Ne Olacak Bu Silivrinin Hali?

"Belediye aşağı", "Belediye yukarı" seçene kadar dert, seçildi bitmedi. "Ne olacak bu Türkiye'nin hali?" sorunları ile meşgul olurduk eskiden şimdi kapsamı daralttık. Silivri'nin durumunu çözsek toptan huzura kavuşacağız.
Bizi huzursuz eden bir şeyler nasıl olsa buluruz biz…

Silivri denince giderek büyüyen sorunlardan biri trafik, bu araç sahipleri için de yayalar için de böyledir kuşkusuz. Peki bu sorunun çözümü için ne yapılıyor?! Yeni yönetim birkaç cadde ve sokağa direkler çaktı, eskisi bir türlü uygulayamadığı bir plan çizdi. Bir de katlı otopark ile çözüm önerisi var. Kimsenin ilgilenmediği. Belediyenin parası yok o da kabul. Yeri de mi yok? Biraz daha zaman kaybedilirse zaten az bir yer kaldı onlar da elden gidecek. Yap işlet devret modeliyle bir işletmeciye verilemez mi bu iş!? Özellikle Pazartesi günleri kaldırımlarda bile yer bulamazsınız. İnşaatlar çoğalıyor, iş merkezleri artıyor ama otopark sorunu çözümsüzlüğü ile trafik arap saçına doğru hızla yol alıyor.
Belki de böyle kalmasını istiyoruz trafiğe çıkınca hepimiz eşit olup içimizi döken hakaretleri, el kol hareketlerini camın arkasından istediğimiz gibi savuruyoruz.
Siz bu trafik sorununu bugün çözmeyin! Birkaç sene sonra isteseniz de çözemeyeceksiniz zaten!
Hiç açmamıştır kim bilir sizi bu tarz sosyal açılımlar bugün. Bana neyse; şehir plancısı mıyım, yerel yönetici mi?! Sadece sorunlar büyürken önüne geçilmemesini düşünen bir vatandaşım. Kimseye Silivri'nin sorunlarını çözeceğim, Silivrilileri bu şehirde rahat yaşatacağıma dair verilmiş bir sözüm de yok çok şükür. 4-5 sene sonra "Bunu dedin yapmadın…", "Bu sözü verdin yerine getirmedin…" diye karşıma dikilecek ortamlarda olmam, durumunu da yaşamam!

FAZLA NAZ ÂŞIK USANDIRIRMIŞ!
Bir üniversite aşkıdır gidiyor ya bizim yerel yöneticilerde… Beni bu mevzu giderek sinir ediyor. Biz şimdi çağırmaktan sekiz kat olduk ya bunları, onlar da nazlandıkça nazlanıyor. 3-5 sene sonra Silivri Belediyesi, başvurular karşısında seçim yapmak durumunda kalacakmış gibi tuhaf bir his var içimde. Bunun için bizim şu anki ısrarımız bana çok can sıkıcı, itici geliyor. Bir teklif ettik, bırakın Allah aşkına ilgilenenler devamını getirsin!
Beş yıldır uğraş verilen Kavaklı'daki 160 dönüm yere Galatasaray Kulübü'nün tesis yatırımını getirmek için de keşke zerre kadar bir çabamız olsaydı. Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, son bilgilere göre su koruma havzası olan yeri tesis için tahsis etmiş. Ciddi bir sıkıntı var. Biz spor tesisi olarak işlenen, kulüp yetkililerin yıllarca uğraş verdiği yeri elimizin tersiyle itmiş görünüyoruz. Ve hala akıllanmadık!
Kadir Has Üniversitesi Selimpaşa'ya ne getirdiyse Silivri'ye yapılacak olanların getirisi de aynı olacak! Valla üniversite 'düşmanı' olacağım bu gidişle!

GÜNDEMDEKİLER
Lafı evirip çeviriyorum Özcan Işıklar'ın Fetullah Gülen'in Saray Bosna'daki okuluna gerçekleştirdiği ziyarete gelmemek için. Farkındasınız değil mi? Sonra geçen hafta patlattığım "AKP'nin Yeni İlçe Başkanı Metin Karakaş olacak" bombası işin çabası. Ne kaldı geriye? Esnaf ve Sanatkarlar'daki yarış! CHP Silivri İlçe Başkanlığı var bir de!?

