Bir şey yapmam gerekiyor hissini duyarız bazen içimizde ama ne olduğunu tam bilemeyiz. Gitmek isteriz ama nereye gideceğimizi bilemeyiz. Başlamak isteriz nereden başlamamız gerektiğini bilemeyiz.
İçimizde bir çağrı duyarız ama bu çağrıya nasıl cevap vereceğimizi kestiremeyiz.
Oysa hakikat hep aynı yere işaret eder. Kendine dön ve kendinden başla.
Yolculuk deyince bir yerden bir yere gitmek gibi dışarıda ki bir eylem gibi dursa da, her yolculuk içeridedir aslında. Bir şey ararız, bu bazen mutluluk bazen başarı bazen heyecan, bazen de bir insan…
Başka kapılarda, başka yollarda ararız ama nihayetinde her şey dönüp dolaşıp içimizde çözülür. Sen kendini anlamadıkça, kendinle yüzleşmedikçe, kendine yaklaşmadıkça dışarıda bulduğun hiçbir şey seni tamamlamayacaktır.
Kendinden başlamak nedir peki? İçime yönelmektir. Aramaya içeride devam etmektir. Kendi içine dönüp sorular sormaktır.
Hakikatte kimim ve neden buradayım?
Varmak istediğim yer neresi?
Şu an beni durduran ne?
Beni hangi korkular zincirliyor?
Kendime hangi bahaneleri söylüyorum?
Kaçtığım aslında ne?
Kendimize dönmek, çoğu zaman kaçtığımız yüzümüzle karşılaşmak demektir.
Unutma, kendine döndüğünde sadece yaralarınla değil, özündeki hazineyle de karşılaşacaksın.
Bir ağaç gibi düşün kendini. Köklerin derinlere indikçe, dalların gökyüzüne uzanır. Kendi içine inmekten, kendine yaklaşmaktan korkma. Çünkü orada seni bekleyen bir öz var. O özü keşfettiğinde, her şey başladığı yere dönecek. Senin içindeki hakikate…
Bugün bir adım at. Nereden başlayacağını düşünmeyi bırak. Sadece başla. Kalbinden, niyetinden, içindeki o derin sesten yeter ki başla. Çünkü dışarıda aradığın her şey, içeride seni bekliyor.
Bu yolda destek istersen ben sana rehberlik yapmak için burada olacağım.