Sevginar Sali

Olanlar oldu, olmayanlar ne yapacak?

Cumhur İttifakı'nın Volkan Yılmaz'ından sonra Pazar günü CHP yani Millet İttifakı'nın adayı açıklanıyor. Anlayacağınız yeni hafta ile birlikte tamamen ‘olanlar oldu, olmayanlar ne yapacak' gündemine odaklanmaya hazır olun.
AK Parti'nin yaşadığı ayrı şok; 9 aday adayından hiç biri aday çıkmadı.
CHP'de 6 aday adayından hangisi çıkarsa diğerlerinin önemli bir bölümü için benzer bir durum ve duygular hâsıl olacak…
DSP Cuma günü manalı bir zamanlama ile program daveti iletti basın mensuplarına… ‘Sanki ‘buradayız' der gibi, köprüden önce son çıkış ilanı...' diye düşünürken CHP'den adaylık bekleyen Mustafa Sarıgül'ün istifası ve bağımsız aday olarak belediye seçimlerine katılacağı haberi yayıldı jet hızıyla…
AK Partililer de azımsanmayacak bir heyecanla CHP'nin Silivri adayını bekliyor… İki partiden davullu zurnalı geçiş öngörülerine katılmamakla birlikte etki alanını göz ardı edemem.

***

Dün bir konuğumla konuşuyoruz da neye kanaat getirdik sizinle de paylaşmak isterim… İnsan hedefine doğru yürürken bir aşamayı kolay geçtiğine çok da sevinmemeli. Çünkü gerekli enerji ve emeği sarf etmeksizin geçilen aşamaların ilerisindekiler mutlaka o süreçte kendisine kalanlara fazlasıyla ihtiyaç duyacağı gerçekler saklar.
Örnek verelim; Volkan Yılmaz AK Parti'nin 9 aday adayına göre çok kolay teşkilatın adayı oldu gibi görünüyor ya (bence sayı çok daha az : ), seçilmesi için arkasında bıraktığı aşamada kullanmak zorunda kalmadıklarının çok daha fazlasına ihtiyaç duyuyor şimdi…
MHP açısından teşkilat geleneği anlamında adaylığı sonuna kadar hak. Kaldı ki burada bile “Volkan Yılmaz'ın niyeti olduğunu bilsek biz belediye başkan aday adayı olmazdık” diye serzenişte bulunanları MHP saflarından duyuyoruz.
AK Parti'nin adayı olmak için harcamadığı enerjiyi, Volkan Yılmaz AK Partililerin belediye başkanı olmak için partinin 9 aday adayından olmasa bile 4'dünden çok daha fazla izah etmek, hak etmek, elde etmek için çabalamak zorunda.
Yani hayatta kolay diye bir şey yok… “Bu iş çok kolay oldu” diye sevindiğiniz konuların ilerleyen süreçlerinde algılarınızı açık tutun. ‘Çok kolay'ın ardında mutlaka bir ‘çok zor' saklıdır. Tıpkı ‘çok zor'un arkasında ‘çok kolay'ın sizi beklediği gibi : )) Hayatın kendi dengesi asla bozulmaz. Ama bizim dengemiz ihmal ettiğimiz, eksik bıraktığımız her alandan hayatımıza girmeye hazır sebeplerle sarsılmaya açıktır.
Kolay yolu seçme tercihi; ardından kaçınılmaz olarak gelecek olan zorları kabul etmektir bir bakıma. Hayatın önümüze getireceği ihtimaller ne kadar dışımızda gelişirse gelişsin elimizde olan en önemli gücü ihmal etmemeliyiz; dayanıklılığımızı her zaman arttırmak için kendimizi geliştirmekten, yetiştirmekten vazgeçmemek.

YORUM YAP