1974 yılıydı. Batı Almanya (O zamanki adıyla) dünya kupasına ev sahipliği yapacaktı. Almanya kupanın bir numaralı favorisi idi. İki numaralı ise Hollanda. Dünyanın en güçlü takımları kıyasıya yarışacaktı.
Ama bunları yönetecek hakemler kimlerdi? Onlarda önemliydi. Mesela İngiliz Taylor. Mesela İtalyan Mıcchelotti. Ve bunların arasına Türk Doğan Babacan girdi. Babacan Dünya kupasında maç yöneten ilk Türk hakem olacaktı.
Babacan gururumuzdu. Turnuvanın ilk maçı Almanya- Şili arasındaydı. Bu maçın 16'ıncı dakikasında Şilili ''Latin makinası'' denilen Caszely'yı kırmızı kartla oyundan atınca bütün dünyanın gündemine de girmişti.
Sonra Babacan'ı başkaları izledi. Hilmi Ok, Ertuğrul Dilek, Özcan Oal gibi üstün ve elit hakemlerde ortaya çıktı. Bunların içinde bana göre Özcan Oal çok iyi bir hakemdi. Onlar yaşlanınca Erman Toroğlu ve Ahmet Çakar başarılı oldular.
2000'lı yıllar Cüneyt Çakır'ı gündemine getirdi. Çakır gerçekten Türkiye'de ve dünyada bir efsane gibi parladı.
Peki, hakemleri saydık. Bu hakemleri yöneten Merkez Hakem Kurulları nasıldı?
Aman aman. Ne sen sor ne ben söyleyeyim.
1970'lı yıllarda yani Hasan Polat gibi bir Futbol Federasyonu başkanlığı yaptığı yıllarda Halim Çorbalı MHK başkanıydı. Çok iyi bir yönetim gösterdi. Bu ikili ile Türk futbolu da çıkışa geçti.
Ama yıllar sonra her sezon MHK kurulları değişmeye başladı. Hatta bu gün geldi yarım sezona kadar düştü. Çünkü bir kurulda yer alan gidiyor bir sezon sonra başka bir kurulla geri dönüyordu.
Yani değişen bir şey olmuyordu.
Geçtiğimiz sezon Mehmet Büyükekşi Federasyonu bir ilke imza attı ve eski bir kadın hakem hocası Lale Orta'yı işin başına getirdi. Fenerbahçe- Adana Demirspor maçında Koray Gençerler ''VAR'' hakemiydi. Mert Hakan'ın golünü ''el var'' diye iptal etmişti. Başkan Ali Koç ateş püskürüyordu.
Verilere göre Lale Orta maçtan iki saat sonra Koray Gençerler'i telefonla aramış ve konuyu sormuştu. Ertesi günde sabahın erken saatlerinde Riva'ya gitmiş ve görüntüyü telefona çekip Başkan Ali Koç'a göndermişti. İşte benim hakemim doğruyu yapmış demek istiyordu.
Çünkü o görüntü ''Beın Sports'' tarafından ekranlara verilmemişti.
5.5 yıl LİG TV genel müdürlüğü yaptım. Konuya hakimim. Böyle bir görüntü benim dönemimde mutlaka ekrana verilirdi. Hele hele yönetmeniniz Musa Çözen olursa.
Şimdi kavga büyüyor.
Konuyu Galatasaray Sportif AŞ genel müdür vekili Erden Timur gündeme getiriyor. Timur inşaatçı değil. Bir avukat ve hukukçu. Böyle bir iddiayı gündeme getirmek kolay kolay herkesin yapacağı bir şey değildir.
Yani önünüzde ve elinizde sağlam deliller olmalıdır. Herkes yalanlıyor. Bana göre konu doğru ve deliller sağlam. Onun içinde bu olay Şubat'tan beri gündeme pek gelmedi. Ama açıklayan bir Galatasaray yöneticisi…
Bu köstebek işi daha çok uzar. Futbol Federasyonu ve çalışanları arasında bazı ipler çekilir. Mahkemelere düşebilir.
Taa ki 18. haftaya kadar. Çünkü o hafta Fenerbahçe-Galatasaray maçı var.
Bekleyelim görelim.
Hoşça kalın…