Yaşanan gelişmeler ve geçen gündemlerle alakalı yazmayalı oldukça uzun bir zaman olmuş. O kadar olmuş ki kaçan gündemi mi yakalayayım, yoksa bir başka gündemimi aktarayım valla bilemedim.
Silivrispor olağan üstü genel kurulunu yaptı ve yeni yönetimini seçti. Tek liste halinde gidilen seçimli kongrede Akgün Duru ve yönetimi bir sonraki olağan genel kurula kadar yani sezon sonuna kadar görevi devraldı.
Bu kulübü devir alış ise tarihte bir ilkti. Silivrispor'un tarihinde ilk kez bu kadar çoğunluklu katılımla bir kongre gerçekleştirildi. O kadar kalabalıktı ki insanlar imza atabilmek için oluşan kuyruk kapıdan taşmıştı.
Akgün Duru'nun üstündeki yükün ne denli ağır ve meşakkatli olduğunu en yakından takip eden ve bilenlerdenim.
Akgün Duru çok zor bir zamanda, çok güç bir görev aldı.
Elini bir nevi taşın altına soktu diyeceğim ama bu elden çıktı başa kadar ilerledi.
Sözün özü Akgün Duru o taşın altına elini değil başını koydu.
Geçmiş dönemde yaptığı başkanlığı da en iyi bilen ve yaşayanlardanım. O dönemde aldığı kulübü adeta şaha kaldırmış ve borçlu olan kulübü kasasında bolca para ile devretmişti.
Şimdi ise farklı bir durum yok.
Borç yine var.
İkili oynayanlar yine var.
Adam satanlar yine var.
Senden aldığı lafı bir başkasına satan isimler bile aynı.
Yani o dönemden bu zamana değişen tek şey belediye başkanlarının isimleridir.
Bir de belediyenin daimi ikametgâhı.
Çarşıda olan belediye binası önce Silivri'nin çıkışına ardından da eski jandarmanın karşısına taşındı. Değişen sadece adresler geri kalan hep aynı.
Adresler derken değişmeyen tek adres kulübün adresi yine sahilde aynı yerde.
Aynı yerde olan kulüp binasının müdavimlerinde azıcık değişiklik oldu. Yoksa üyeler aynı üyeler, yönetenler aynı yönetenler. Akgün Duru da aynı Akgün Duru. Fikriyatında değişiklik yok o zaman da kulübe maddi destek arıyor ve sağlıyordu, bu zaman da…
O zamanla bu zaman arasındaki tek fark kulübün 2. Lig'de olmasıdır hem de Beyaz Grup'ta.
Bir de o zamanla bu zaman arasındaki fark, yine kulübe maddi destek arayışları vardı şimdi de bu durum var.
Nerede, hangi ligde olursanız olun, değişmeyen tek şey kulübün maddi ihtiyaçlarının karşılanabilmesi muhabbeti...
Silivrispor'da isimler değişiyor, kulübün maddi yapılandırılması değişemiyor. Ne güçlü yönetimler geldi de geçti ama aynıyız, aynı yerdeyiz.
Spor muhabirliğine Akgün Duru ile başlamıştım.
Bilen bilir, bilmeyenler için küçük bir hatırlatmam olsun spor muhabirliğinden evvel siyasi ve adli muhabirdim. O zamanlarda Akgün Duru ile birlikte pazarda bilet sattığımı çok iyi hatırlıyorum. O zamanlar Silivri'de tek bir adreste pazar kurulurdu. Kulübe maddi gelir getirebilmek adına gece gündüz çalışıyorduk. Silivri için çalışıyorduk, ilçenin sportif geleceği için çalışıyorduk.
Ama biz çalışıyorduk.
Silivrispor yönetimi çok çalışıyordu.
Silivri çok çalışıyordu.
Belki bu bir inançtı.
Belki de bu inanca destek vermişti ilçe.
Ama biz ilçenin sporunun borç ipoteğinden kurtulması adına tüm ilçeyle kenetlenerek çalışıyorduk. Yola çıktığımızda ve biraz yürüdüğümüzde arkamıza döndüğümüzde bizimle birlikte yürüyenlerin arttığı bir dönemde çok çalışmıştık.
O zamanlar güzeldi, Akgün Duru ve yönetimi kulübün tüm borçlarını ödeyerek kulübün kasasında para bırakmıştı. Akıllarda siyaset yoktu, sadece Silivri ve Silivrispor vardı. O zamanlarda da Akgün Duru bir siyasi partiye üye değildi şimdi de değil. Aynı ruhu tekrar yakalayanlardan olmak bizi huzura ve başarıya kavuşturacaktır.
Bu konu çok derin ve uzun... Zamanla azar azar, nabza göre şerbeti esirgemeyeceğiz.
Kalın sağlıcakla…
