CHP'nin genel seçim sonuçları ile ilçe kongre hazırlıklarını Hürhaber'e değerlendiren parti emektarlarından Yaşar Gören, dikkat çeken saptamalara imza attı.
CHP'de bir yandan genel seçim sonuçlarının muhasebesi, diğer yandan Kurultay ve kongre hazırlıkları sürerken İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun “Değişim” çıkışı geldi. CHP'nin emektarlarından Yaşar Gören ile genel ve yerel dinamik etkilerini konuştuk.
“ÖRGÜTLER HİÇ BİR DÖNEM BU KADAR PASİFİZE EDİLMEDİ”
Sevginar SALİ: 14 -28 Mayıs seçim sürecini CHP açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? Kazanmak için eksik olan neydi?
Yaşar GÖREN: 14 ve 28 Mayıs seçimlerinde partimizin göstermiş olduğu başarısızlığın faturası kısmen örgütlere kesiliyor. Meselenin özü şudur ki örgütler çalışmadı, çalıştırılmadı. Örgütler, hiçbir dönemde bu kadar pasifize edilmedi. 1982 yılı Sosyal Demokrasi Partisi (SODEP) üyeliğinden geliyorum. 40 Yıllık bir Sol geçmişim var. SODEP sonrası SHP ve CHP üyeliğim devam ediyor. 40 Yıldır seçimleri yaşıyoruz. Ön seçimlere girdik.
“ŞİRKET YÖNETİRCESİNE PARTİNİN BU SEÇİMDE STRATEJİSİNİ OLUŞTURDULAR”
Parti, bu son süreçte öyle bir yönetildi ki, şirket yönetilircesine… Şirketi birkaç CEO'ya teslim edersin sen de gözetleyici olursun. Birkaç CEO, anketör firma, gazeteci, akil gördükleri insana ve sahadan derledikleri birkaç kişiyle bu seçimde partinin stratejisini oluşturdular.
“ÖRGÜT GÖRÜŞLERİNİN ALINMADIĞI BİR SÜREÇ BAŞARILI OLAMAZ”
İl ve ilçe örgütleri tamamen pas geçildi. Öncesinde siyasi stratejiler tabandan belirlenir, tavana yayılırdı, şimdi tam tersi oldu. Her şey tavandan belirleniyor , “Şöyle karar aldık, siz de buna uyun” deniyor. Örgütünün içinden görüşlerin alınmadığı bir süreç başarılı olamaz. Başarısızlık olduğu zaman da fatura örgütlere kesiliyor. Örgütler çalıştırılamadı, örgütlerin güçlerinden yeterince faydalanamadı. Seçimlere gidilirken en başta böyle bir yanlış yapıldı.
“BİR GÜVEN SORUNU VAR”
Meral Akşener, İYİ Parti ile olan ittifaka gelince, gördüğümüz kadarıyla şunu dememiş, “Kemal bey verdiğiniz mesajlarla Altılı Masanın adayı gibi konuşuyorsunuz. Bunu bir konuşmamız gerekmiyor mu?” Kemal bey de şunu dememiş; “Meral hanım bir dönem Ekmeleddin beyi, bir dönem de Muharrem İnce'yi aday gösterdik, şimdi örgütüm beni istiyor. Biz de kamuoyu araştırmaları yapıyoruz. Kazanabilirim. Öyle gözüküyor. Siz de destek verirseniz. Ne diyorsunuz?” Bunları konuşmamışlar, birbirine fikirlerini sormamışlar. Beraber yaşayarak gördük. Esas kırılma orada. Meral hanımın masadan kalkarak, 3-4 gün sonra Ekrem ve Mansur beyleri Kemal Bey'in yanı başına monte ederek bir takım şeyleri kurtardı ama maalesef seçimi almaya yetmedi. Burada bir güven sorunu var.
“BU YAKLAŞIM KARŞISINDA, ÇEKİLMEK İSTEYEN KİŞİ DAHİ ÇEKİLMEZ”
Sevginar SALİ: CHP'de bur kurultay süreci işliyor, İlçe Başkanınız Berker Esen, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun yeniden aday olmaması gerektiği yönünde bir açıklama yaptı? Sizin düşünceniz nedir?
