çektim. Hala da kutuplaştırılmaya çalışılıyor. Bu noktada çok hassasım. Bu kabuğu kırmak için de elimden ne geliyorsa yapmaya çalışacağım. Optimum düzeyde başarı sağlayabileceğimizi düşünüyorum ama önce hoşgörü, sevgi ve kardeşlik içinde beraber yol yürümemiz gerektiğine inanıyorum.
“O GÜNKÜ DURUMLARLA BU GÜNKÜ ŞARTLAR FARKLI”
Sevginar SALİ: Bu ikinci CHP İlçe Başkan adaylığınız, ilki ile bu ilçe başkan adaylığınız arasında nasıl bir fark var?
Mümün KOÇOĞLU: İlki çok farlı bir süreçti. Son üç gün kala aday olarak çıkmıştım. Herhalde bunda üç ay kala çıktım. Organizasyon anlamında ciddi, tecrübeli ve olgun bir süreç var. Yönetimde birlikte yer almayı planladığımız arkadaşlar, belki parti içinde daha önce siyaseten beraber olmadığımız kişiler. Ben buna hiç bakmıyorum. İstekli olmaları, bu işi yapabilecek durumda olmaları, benim için yeterli bir kıstas. O günkü durumlarla bu günkü şartlar farklı. Delege Seçimlerindeki şartlar da farklıydı.
“YARIM OYUMUZU BİLE HATIR İÇİN VERECEK DURUMDA DEĞİLİZ”
Sevginar SALİ: Mümün Koçoğlu o zamankinden ne kadar farklı?
Mümün KOÇOĞLU: Bayağı bir fark var. Aradan yedi yıl geçti. Siyasi anlamda bir takım tecrübeler edindiğimi düşünüyorum. Partililerimiz neyin ne olduğunu iyi biliyor. Bana sordukları soruların cevabını iyi biliyorlar. Hür iradeleriyle o sandığa gideceklerine hiçbir şüphem yok. Hepimiz partiliyiz. Yarım oyumuzu bile hatır için verecek durumda değiliz. Silivri'nin durumu, siyaseten nereden nereye geldiği, geçmişten gelen anlayışlar belli. Bir insanı sevebiliriz, iyi insan olabilir ama partiyi kim bir adım ileri götürebilecekse o şekilde değerlendirmemiz lazım. Ülkenin durumu, ekonomik şartları da belli.
Listelerde de bir takım şeylerin değiştiğini de gördükleri zaman arkadaşlarımız farkına varacaklardır. Bu noktada teşekkür ediyorum.
“BİZ DEMOKRASİYİ YAŞIYORUZ”
Sevginar SALİ: Birçok parti kongre süreci yaşıyor ama en öne çıkan ve tartışılan CHP'ninki oluyor. Neden CHP bu kadar merak ediliyor?
Mümün KOÇOĞLU: Yanlış anlaşılmasın, diğer partilere gönül vermiş binlerce insanımız var. Biz bu süreci biraz daha demokratik yaşıyoruz. ‘Genel Merkez veya İl'den bir tasarruf yapıp bir adayı işaret ederlerse ne olur?' diye soruyorlar. Bizim delegasyonumuz kendi işini kendi görüyor ve kararını kendi veriyor. Örneğin delege seçimlerinde Büyük Sinekli Mahallesi'nde iki delege çıkaracağız, üç aday var ve yarışa giriliyor. Biri 6, diğeri 4, diğeri de 4 oy alıyor. Dörder oy alanlar arasında kura çekiliyor. Bu demokrasinin en güzel örneği. Bu süreçte çok duygulu anlar yaşadım. Kuyruklar 30-40 metre uzadı. Genel Başkanımızın da geçen gün bir ifadesi vardı, “CHP'yi yönetmek, devleti yönetmekten daha zor” diye. 100 yıla yakın bir süreç içerisinde bu noktaya gelmemiz güzel; demokrasi, demokrasi, demokrasi.
“BUGÜN YAPMIŞ OLDUĞUNUZ SÖYLEMLER, YARIN BERABER OLMANIZI ENGELLEMEMELİ”
Sevginar SALİ: Kongre sürecinde adaylarla nasıl bir iletişim ve ilçe ile nasıl bir koordinasyon içindesiniz?
Mümün KOÇOĞLU: Aday olsalar da olmasalar da yol arkadaşlarım hakkında hiç yorum yapmadım. Bu benim tarzım. 6 Ocak 2020 sabahı hep beraber bu yolun yolcusuyuz. Siyasette bugün karşılıklı mücadele edebilirsiniz ama bugün yapmış olduğunuz söylemler, yarın da beraber olmanızı etkilememeli ve engellememeli. Hepimizin birbirimize ihtiyacı var.
