Lozan Gerçekleri ve Çarpıtmalar konulu söyleşinin bir diğer konuğu Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Sibel Özel, Lozan' a giden süreç bilinmeden yalnızca Lozan'da alınan kararlar üzerinden olayı değerlendirmenin Lozan'ı anlamamızı ve yorumlamamızı güçleştireceğinin altınızı çizdi.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Sibel Özel, son günlerde büyük tartışma konusu olan Lozan Antlaşması zafer mi, hezimet mi tartışmasına nokta koyacak açıklamalarda bulundu. Silivri Belediyesi'nin düzenlediği Silivri Söyleşileri Ekim programı çerçevesinde 11 Ekim Salı akşamı Yaşar Kemal Sergi Salonu'nda düzenlenen programa Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar'ın eşi Esma Işıklar, Başkan Yardımcısı Bora Balcıoğlu, CHP İlçe Başkanı Suna Göçengil, CHP İlçe Kadın Kolları Başkanı Elif Yılmazer, CHP İlçe Gençlik Kolları Başkanı Berker Esen, Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Esin Yalçıntaş, belediye meclis üyeleri, Silivri Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Mübeccel Çeşmecioğlu, Çevre Derneği Başkanı Ali Korsan ve Silivri halkı yoğun ilgi gösterdi.
ÖZEL: BU SALDIRILARI DEVLETİN YÖNETİCİLERİ YAPIYOR
Silivri Söyleşilerinin bir parçası olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Prof. Sibel Özel, Lozan Barış Antlaşması hakkında şunlar söyledi: “Lozan'a yapılan saldırılar yeni değil. Çok uzun süredir, sistematik olarak hezimet mi zafer mi ikilemi içerisinde saldırı yapılıyor. Bunu yapanlar bu ülkenin vatandaşları hatta bu ülkenin yöneticileri. Lozan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucu antlaşmasıdır. 29 Ekim 1923'te kurulan cumhuriyet, Lozan Antlaşmasının imzalanmasından sonra kuruldu.
“ASIL HEDEFLERİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ'Nİ AŞAĞILAMAK”
O zaman Lozan'a saldırmak ne anlama geliyor? Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devletine saldırmak anlamını taşıyor. Atatürk'ün kurduğu ve nitelikleri belirli olan laik, sosyal, demokratik, hukuk cumhuriyetine saldırı oluyor. Cumhuriyete direk saldırma aşamasına gelmedikleri için Lozan'a saldırarak aslında laik cumhuriyete saldırmış oluyorlar ve asıl hedefleri bu. Bu ülkede Sevr'in abartılmaması gerektiğini söyleyenler de çıktı. Maalesef her şeyi görüyoruz. Bir kısmı Lozan'ın bir zafer olmadığını söyleyerek saldırıyor çünkü aşağılamak istediği Türkiye Cumhuriyeti Devleti. Lozan'a saldıranlar baş delege İsmet Paşa'ya da saldırıyorlar. Lozan'da baş delegemiz İsmet Paşa ama Lozan her şekilde Atatürk'ün talimatlarıyla yürütülmüş bir müzakeredir. İsmet Paşa'ya saldırarak da Atatürk'e saldırmış oluyorlar.
“ALGI YÖNETİMİ YAPILIYOR”
Türkiye'nin kurucu antlaşması Lozan için bir algı operasyonuyla, yalanlarla televizyon ekranlarında Lozan öncesi ve sonrasını gösterdiği iddia edilen haritalar yayınlıyorlar. Lozan öncesinde bizim çok geniş topraklarımız varmış. Lozan'da bu toprakları masada kaybetmişiz. Akıl kârı değil ama maalesef bir yalan ne kadar çok tekrarlanırsa inanılır hale geliyor. Savaş meydanında kazanıp masa başında kaybettiğimiz topraklar oldu ama Lozan böyle değil. Lozan'da bizim savaşta kazanıp masa başında kaybettiğimiz bir toprak örneği yok. Musul deniyor. Biz Musul'da savaş mı kazandık? Lozan görüşmeleri sürerken Musul İngiliz işgali altında. Lozan görüşmeleri devam ederken İstanbul ve boğazların hepsi işgal altındaydı. İstanbul 6 Ekim 1923'te kurtuldu yani İngiliz askeri Lozan'dan sonra İstanbul'dan çekildi. Dönemin güç dengeleri ve imkânları dikkate alınmadan değerlendirme yapılamaz, konuya objektif bakılmalı. Lozan bizim için çok önemli bir antlaşmadır.”
Söyleşinin devamında katılımcılarla karşılıklı sohbet eden, yöneltilen soruları yanıtlayan Özel'e çiçek ve şiltini Silivri Belediyesi Başkan Yardımcısı Bora Balcıoğlu takdim etti.
Hazal BAŞARAN