Yaşar GÖREN: Doğru bir yaklaşım değil. Ben örgüt toplantısında da söyledim. Biz Genel Başkanımızı seviyor, sayıyoruz. Evet, Genel Başkanımızın değişiminin olması gerekiyor ama kaş yapayım derken göz çıkarayım mantığıyla değil. Bu yaklaşım karşısında çekilmek isteyen kişiyi dahi çekilmez eder. Bu, doğru değil. Herkes şapkasını önüne koymalı.
“İL, İLÇE BAŞKANLARI VE ÖRGÜT ÜYELERİ, 75 YAŞINDAKİ KILIÇDAROĞLU GİBİ ÇALIŞTIRILSAYDI SONUÇ FARKLI OLURDU”
“Parti örgütleri, Genel Başkan gibi çalıştırılabilseydi, 75 yaşındaki başkanımızın göstermiş olduğu performansı her bir İl, ilçe başkanı ve örgüt üyesi ortaya koymuş olabilseydi seçim sonucu farklı olurdu.
Bugün Genel Başkana “Çekilsin” diyenler, “Aday olmasın kazanamaz” diyenler; aday olduktan sonra da çalışmayan ve oy vermeyenler.
Partinin geleceğini düşünen emektarları olarak bizler de şöyle düşünüyoruz, evet Kemal beyin gidişi şart ama önemli olan araç, gereçleri ve zamanı. Bunları ayarlamak lazım.”
“GENEL BAŞKANIMIZ YEREL SEÇİMLERE KADAR PARTİNİN BAŞINDA KALMALI”
Genel Başkanımızın altılı masadaki ve 11 ildeki performansı yadsınamaz. Başarı var. Genel Başkanımız yerel seçimlere kadar partinin başında kalsın. Onun önderliğinde, ufak tefek değişiklikler yaparak yerel seçimlere gidelim.
Genel Başkanımız da şunu taahhüt etmeli; “Ben seçimlere kadar partimin başındayım. Ondan sonra güvenli limana ulaştırıp, görevimi teslim edip çekileceğim.” Bunun garantisini vermeli. “Hele bir şartları olgunlaştırayım oraya yapayım, buradan kazanayım” bu kazanca göre tekrar durum değerlendirmesi düşünüyorsa Genel Merkez o da yanlış.
“YENİ İTTİFAKLAR OLABİLİR”
Sevginar SALİ: Ne zaman mesela?
Yaşar GÖREN: Önümüzde yerel seçim var. Yerel seçimlere kadar kavgamızı, gürültümüzü içimizde tutalım. İttifaklarımızı geliştirelim. Yeni ittifaklar olabilir. Bu sistem, eğrisiyle doğrusuyla ittifak sistemi. Karşımızdaki ittifakla seçime girdiği müddetçe biz de ittifaklarla gitmek zorundayız. Bu İYİ Parti de başka parti de olabilir. Bu tartışılabilir.
“FERMUAR SİSTEMİ OLMASAYDI ÖZCAN IŞIKLAR 2. DÖNEM KAZANAMAZDI”
Sevginar SALİ: CHP'de önümüzdeki yerel seçimler ile alakalı, aday belirlemede, önseçim yöntemi değerlendiriliyor. Önseçim hakkındaki görüşünüz nedir?
Yaşar GÖREN: 2014 Yılında AK Parti'nin Belediye Başkanı adayı Tahir Sert'ti. Özcan Işıklar'ın da 2. dönem adaylığıydı. Parti bir fermuar sistemi geliştirdi. Işıklar ve Değirmenci'nin listeleri meclis üyeliği için karşılıklı mücadele etti. O dönemde parti dedi ki, “18 meclis üyesi listesinde 9'u senin (adayın), 9'u benim.” Selami Değirmenci, ön seçimi 9-0 aldı. 14 Meclis üyesi için yarışmıştık. 9'unu o, 5'ini de biz aldık. Suna Göçengil, Hakan Sefa, Süheyl Kırkıcı, Ali Tonta, Yaşar Gören olarak 9'dan sonra 5 kişi böyle dizildik.