“BİRLEŞMELİ VE BÜTÜNLEŞMELİYİZ”
Son seçimleri Silivri'de kaybetmemizin en önemli sebeplerinden bir tanesi maalesef bölünmemiz. Biz toparlanmalı, birleşmeli, bütünleşmeliyiz. Bazı şeyleri istesek de istemesek de parti içinde sindirmeliyiz. Bunu yapmak zorundayız. Kişisel olarak tartışmalarımız, görüş ayrılıkları da olabilir ama siyasi anlamda beraber yürümeliyiz. Gücümüzü birleştirdiğimizde çıkan sonuç yakın tarihte ortada. Hiç kimseyi itme lüksümüz yok. Bakın 31 Mart seçimi ve 24 Haziran'da Ekrem İmamoğlu'nun 2. Seçiminde; %45 ve %62 sonuçlar. Arada %17 fark var, 17 - 20 bin'e yakın oy yapıyor bu. Birleştirip, bütünleştirdiğimizde nereden nereye geliyoruz. CHP'liden oyunu istemezsem, bir başka partiye gönül vermiş kimselere nasıl gidebilirim? Başka partilerden oy isterken de kendi partimiz içindekileri daha az önemsemeyeceğiz. Fikir ayrılığına da düşmüş olsak her partilime gidip kendimi anlatmam gerektiği sorumluluğuyla hareket ediyorum. Bunları yapmazsanız ilçe başkanı olmanın bir anlamı yok ki! Bizim diğer partilerden de kendimizi anlatarak oy almamız lazım.
Herkese karşı hoşgörülü olmak durumundayız. Benim kimseyle şahsi bir problemim yok.
“DÖRT KİLİT HAREKETİMİZ VAR; BİRLEŞTİRMEK, GENÇLETİRMEK, DEĞİŞTİRMEK VE BÜYÜTMEK”
Sevginar SALİ: Bir ilçe başkanının görevi değil mi zaten partisine yeni insanlar, üyeler kazandırmak?
Mümün KOÇOĞLU: Kesinlikle. Dört kilit hareketimiz var; birleştirmek, gençleştirmek, değiştirmek ve büyütmek. Her birini özümseyerek, sindirerek yapacağız. Hoşgörü içine aynı masada oturması mümkün olmayan insanları yan yana getirdim ben. Kutuplaştırmadan vazgeçmemiz lazım. Farklı tercih ve destek seçimlerinden dolayı insanları öcü hatta hain olarak göstermek aslında bu partiye yapılan en büyük ihanettir. Bırakın insanlar birleşsin, bundan korkmaya gerek yok. ‘Küçük olsun benim olsun' mantığı olmamalı.
“DELEGASYONUMUZUN DESTEĞİNDEN HİÇ ŞÜPHEMİZ YOK”
Delegasyonumuzun desteğinden hiç şüphemiz yok. Yönetim listemizi de oluşturacağız. Hiçbir şeyi kendi kafama göre yapmıyorum. Demokrat bir kişiliğim var, her kesimle istişare etmeye çalışıyorum. Tabi gözümüzden kaçan bir takım şeyler de oluyordur ama lütfen kimse gönül koymasın. Yönetim listeleri açıklandığında da görüleceği üzere birçoğu benim 10 yıllık siyasi hayatımda hiç birlikte çalışmadığım insanlar. Kişisel herhangi bir kaygı yaşamıyorum. Partili olması, bu işi hissetmesi, yaşaması, CHP'ye bir şeyler katma çabası içinde olması, yapabilecek, buna çevresini ikna etmiş olması benim için yeterli.
“NEREDEN GELDİĞİNİZ DEĞİL HİZMET EDİP ETMEDİĞİNİZ ÖNEMLİ OLAN”
Sevginar SALİ: Silivri gündemine yerleşen ‘Selimpaşa lobisinin' aktörlerinden biri olarak görmek doğru mu Mümün Koçoğlu'nu da?
Mümün KOÇOĞLU: Bana göre Silivri'nin her mahallesi bir. Ben Yeni Mahalle'de oturuyorum, bütün sosyal hayatım baktığınızda Silivri'de. İşim Selimpaşa'da ama bu aralar işime de pek gittiğim yok. İlçe, oda başkanlarının Selimpaşa'dan gelmesi gibi bir düşüncenin hakim kılınması bence yanlış. Denk gelmiş bir süreç olabilir. Kim derdi ki belediye başkanımız Kamiloba-Celaleyi'den gelecek!? Bunun da bir önemi yok esasen; önemli olan hizmet etmesi. Hangi mahalleden geldiğiniz, hangi mahallede doğduğunuz değil önemli olan, üstlenilen sorumluluğun gereği yapılıyor mu, yapılmıyor mu? Nereden gelirseniz gelin hizmet etmiyorsanız o halk sizi oturttuğu gibi koltuktan indirir.
Sevginar SALİ: İki kızınız var siyasi kimliğinizi onlara ne ifade ediyor?
