Katıldığı radyo programında 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan başarısız darbe kalkışmasını Silivri açısından değerlendiren AK Parti Silivri İlçe Başkanı Rıfat Kutlu, “Bu teşebbüs toplumsal kenetlenme ruhunun yeniden canlanmasına vesile oldu” dedi.
25 Temmuz Pazartesi günü radyo programcısı Kamil Bilici'nin sunduğu “Gündemdekiler” adlı programa katılan AK Parti Silivri İlçe Başkanı Rıfat Kutlu, yaşanan darbe girişiminin ardından tüm Türkiye'nin olduğu gibi Silivri'nin de toplumsal dayanışma ruhu etrafında birleştiğini söyledi.
“TOPLUMSAL KENETLENME RUHUNUN YENİDEN CANLANMASINAVESİLE OLDU”
“15 Temmuz, ordumuzun içine sızmış paralel örgüt çetesinin giriştiği darbe teşebbüsüyle Türkiye Cumhuriyetinin hafızasına unutulmayacak bir gece olarak kazındı” diyen Kutlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Cumhurbaşkanımızın, “Halkımın darbe girişimine karşı meydanlarda direnç göstermesini istiyorum” çağrısından sonra hiçbir siyasi parti, ırk, dil, din ayrımı gözetmeksizin Silivrili vatandaşlarımızla tek vücut olarak demokrasi nöbetine başladık. O günden sonra da darbeye karşı duruşumuz Silivri'nin çeşitli noktalarında devam ediyor. Bu teşebbüs toplumsal kenetlenme ruhunun yeniden canlanmasına vesile oldu. Bazen ortamların çok müreffeh olduğu sistemlerde herkes temsil ettiği siyasi ideoloji çerçevesinde daha lokal düşünmeye başlar ama böyle bir teşebbüs milletçe ortak bir payda etrafında buluşmamıza vesile oldu.
“SİYASİ PARTİ MENSUPLARINI HER AKŞAM ARAMIZDA GÖRMEK İSTERİZ”
Bu sadece Recep Tayyip Erdoğan'a ya da AK Parti'ye gönül veren insanların kenetlendiği bir pozisyon değil; özellikle ilk bir iki gün HDP'ye de, MHP'ye de, CHP'ye de mensup arkadaşların demokrasi nöbetine durduklarına şahit olduk. Gönül böyle bir süreçte bütün siyasi partilerimizin mensuplarını her akşam vatandaşlarımızla birlikte görmeyi arzuluyor.”
“SİLİVRİ DARBEYE KARŞI KENETLENDİ”
Milli iradeye sahip çıkma noktasında Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar'ın önerisi üzerine CHP, AK Parti, MHP, Vatan Partisi ve Silivri Kaymakamının katılımıyla düzenlenen Demokrasi ve Cumhuriyet yürüyüşüne de değinen muhalefet temsilcisi, “Bir ‘darbesavar' diye nitelendireceğimiz grup var, bir de ‘darbesever' diye nitelendireceğimiz bir grup var. Halkımızın %95'lik kısmının neredeyse tamamının benliğinde, yüreğinde, vicdanında darbeye karşı pozitif düşünce besleyeceğini düşünmedim. Zaten darbenin olmasını isteyenlerin, bu milletin huzuruna, refahına kast edenlerin vatan ve millet sevdaları olmaz. Haliyle diğer bütün il ve ilçelerde buna benzer birleşmeler olduğu gibi Silivri ilçemizde de aynı kenetlenmelerin olduğuna şahitlik ettik.
“BİZİM TEMENNİMİZ TBMM'DE GRUBU OLAN 4 PARTİNİN DARBE GİRİŞİMİNE KARŞI ANLAŞTIĞI ORTAK DEKLARASYON METNİNİ HALKIMIZLAPAYLAŞMAKTI”
O yürüyüşümüzden önce hem CHP İlçe Başkanı Suna Göçengil hanımefendiyle hem de MHP İlçe Başkanı Şenoğlu Türkyılmaz beyefendiyle bir araya gelip durumu istişare ettik. Buradaki duruşumuzun siyasi olmadığını belirterek; vatan, millet, huzur, refah sürecine karşı bir birliktelik oluşturmamız gerektiğini konuştuk. Kendileri bunu aynı duyarlılıkla kabul ettiler. Akabinde de belediyenin, kaymakamlığımızın, CHP İlçe Başkanı Suna hanımın da, “Böyle bir program yapsak katılır mısınız?” teklifine istinaden elbette katılacağımızı ifade ettik çünkü bizim de bulunduğumuz ortamlar hiçbir siyasi mesajı içermeyen ortamlar. Yeter ki darbeye karşı duruşumuz olsun dedik. Uğur Mumcu Meydanında, emniyet ve kaymakamlık binası önünde toplanan vatandaşlarımız vardı. O vatandaşlarımızla birlikte ortak programa katılarak bütün siyasi partilerimizin ilçe başkanları, kaymakamımız, belediye başkanımızın darbeyle alakalı mesajlarını halkımıza topyekûn iletmiş olduk. Darbe girişimin ardından toplanan TBMM'de grubu bulunan dört partinin ortak kınama bildirisi okunmuştu. Aslında bizim temennimiz genel başkanlarımızın siyasi manada altına imza atmış olduğu metni ilçedeki temsilcileri olarak halka paylaşmamız yönündeydi.
“ARKADAŞLAR BUNUN DIŞINA ÇIKSA DA NİYET HALİSTİ”
O süreçte bizim fikrimiz açıkçası buydu. Diğer arkadaşlar bunun biraz daha dışına çıkmak istediler ama niyet halis olunca bizim için önemli olan halk birlikteliğiydi. Silivri hariç İstanbul'un 39 tane ilçesinde bu oluştu. Biz biraz daha olayın dışına çıkarak bütün siyasi partilerin katılımıyla bir yürüyüş tertip ettik. Bu da gayet güzel oldu. Emek sarf eden siyasi parti ilçe başkanlarına, yöneticilerine, meclis üyelerine ve bu vesileyle Silivri halkımıza tekrardan teşekkür etmek istiyorum.” şeklinde konuştu.
Haber:
Hazal BAŞARAN