Eğer o fermuar sistemi olmasaydı Özcan Işıklar, seçimi alamazdı. Selami Değirmenci'nin ekibi 9 kişi olarak listeye girdi, kendisi aday olamayınca, partiye o dönem cani gönülden çalışmasa da etkisiz kaldı. Listeye girenler de bizim gibi seçime asıldılar. Seçimi öyle kazandık. Fermuar sistemi olmasaydı 2. dönemde Özcan Işıklar kaybediyordu, Tahir Sert kazanırdı.
ÖNSEÇİM SIKINTILARI
Önseçimin sıkıntıları mutlaka oluyor. Bilhassa Anadolu'da, ağalık, akrabalık, mezhepsel bağlılıklar oluyor. Parti bazı yerlerde bunu kıramıyor. Bu durum sadece CHP'ye özgü değil. Mesela kırsal bir yerde bütün akrabalarını üye yapmış, partiyi ele geçirmiş. Genel Merkezin belirleme opsiyonunu açık tutmasında da fayda var.
“METROPOLLERDE ÖNSEÇİM OLMALI AMA PARTİ DE MÜDAHİL OLMALI”
Metropollerde böyle akrabalık ilişkilerin olmadığı yerde parti mutlaka önseçim yapmalı. Bu da kesin olmamalı, parti yüzde 5-10 olarak müdahil kalabilir.
2014 Yılındaki fermuar listesini Özcan Işıklar, delmek istedi, kimisini almak istemedi. Genel Merkez tavrını koydu ve izin vermedi. O süreçte hakkı yenen insanlardan biri de benim. Yerim 11 veya 13'tü, 21'e attı. Artık bir önemi kalmadı bu konuların.
“İLÇE BAŞKANLARI O HESABI YAPARLARSA, EN BAŞTA PARTİYE KÖTÜLÜK EDERLER”
Sevginar SALİ: Yerel seçimlerde aday olmak isteyenlerin, il/ilçe yönetimlerinde görev almaması ile ilgili kısıtlama konusunda ne düşünüyorsunuz?
Yaşar GÖREN: Parti, ilçe yöneticilerin Belediye Başkanı ve meclis üyesi olmamasıyla ilgili kıstası iyi olur. Bu İlçe Başkanları için de geçerli. ‘İlçe Başkanı oldum, buradan da Belediye Başkanı olayım' hesabı yapıyorlarsa, yapmasınlar. Partiye kötülük ederler.
“EKREM BEYİN AÇIKLAMASI BİZ PARTİLİLERİ ÜZDÜ VE YARALADI”
Sevginar SALİ: İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun “Değişim Hareketini” nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yaşar GÖREN: Araç ve gereçlerin, söylemi ve zamanı iyi seçmediğiniz zaman bu geri gelir ve sizi vurur. Seçimin ertesi sabahı Ekrem Bey'in hemen çıkıp değişim talep etmesi, “Umutları diri tutacağız” demesi çok erken oldu. Biz partilileri de üzdü ve yaraladı.
“SEN ÖNCE İSTANBUL'DA BİR HİKAYE YAZ, O HİKAYE SENİ İSTEMESEN DE ORAYA GÖTÜRÜR”
Parti içinde ilk önce görüşüldükten sonra bu tarz söylemler kamuoyuyla paylaşılmalı. Ekrem bey Genel Başkan olmak istiyorsa önce İstanbul'da başarılı olmalı. Örneğin Eskişehir. DSP yüzde 1'e düşerken adayı kazandı. Başarılı olduğu için 2. dönemde yine kazandı. Sonra CHP'ye katıldı. Sen iyi hizmet yaparsan, iyi bir belediye başkanıysan politik şeyler bir tarafta kalıyor, insanlar seni değerlendirip seçiyor. Sen İstanbul'da bir hikaye yaz. O hikaye seni zaten istemesen de alıp oraya götürür.
“CHP İYİ OLMADAN, TÜRKİYE'NİN İYİ OLAMAYACAĞINI BİLİYORUZ”
Sevginar SALİ: Son olarak ne söylemek istersiniz?
Yaşar GÖREN: Atam, dedem CHP'li. Ben partinin emektarıyım. 18 Yaşında SODEP'te üyelikle başladım. İstiyoruz ki partimiz başarılı olsun. Birlik beraberlik olsun. CHP iyi olmadan, Türkiye'nin iyi olamayacağını biliyoruz.
Sevginar Sali