Salı akşamı CHP’de “Örgüt konuşuyor” adı altında gerçekleştirilen toplantıda gerçekten herkes aklından geçenleri ortaya dökmüş. Hizmet kaygısı olanlar bu konuları, kişisel beklenti içinde olanlar da kendi sıkıntılarını belediye başkanı ile paylaşmış. Toplantıda yaşanan gerilimi pek çokları örgüt ile belediye arasındaki sıkıntıya bağlayabilir. Işıklar, “Belediye ile ilçe yönetimi arasında bir sıkıntı yok. Bunun için dışardan uğraşanlar var” diyor. Kimi kast ettiğini aşikar.
Aile içinde yapılan tartışmaların, basınla paylaşılması tercihi CHP’nin kamuoyunun bilgi alma hakkına gösterdiği hoşgörü olarak görüyorum. Böyle bir durumda basın olarak bizlerin de aynı yaklaşımı CHP’lilerin aile içi meselelerini kamuoyuna aktarırken sergilememiz gerekli.
Seçim kazanan bir partide iktidara taşınan temsilcilerden hiç çekinmeden herkes, kişisele indirgeyene kadar ıstırabını anlatabiliyorsa bu da güç ile yetkiyi elinde bulunduranların hoşgörüsündendir.
CHP’ye seçimlerde bir oy dışında, daha fazla emek sarf edenlerin tabi ki iktidara taşıdığı kadrolara söyleyecekleri de bu ölçüde genişliyor ama kişiselleştirme hatası her mücadelede sizi haksız kılar. Her kim ki bir konuyu kişiselleştirirse bilmeli ki davasında tek kalmıştır. Kimseyi de bunun için suçlayamazsınız. Kendi meselenizi, muhatabı belediye başkanı dahi olsa, yani bir kamu kurumunun başındaki kişi, bundan sonra baş başa halletmelisiniz. Kamu adına bir şeyleri dik savunabilmek için ilişkilerinizi iyi kurmalısınız.
Toplantının ses kayıtlarını dinledikten sonra şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki; CHP “Örgüt konuşuyor” toplantıları asıl şimdi gerçek amacına kavuştu. Herkes eteğindeki taşları ister kişisel, ister toplumsal ortaya koydu. Bunlara ilişkin gerekli değerlendirmeyi de insanlar görüp, işittikçe okudukça kendi bakış açılarıyla değerlendirir.
Bu arada Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın yönetimi incitmeden iletmeye çalıştığı “Yapılmayanlar kadar yapılanlarla da ilgilenin” sitemi çok yerinde. Bunu da ancak kendi örgüt yönetimi ile tabanından en rahat isteyebilirdi. Evet, Silivri Belediyesi Özcan Işıklar’ın yaptıklarını anlatmaya kendi bünyesindekilerle başaramıyor. Bu alandaki başarısızlık adeta tescillendi artık. Ama kendi örgütünün de bu durumu eleştirmekten ziyade düzeltmek adına yapabilecekleri mutlaka bir şeyler vardır. Bu alanda belediyenin özeleştirisi örgüt için de geçerli. Muhalefetten çok daha güçlü bir iç muhalefet! Zararlı olduğunu düşünmüyorum ama alıştığımız bir durum olmadığı kesin. CHP’nin parti içi demokrasisi, çok sesliliği, partinin hoşgörüsünü hor kullanmayın.
Özellikle CHP İlçe Yöneticisi Zafer Bıyıklı’nın, Özcan Işıklar’a karşı tutumuna dikkat çekenler, yaklaşımını düşmanca olarak değerlendirdi. İnsanların gördüğü manzara veya söz konusu yöneticinin Işıklar’a yönelik tutumu kendiliğinden gelişmedi tabi. Kongre sürecinde belediyenin taraf olması, Selami Değirmenci’nin Özcan Işıklar karşıtlarından bir yönetim oluşmasını zorunlu kıldı. Şimdi bu yönetimi partinin belediye başkanı kazanmak için çalışacak. Onlardan kendiliğinden değişmesini beklemek, ilgisiz bırakmak yapılan yanlışlara yenilerinin eklenmesi demektir. Işıklar öncelikle, oluşumuna yol açtığı kendine karşı ilçe yönetimindeki insanları ikna edecek ki onlar da halka belediyenin çalışmalarını özümseyerek aktarsın. Partili bir belediye başkanın, seçilmiş ilçe yöneticilerine sırtını dönme şansı siyasette yoktur. İlçe Başkanı konusuna hiç girmiyorum orası ayrı bir olay.
CHP’nin örgüt toplantısına ilişkin çok farklı yorumlar duyacaksınız orası kesin.
Son olarak bir CHP’den rica edeceğim olur olmaz insanları örgüt toplantılarında basına karşı konuşturmasın. Yerel basını karalamak CHP’nin örgüt meselesi değildir, dolayısıyla bu amaçla düzenlenen toplantıda konuşulacak konu hiç değildir.
Bize yöneltilen suçlamalara izin veriyorsanız, hepimizin cevap hakkı doğar, gelir söz hakkımızı isteriz o zaman örgütünüz değil basın konuşur.
Gazeteci olmanın gereğidir bu işten ekmeğinizi kazanmak, geçinmek. Ben kazandığım paranın hesabını gerekli kurumlara veriyorum. Gazetecilik yaparak sahip olduklarımdan da utanmadığım gibi gurur duyuyorum. Çocuklarının bez, doğum paralarını belediye başkan eşlerinin ödediği kişiler CHP’de bir daha ben ve gazeteme dil uzatırsa hesabını sadece onlardan değil buna çanak tutanlardan da sorarım.