Mesajı Alan Ve Almayanlar


İktidarın 1. yıldönümünde beklenti daha ziyade 1 yıl içinde yapılanlar olduğu için sunulan ile tatmin olmayan bir kesim oldu doğal olarak. Sergiyi gezenler biraz afalladı.
Etkinliğin sunumundaki eksiklik, algılanmasında da sorun oluşturdu.
Sergi içeriğinde siyasi faaliyetler, yerel yönetim çalışmalarını gölgede bıraktı. Oysa seçim biteli ve gündemden kalkalı çok oldu. Yeniden gündeme taşınmasının gereği de yoktu. Bu çalışmayı belediye değil de CHP Silivri ilçe örgütü yapsa belki yine bu denli sıkıntı olmazdı. Seçim başarısı örgütündü, halka bunun için teşekkür edecekse parti etmeliydi. Kazanılan zaferle de diğer bir seçime kadar övünmeye hakkı olan yine CHP’den başkası değil.
Işıklar’dan halk getirildiği Belediye Başkanlığı görevinde yaptıklarına yapacaklarına dair söyleyeceklerini duymaya hasret.
Işıklar, yaptıklarını anlatmakta son derece cimri davranıyor. Başardıkları onu da tatmin etmiyor mu ne? Hep yapacaklarından söz ediyor. En basiti Kariyer ve İstihdam Ofisi bünyesinde kaynakçılık ve torna kursunu başarıyla tamamlayanlar sertifikalarını almış, kapımızı bizzat çalmasalar haberimiz olmayacak.
‘Resim sergisi’ ile çok fazla şey anlatmanız pek mümkün değil zaten. Ancak mesaj verirsiniz ama bir şeyi de ilk defa yapıyorsanız kamuoyuna ön hazırlığı daha sağlıklı gerçekleştirilmeliydi. Misafirinizi yemeğe davet ediyor koşullarında, geldiğinde önüne bir bardak çay ve iki kuru kurabiye sunmanız gibi bir şey.
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, göreve geldiği günden bugüne kadar olan çalışmalarını yapılan açıklamaya göre halk toplantılarında anlatacak. Mahalle mahalle Silivrili yurttaşlarına bir yıllık çalışmalarını anlatarak, yapılması planlanan projeler hakkında da bilgi verecek.
Işıklar, belediyenin yoğunluğundan yakasını kurtarıp halkın içine beklendiği kadar sık çıkamamanın dezavantajını yaşayacak gibi görünüyor 1 yıllık görev süresinin ardından. Gerçi bu konudaki noksanlığı son dönemde telafisi için özel gayret  sarf ediyor.

BİR İLERİ İKİ GERİ
Rivayet odur ki; Yeniçeriler, kendilerine heybetli ve korkutucu bir görünüm versin diye başlarına bir keçe kalpak giyerler. Bu keçe kalpağın özgün adı da pust'tur. Efenim bir dönem padişahın biri Avrupa'ya sefer etmeye karar verir. "Tiz orduyu hazır edin" buyurur. vezirler telaşlı 20.000 yeniçeriye 20.000 pust nerden bulunacaktır? hemen pustların yapıldığı yer olan Bursa'ya haber gönderilir ve 20.000 pust sipariş edilir. Fakat, sipariş Bursa'ya ulaşana kadar, kulaktan kulağa puşt'a dönüşür. Haberi aldığında Bursa'nın yöneticisi paşa çok şaşırır ve dahi telaşlanır 20.000 puştu nerden bulacak...
Neyse paşa, "Ferman padişahın" deyip Bursa ve çevresinde sıkı bir çalışma yapıp 20.000 puşt toplar ve İstanbul'a doğru yola çıkarır. Yola çıkarır ama haber İstanbul'a Bursa'dan 20.000 kişilik bir asi ordusunun pay-i taht'a yürüdüğü şeklinde ulaşır. Bunun üzerine ordu alelacele toplanıp asilerin üstüne yürür, tam cenk edecekken durum anlaşılır. Yeniçeriler, puştlara "Madem öyle bizi takip edin bebaber cenk edelim, küffara kılıç çalalım" der. Böylece yeniçeriler önde puştlar arkada bir yürüyüş başlar. Fakat, arkalarında 20.000 puştla yürüyen yeniçeriler acayip kıl olur ve iki adımda bir geri dönüp arkalarını kontrol etmeye başlarlar. İşte ünlü mehter yürüyüşü de buradan çıkar.”
Kaynak: Topkapı Sarayı muhitinde spray boya ile yazılmış hiyeroglifler

Tarihimizde yaşanan bu tarz örnekler günümüze kadar gelmişken, ‘bir ileri iki geri’ stratejisi ideolojilerin temelinde yer almışken ve de seçim başarılarıyla nam salmış Başbakanlarımız, parti liderleri bu yöntemi uygularken biz niye kullanmaktan imtina ediyoruz ki!?
Örneğin Silivri Belediyesi etkinlik düzenleyecek, daha önce yapılmayan bir ilki gerçekleştirecek; çok zor bir şey değil bilen birkaç kişiye danışmak, fikrinizi paylaşmak. Yine bildiğinizi yapın da ilçe başkanı aranır, bir gazeteci, toplumda kanaat önderi diye tabir edilen kişilerden birinin fikri alınır? Herkes her şeyin en iyisini bilmez, bilmek zorunda da değil. Bilenlere sorup, danışmanın zararı oldu bittiden sonraki pişmanlıktan daha azdır emin olun.

İBB, SİLİVRİ’DEN İNTİKAM MI ALIYOR!
Silivri Belediyesi 1. iktidar yıldönümüne ilişkin değerlendirmeleri kamuoyuyla paylaşmaya hazırlanırken, İBB’nin ilçemizi ile ilgili tasarrufları da giderek daha fazla can sıkmaya başladı.
Sahilde Cuma günü gerçekleştirilen yıkımların yanı sıra İSPARK’ın adeta tüm cadde ve sokaklardaki otoparklara el koyması vatandaşın tepkisine neden olmayı sürdürüyor. Her ne kadar uygulamalar rutin işlem olsa da. Geçen dönem İBB’nin Silivri’ye sağladığı imtiyazların siyasi farklılık meydana geldikten sonra kaldırılması yapılanların intikam olarak algılanması için yeterli görülüyor.
Seçimlerden sonra 1 yıl beklenmesi uygulamaların siyasi nedenlerine ilişkin algıyı yok etmemiş anlaşılan. “AKP intikam alıyor” deniyor. Silivri’nin bu tarz yaklaşıma boyun eğmesi mümkün değil AKP’nin de anlamadığı bu. Perşembe günü Vergi Dairesi önünde İSPARK görevlileri ile münakaşa eden Başkan Işıklar’ı görenler anlatıyor, “Silivri için çatır çatır kavga etti” diye. İBB’ye karşı oluşan tepki aynen AKP’nin hanesine yazılıyor.      İyi haftalar!

YORUM YAP