1990'lı yılların ortasıydı. İtalya'da genç bir golcü çıkmıştı. Adı Vincenzo Montella olan bu genç boyu çok uzun olmamasına rağmen inanılmaz goller atıyor ve herkesi kendine hayran bırakıyordu.
Kendisine bir de 'lakap' takmışlardı.
'Tayyareci Montella' Çünkü gol attıktan sonra kollarını açıyor ve uçar gibi koşuyordu. Çok başarılı idi. İtalya'nın en iddialı takımlarında oynadı. Alkışlandı.
Sonra hocalık kariyeri başladı.
Milan gibi takımlarda hocalık yaptı. Ama bir gün yolu Türkiye'ye düştü. Adana Demirspor güçlü bir kadro kurmuştu. Başkanları Montella ile anlaştı. Herkes şaşırmıştı. Çünkü Montella isim olarak ağırdı.
Bayağı başarılı da oldu. Görevi bitince ülkesine döndü. Çocuklarımı özledim diyordu. Ama bu ayrılık uzun sürmedi.
Milli takım Alman hocası Stefan Kuntz ile yolları ayırmıştı. Hemen Ay-yıldızlı takımın başına Montella'yı getirdiler. Önümüzde çok ciddi bir Hırvatistan maçı vardı. Bizim için zor bir dönemeç gibi gözüküyordu.
Ama gözüktüğü gibi olmadı. Hırvatistan'ı kendi evinde yendik. Montella bir anda Türkiye'nin baş tacı olmuştu. Maçlar geldikçe başarı arttı ve Avrupa Futbol Şampiyonasına katılma hakkı kazandık.
Milli takım Avrupa Şampiyonası'nda başarılı oldu. Çeyrek finale kadar yükseldi. Ancak 'B'' liginde oynuyorduk. Bu ligden çıkmamız gerekiyordu. Maçlara iyi başladık. Ancak her şey beklediğimiz gibi olmadı.
Ve play-off maçlarına kaldık.
Montella uzun süredir santrforsuz oynadığı için eleştiriyordu. Acaba çaresi vardı da o mu kabullenmiyordu. Fenerbahçe'deki Cenk üçüncü santrfordu. Oynamıyordu. Galatasaray'da Türk santrfor yoktu. Bir tek Beşiktaş Semih ve Mustafa'ya sırtını yaslamıştı. Daha doğrusu Immobile'nin yedekleri gibi gözüküyorlardı. Peki Montella kendi santrforunu yaratabilir miydi?
O da Barış Alper'i sürekli denedi. Ama Barış bir kanat oyuncusu idi. Fakat formdan çok düşmüştü. Başarılı olamadı.
Şimdi Montella eleştiri oklarının tam hedefinde. Başta Fatih Terim olmak üzere birçok ismin adı geçiyor. Bir tanesi de Sergen.
Montella bugün için bir hayal kırıklığı mı? Evet.
Bu kırıklıktan çıkmak mümkün mü? Elbette. Biraz sabır ve Hakan Çalhanoğlu'nun geri dönüşünü beklemek gerek. Çünkü milli takımın hocadan önce bir takım liderine ihtiyacı var.
Hoşça kalın...