Gelelim madem sadede; talebe göre arz!
Bir önceki yazımdı yanlış hatırlamıyorsam, "Işıklar insana kendi ezberini bozdurur ama kendisi yeminli gibi" demiştim. Evet gerçekten öyle! 'Başkanım ne işin var Fetullah Gülen okullarında?' dememe kalmadı ifadelerimin içine sokuşturduğum kinayeden pişman oldum. O neden gidip gezdi'yi bırakın, 'ben neden bu okullar hakkında bu kadar önyargılıyım'ın araştırmasına düştüm. Ben aslında okullardan ziyade bu anlayışa gösterilen ilgi ve daha da doğrusu bu aralar biraz fazla kaçan yurtdışı dozundan rahatsızlık duyuyorum, pek çokları gibi. Belediye Başkanımız neredeyse "Gezelim görelim" programının sunucusu gibi davranıyor. "Adamlar bize beş kuruş harcatmadı" demesini de anlayışla karşılıyorum aslına bakarsanız davet, evsahibi misafire para harcatmaz bizde de adet böyledir! Daha dün Silivri'den ayrılan Alman heyetine misafirperverliğimizi en yüksek perdeden sunan biz, bizlerden olanlar değil miydi? Para harcanmamıştır, mutlaka çok da güzel yerler, olaylara şahitlik edilmiştir. Ama Allah aşkına biz Başkanımızı burada görmek istiyoruz. Hem yurt dışı gezileri ile ilgili spekülasyonlar tavan yapmışken Işıklar, kime neyi anlatacak hem de neredeyse her haftaya bir tane sığdırmışken! Ben çok eminim ama olmayanlar için söyleyeyim yine de yurt dışında gördüğünüz şeylerin yüzde 99'unu buraya uygulama şansınız olmaz. Silivri için bir güzellik düşünüyorsanız kopya yerine yaratıcılığınızı, bilgi ve tecrübenizi konuşturun. Silivri'nin çözümleri yurt dışında değil kendi içinde, özünde ve koşullarında.

Metin Karakaş mevzusu… Evet, kabul ediyorum Karakaş'ın ilçe başkanlığını istediğim için siyasetteki tüm komplikasyonları hiçe sayarak bir durum değerlendirmesi yaptım. Siyasette belirleyiciliği kimsenin tabana bırakmadığı şu günlerde, alakasız bir yerden fikrimi, beklentimi ortaya koydum. Ama siz de baydınız valla. Ne yapıyorsanız yapın bu kadar düşünülmez ki ya!? Karakaş mı ilçe başkanlığını kabul etmiyor siz mi, vermekte tereddütlerinizi aşamadınız anlamadım! Ama ikincisiyle ben Karakaş'ın yerine olsam bu saatten sonra "Alın sizin olsun!" derim.
Naz havası çekecek durumum yok galiba bu ara… Sürüncemede kalan konuları her daim sinir bozucu bulmuşumdur.

Esnaf ve Sanatkârlar Oda Başkanlığı yarışı. Necati Özkök'ün benim Kaybedenler Kulübü'ne adaylığıma dek geliyor. Ali Tabakoğlu'nun nasıl seçimi kazandığını dönemi bitti ben henüz anlamadım! Oda üyelerinin iradesidir! Ama benim açımdan durum böyle. Özkök yine aday! Meclis üyeliği, oda başkanlığı ile vedalaşması çok arka arkaya geldi… Heyecan adamı oysa ki, nasıl sabretti bu kadar zaman şaşırmıyor değilim. Ve sahneye döndü. Oda seçimleri konusunda Selahattin Öpçin'in de ismi geçiyor. O iki isimden daha temkinli ve sakin! Bu adaylık kararının kesinlik kazanmamasına yoruluyor. Ocak ayına kadar zaman var nasıl olsa! Maraton uzun! İster misiniz bir başkan vekilliği sürprizine de Öpçin imza atsın!
Özkök, bu sefer işinizi şansa bırakmaz ama!

CHP'ye gelelim! CHP de yeni ilçe başkanı arayışında… Anladığım kadarıyla Muharrem Aydoğan ile devam konusunda atanmasının arkasında duran isimler kararsız. Buna da en önemli sebep anladığım kadarıyla ilçe başkanının maddi durumu. CHP paralı bir ilçe başkanı arıyor. Hangi parti istemez ki! Meclis üyelerinin oturum ücretlerinin ilçe başkanı tarafından parti giderleri için alındığı iddiası söylenti olmaktan çıktı. Gerçi aynı durum AKP için de geçerli. AKP'li meclis üyeleri de oturum katılım ücretlerini teşkilat giderleri için veriyor.
Tabi para aranan şartlardan biri, seçilmişlerin sözünden çıkmayacak, arıza çıkartmayacak olup, taban ile tavanda kabul görecek olması da istenilenler arasında. Siyaseti de biliyorsa tadından yenmez ilçe başkanı!
Ben işin en kolayını yapıyorum 'kenardan konuşmak' en zorunu yapacakların da söz hakkı var tabi… Onlar kime derdini anlatsın!? Basına olmaz, halka hiç olmaz ince hastalık bu siyaset başka bir şey değil ben size diyeyim!
Heee, bu arada son yazımdan sonra Metin Karakaş ile de Hüseyin Turan'la da görüştüm. Yalanlama yapmak için aradılar kesin diye düşünürken, "Seni yalancı çıkartmamak için çalışacağız" tarzında bir şeyler söylediler saydım. Ne kadar becerikli olduklarını göreceğiz!