Mümün KOÇOĞLU: Biri 10, diğeri 11 yaşında iki kızım var; 14 ay var aralarında. Siyasi süreçten onları uzak tutmaya, dahil etmemeye çalışıyorum ama telefon konuşmalarımdan anlıyorlar. Üye listelerini tasnif etmekte bilgisayar konusunda geçtiğimiz süreçlerde bana destek bile oldular, teknik yardım sundular. Seviyorlar ama çok küçükler uzak tatmaya çalışıyorum. Onlar için siyasetçiden çok baba meslekleri mali müşavirlik…
“EŞİMİ İKNA EDEMEZSEM, TOPLUMU DA İKNA EDEMEM”
Sevginar SALİ: Farz edelim ki eşiniz bir karar verdi ve sizin siyaseti bırakmanızı istedi… Ne yaparsınız?
Mümün KOÇOĞLU: Yaptığım şeylere her zaman saygı göstermiştir. İkna etmeye çalışırım her halde. Bırakmam gerekirse de bırakırım ama ikna ederim gibi geliyor. Sonuçta eşimizi bile ikna edemezsek, toplumu da ikna edemeyiz. Eşimin hakkını teslim etmem gerek; ciddi bir destek, yeri geldiğinde de benimle birlikte siyasi çalışmalarımda aktif olarak mücadele de ediyor.
“HAYATTA GERÇEK BAŞARI, GÜZEL BİR İZ BIRAKMAK”
Sevginar SALİ: İçinde bulunduğunuz
sürece dair, sık sık istişare ettiğinizi
biliyorum, babanızın aklınızda en çok yer eden nasihati ne oldu?
Mümün KOÇOĞLU: Geçen gün konuşuyorduk; “İkinci dönemi düşünerek yapma. Düzgün bir iz bırakmak için çabala. Bırakacağın izler senden sonraki jenerasyonu da etkileyecek” dedi. “Siyaseti iyi anılırsan yapmaya çalış, iyi anılmayacaksan yapma” şeklinde konuşuyor. Siyaseti sevdiğim için yapıyorum. Hayatta ihtiyacım olan her şeye sahibim zaten. Ama güzel bir iz bırakmak mühim bir konu, hayatta gerçek başarı bu hatta diyebilirim.
“ “HATIRA VERİLECEK YARIM OYUMUZ BİLE YOK” YORUMUNA SONUNA KADAR KATILIYORUM”
Sevginar SALİ: Delegeye yönelik mesajınız ne?
Mümün KOÇOĞLU: Geçtiğimiz günler görüştüğüm bir partilimizin söylediği söz çok hoşuma gitti; “Hatıra verilecek yarım oyumuz bile yok”… Ülkemizin ekonomik, Silivri'nin partisel olarak geldiği şartlar belli. Delegelerimizden ricam; bir insanı çok sevdiğimiz, çok yakışıklı, iyi niyetli, yakınımız olduğu için değil... Kim partimizi bir adım ileriye taşıyacak, bir tuğla daha fazla koyacaksa kongrede oylarını kullanmak üzere kabinin arkasına geçtiklerinde ona destek versinler.
Ben imza konusunda da hiçbir şey söylemedim. İmza atabilirsiniz, önünüze koyan arkadaşlarınızı kırmak istemeyebilirsiniz. Ama kabinin arkasına geçtiğinizde kalbinizle berabersiniz. Atılacak oylar yarın öbür gün çocuklarımız, torunlarımızın geleceğini etkileyecek.
“BU KONGREYİ KAYBEDERSEK DEMEK Kİ ÇOK CİDDİ HATALAR YAPMIŞIZ”
Sevginar SALİ: Kongre sonucunda diğer adaylardan birinin seçilmesi, sizin seçilememeniz durumunda ne düşünürsünüz?
Mümün KOÇOĞLU: Kesinlikle gönül koymam. ‘Eksiklik bendedir' veya ‘bizdedir' diye düşünürüm. Demek ki eksikliğimizi tamamlamamız lazım diye bakarım. Bir, iki kişiye gönül koyabilirsiniz ama 400 delegeye gönül koymanın bir anlamı yok. Demek ki burada yapılan bir takım yanlışlar var.
Örgütsel anlamda gücü, bugüne kadar olan süreçte, fazlasıyla hissettik. Bu saatten sonra da biz bu kongreyi kaybedersek demek ki çok ciddi hatalar yapmışız. Ben bu kongreyi kaybedersem yerel ve genel seçimleri de kaybedeceğim mantığıyla bakarım; dolayısıyla partim doğru bir seçim yapmıştır.
Bir kaygım yok inşallah 5 Ocak'tan sonra bunu göreceğiz, devamında da iddiamızı ispatlayacağız.
2020 MESAJLARI
Sevginar SALİ: 2020 yılı ile ilgili mesajınızı alabilir miyiz?
Mümün KOÇOĞLU: Tüm hemşerilerime ve insanlığa mutlu, sağlıklı, huzurlu, bereketli ve bol kazançlı bir yıl diliyorum. Ümit ediyorum kadın cinayetlerinin son bulduğu, engelli vatandaşlarımız için çok daha rahat ortamların hazırlanacağı bir yaşam, hayvan haklarının da gözetildiği bir yıl olsun 2020.
Ben Silivri'yi seviyorum. İnşallah 2020'yi de sevgi dolu huzurlu, barış içinde, birbirimizi kucaklayıcı, hoşgörü içiresinde karşılarız.
