Nedenler...

“Sene 1923 Yunanistan'dan mübadele ile Ülkemize gelen soydaşlarımız...
Sene 2016 Suriye'den savaş nedeniyle Ülkemize gelen kardeşlerimiz...
Bu ülke her mazluma, her mağdura kucak açmış koca bir medeniyettir. Bu ülkenin adı Kucaktır, Anadır, ANADOLU'dur...
Bu kentin yerlisi, yabancısı, gelmesi yoktur. Bu kent kendisine, bayrağına, namusuna ve şerefine sahip çıkmış her vatandaşın kentidir. Hoş geldiniz! Sefa getirdiniz...”
***
Dedi AK Parti İlçe Başkanı Rıfat Kutlu ve şimşekleri üzerine çekti… Bu ara her dediği, yaptığı olaya dönüşüyor hayır olsun inşallah…
Aslında konunun doğrudan Kutlu'yu ilgilendiren kısmı çok az, meselinin genelini doğru algılamamıza yetmez. Suriye'de bugün yaşananlar ve devamındaki göç tsunamisinde AK Parti hükümetinin yanlış dış politikaları etkilidir. Böyle olsun diye yapmamıştır veya hangi gerekçeyle yaptı benim aklım ermiyor da, Doğu sınırımızda yaşanan savaşın bizi can evimizden, insanlığımızdan, hayatımızın her anlamından vurduğu aşikar…
AK Parti İlçe Başkanının paylaşımına gelince… İnsani açıdan baktığınızda son derece normal… Ama bunu paylaşan AK Parti Başkanı olunca ve sert bir şekilde eleştiren de MHP Teşkilat Başkanı olunca işin rengi tabi ki değişiyor. AK Parti tabanından yükselen itirazların kökenine de inmeyi ihmal etmeyin… Tabandan gelen tepkiler ile alakalı şunu söylemek gerekir; bir süredir AK Parti yönetiminde yerli kimseciklerin neredeyse kalmadığı sancısı teşkilatın belli kesimlerinde iyiden iyiye kendini hissettiriyordu. Tüm bunların üzerine önemli bir bölümü mübadele göçmeni olan bir ilçede AK Parti İlçe Başkanının yan yana getirdiklerinin hazmedilmesi kolay veya sorunsuz olmuyor…
Türkiye gemisine kapasitesi üzerinde insan alınması batışımıza sebebiyet verebilir… Normal koşullarda bile bu geçerli. Allah vermesin de bir fırtına çıkmasın bari… Mahvoluruz… Kaldı ki bu göç yükü sadece halkın, normal vatandaşın sırtına yükleniyor… Bu insanlık dramı nasıl çözüme kavuşur bilmiyorum ama şundan eminim ülkeler başkalarının iç meselelerine karışmamalı. AK Parti Hükümeti geçmiş dönemlerde yaptığı dış politika hatalarının bedellerinden sonra göç konusunda iç politika yanlışlarının faturasını da vatandaşa yüklüyor. Her şeyimiz kontrolden çıkmış vaziyette. Bu gidişatın sonu ne olur konusunda bugün bizi yönetenlerin de iyimser kalabildiğine inanmıyorum.
Parti büyüklerinin devleti yönetirkenki hatalarına bakınca Rıfat Kutlu'nun örneklemelerine kızmayı bırakın, üzerinde düşünesim bile yok. Ama bu kadar kolay yanlış anlaşılabilme mevzusunu bence Kutlu, Silivri'de başarılı bir siyaset yapmayı düşünen biri olarak irdelemeli. Yeri gelince yanlış eylemlere bile neredeyse sonsuz hoşgörü gösteren Silivri onun belli noktalara çekilebilecek potansiyeldeki örneklemelerini sert eleştirme konusunda niye bu kadar istekli düşünmeli… Ve de MHP ile AK Parti tabanından yükselen sesler Silivri'de siyaset yapma hassasiyetlerinin bir hatırlatması olarak mutlaka değerlendirilmeli…
Yoksa Ortadoğu'dan yayılan göç dalgasında insanlık çoktan öldü ama ağlayanı yok… Savaşın telafisi yok insanlık daha nasıl acılar çekmeli ve ne kadar kayıp vermeli bunu idrak edene kadar varın siz hesap edin edebiliyorsanız benim matematiğim hiçbir zaman iyi olmadı...