Uzun bir aradan sonra AK Parti İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu basın mensupları ile sahurda bir araya geldi. Hasret giderilip yemek kısmı tamamlanınca sorular yağmur gibi yağdı Bozoğlu'nun üzerine. Cumhur İttifakı kapsamında Silivri'nin MHP'ye bırakılması, AK Parti'nin belediye sürecinde siyasi etkisinin sorgulandığı ve ekseriyetle İlçe Başkanını sıkıştırmaya yönelik tüm salvolar başarıyla savuşturuldu.
AK Parti'nin Silivri'deki durumu kesinlikle ‘kolay' olarak tarif olunamaz. Dolayısıyla AK Parti'nin başındaki ismin konumu da ‘zor'...
Tüm tuzak ve ittifak ile siyasi gelişmeler açısından tehlike arz eden merak edilenlere Bozoğlu ustalık ve büyük bir sabır, sonsuz anlayışla karşılık verdi. Tek başına, Medya ve Tanıtımdan Sorumlu Başkan Yardımcısı Hakan Bayrakçı ve Gençlik Kollarındaki arkadaş dışında, arı kovanına girer gibi basınla buluşma fikir ile rahatlığına hayran kaldım doğrusu.
Duygularını ne kadar iyi kamufle etmeyi başarırsa başarsın, AK Parti İlçe Başkanı görev icabı söylenmesi gerekenleri ifade etse de gerçek düşüncelerini de karşısındakine yansıtmasını bildi. Saklamak istese bunları da ustalıkla gizleyebileceğini aklınızda tutun.
Uzun bir süre Volkan Yılmaz eksenli neye hizmet ettiği çokça tartışma götürecek soruların ardından söz alıp iki soru yönelttim İlçe Başkanına…
Birincisi; son konuşmasında Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Teşkilatlarımızdan kopmuş kardeşlerimize ulaşmaya önem veriyoruz" çağrısıydı.
Silivri ekseninde bu hususta ne düşündüğünü sordum. “Kim mesela?” diye üsteleyince en çok bilenen örnek Metin Karakaş ismi karşısında dolaylı defansa geçti Bozoğlu. Başkaca çok bilinen adlar da işin içine girince “Kapımız herkese açık” olarak tavrını yumuşattı. Karakaş'ın partide istenen veya istenmeyen isim olduğu üzerinden durmadan, Bozoğlu'nun yaklaşımını öğrenmiş olduk. İlçe Başkanı olarak yapması gerekenler ve hissettikleri son derece anlaşılır biçimde gözler önüne serildi. İnanmadığı bir şeyi savunmadığını görmek, olması gerekeni ortaya koyabilme kabiliyeti benim için yeterli yanıttı.
İkinci sorum tüm kötü tahminlere rağmen parti ve bulundukları ittifak açısından 2023 seçim sonuçlarına dair yorum ve tahmini üzerineydi.
Bozoğlu, 2019 yerel seçileri öncesinde, ittifak konusu gündeme henüz gelmemişken, yaptığımız söyleşiyi hatırlatarak; “Size orada Özcan Bey'in seçimi kaybedeceğini ve Silivri Belediyesi'ni AK Parti'nin alacağını söylemiştim. AK Parti tek başına değilse de Cumhur İttifakı Silivri'de kazandı” dedi.
AK Parti'ye yönelik eleştirilerin önemli bir bölümünün yükseltilen beklentiler ile alakalı olduğunu ifade eden Bozoğlu, Recep Tayyip Erdoğan'ın en etkili lider konumuna atıfta bulundu ve ilk turda Cumhurbaşkanlığına yeniden seçileceğini belirtti.
AK Parti'nin zaferle çıktığı tüm seçimlerin arifesinde kötü senaryoları tersine çevirdiğinin altını çizen AK Parti İlçe Başkanı, 2024'te İstanbul'u da geri kazanacaklarını söyledi. Bunu da Ekrem İmamoğlu'nun görevdeki performansının garantilediğini belirtti.
Başka soru sormadım ama duyduklarım bana şunu gösterdi; Silivri'de Cumhur İttifak'ı bugünlere kadar ciddi sarsıntılar geçirmeden geldiyse, Volkan Yılmaz Silivri Belediye Başkanlığına bu kadar iyi odaklanabildiyse AK Parti'nin ilçe başkanlığı mazbatasını kendisinden tam olarak bir yıl evvel alan ismin faydası olmuştur.
Kimse annesinin karnından ilçe başkanı veya üstlendiği bir başka görevi bilerek, kavramış şekilde doğmuyor. İlçe Başkanlığı da pek çok sorumluluk gibi yapılarak öğrenilen bir şey. Öğrenemeyenler bir süre sonra zaten oyundan çıkartılıyor.
Bozoğlu kendisini AK Parti İlçe Başkanlığında 4. seneye taşıyan süreçte pek çok bilgiyi öğrendiğini, deneyimi kazandığını ortaya koyuyor.
Bir insan hakkında değerlendirmede bulunmadan önce mutlaka sahip olduğu şartları göz önünde bulundurmamız gerekli. Zor şartlarda öğrenen büyük yanlışlar da yapabilir. Ancak onlar da bizim en iyi öğretmenlerimiz…
