Bazen doğru olduğunu bilsen de gerçeklere yüzünü çevirebilirsin. Bu tür durumlarda kimse seni anlayamaz, dinleyemez ve beklentileri karşılayamayabilirsin.
İşte o zaman anlarsın ve karar verirsin ki;
Olduğun kadarsındır bu hayatta!...
Ağırlığın, gücün, basiretin, işte tam burada anlarsın sen ne bir fazla ne bir eksiksin...
Ve anlaşılabildiğin kadar değerlisindir; başkalarının gözünde...
Ya da kendini anlatabildiğin kadar…
Her şeyini düzgün yapmak zorundasındır, dikkat etmelisin yaşantına, verdiğin sözlere.
Kendi ayaklarının üzerinde duramadan;
Kendi hayat çizgini doğru çizemeden bu kadarsındır sen işte...
Başkalarının seni anladığı kadar!.. Başkalarına kendini anlatabildiğin kadar.
Ya da seni gerçekten anlamak istedikleri kadar... Ya da canları istedikleri zaman o kadar iyi anlarlar ki sen bile şaşırabilirsin bu duruma.
İşte bu yüzden doğru kararı doğru zamanda vermek zorundasın veya verebilmelisin;
Kim için?
Kendin için!..
Değer görmek ve o değerin karşılığını alabilmek ve yine o hedefe giden yolun ilk taşlarını atmak, atabilmek için.
Kendini kendine anlatabildiğin kadarsındır aslında.
Kendine kendine inandırdığın kadar.
Bunları başarabildiğin de hayat daha da kolaylaşacaktır. Ve işte o zaman bilgi dağarcığının içinde kurguladıkların hayat bulacaktır.
Ve yine kalbinde hissettiklerin yavaş yavaş gerçeğe dönüşmeye başlar.
İnandığın zaman.
Önce kendine inan başarabileceğine dair.
Kendini kendine anlatabildiğin zaman evet, işte tam da o zaman,
Adım adım bu gerçeklik seni sen yapan değerlere sahip olmana olanak sağlar...
İşte tam da o zamanda olmuşsundur.
Tüm bunlar filizlenirken sen içinden oldu dersin; ama erkendir!.. Dikkat et.
Uzun soluklu bir yoldur bu.
Sonu zor görünen oldukça uzun bir yol...
Tamam, bu iş bitti dersin lakin bir anda geri dönebilirsin. Yani başardığını sandığın anda başa dönmek zorunda kalabilirsin;
Yıkılabilirsin, kırılabilirsin de!..
Nasıl ki doğru kararı doğru zamanda verdiysen; Hedef noktasını da iyi hesaplamalısın...
Yılmadan, bıkmadan, kırmadan, dökmeden, incinmeden, incitmeden..
Ve en önemlisi de asla vazgeçmeden!.. Adım adım gideceksin hedefine ve adım adım ulaşırsın hedefine.
Ve bir bakmışsın ordasın.
Anlaşılabilmek korkusu yerini başkalarını anlayabilmeye bırakır...
Çünkü kendinsin artık!..
İstediklerini elde eden, hedefe varan ve başkalarının seni anlayabilmesini düşünmeyen!..
Hele ki o çizdiğin yoldan sapmazsan da
Mutluluğun en değerlisi senin olur!..
İşte bu yüzden;
Doğru zamanda doğru karar...
