Ahmet Yücegök

Orman Köyleri

2004 Yılında çıkan 5216 Sayılı yasa ile İstanbul ve Kocaeli Büyükşehir Belediye sınırları, İl sınırı olarak kabul edilmiş…
Diğer Büyükşehir belediyelerinde yok böyle bir sınır. Onların sınırı Merkezden (50) Kilometre çap kabul edilen bir daire şeklinde tarif ediliyor…
Ve…
Oralarda Belde Belediyesi de, köy de var…
Dediğim gibi…
Yasa, bu iki ilde Beldeleri kaldırmış. Belediyelerini yok etmiş…
Lakin…
Ayni, yasa da “Orman Köyü” diye mahalle benzeri yerleşim alanlarını tarif etmiş. Bu köylerin Tüzel kişiliği korunacak, diyor…
Yalnız…
Yasa da, bir başka gariplik var…
Bu tüzel kişiliği korunan “Orman Köyleri” yerel seçimde bağlı oldukları İlçe Belediyesine oy kullanamadılar…
Anlaşılması imkânsız bir durum bu…
Bir birine sınır iki köy, biri orman köyü diğeri Silivri’nin Mahallesi...
Her iki muhtarlık Silivri sınırları içinde…
Muhtarların yaptıkları pek farklı da değil…
Bu güne kadar anlayabildiğim fark. Orman Köyü muhtarı Nikah Kıyabiliyor, Mahalle Muhtarı kıyamıyor…
Bir de…
Orman Köyü Muhtarlığının kendi bütçesi oluyor…
Bütçesi olan köy muhtarları, Devletin verdiği komik denecek kadar küçük miktarın yanında, Köy bütçesinden kendine bir pay ayırabiliyor. Temsil ve ağırlama giderlerini de bütçeden yapabiliyor. Neyse.
Gelelim, Mahalle Muhtarlarına!
Dediğim gibi…
Onların bütçe yapma şansı…
Üstüne üstlük…
Çoğu…
Kira ödemek durumundalar…
Peki…
Gelirleri ne alemde?
Ne yiyip, ne içiyorlar?
Bu konuda, bütçesi olan Orman Köylerinin bir miktar gelir elde etme şansı var. Eskiden de vardı. Yani, küçük bile olsa bütçesi var…
Üstelik…
Köyde kirada bile olsa, ki, şu gün Silivri’de öyle bir köy yok, İlçe Merkezindeki kiralar çok farklı…
Merkezde ki, Mahalle muhtarlığı, bir tek, İlçe Belediyesi kanalıyla kiradan kurtulabilir. Sanırım bazı muhtarlıkların da sorunu o şekilde halledilmiş… Diğerlerinin de yakında çözülecekmiş.
Evet…
Mahalle Muhtarlığı…
Geliri yok, gideri çok…      
Son gelinen nokta böyle…
Eskiden, Mahalle Muhtarlarının geliri Orman Köyü Muhtarlarının gelirinden kat, kat fazlaydı. Birçok işte istenen İkametgâh senedi veya nüfus cüzdan sureti veriyorlardı. Her biri için ayrı, ayrı para alıyorlardı. Bilhassa nüfusu büyük mahallelerde güzel bir gelir sayılırdı bu… Neden azaldı veya yok oldu?
İlk önce…
Bu belgeler birçok kurumca artık istenmez oldu…
Ve…
En önemlisi de…
Adrese dayalı nüfus sayımından sonra Mahalle Muhtarlarından alınan bu belgeleri artık, Nüfus Memurlukları da verebiliyor, hem de ücret almadan…    
Peki…
Mahalle Muhtarlarının alamadığı Nüfus cüzdan sureti ve ikametgâh senedi paralarını Orman Köyü Muhtarı alabiliyor mu?
Ne gezer…
Onlar zaten hiç almamışlardı…
Sadede geleyim…
Yasa…
“İstanbul Büyük Şehir Belediye Sınırları, İl sınırlarıdır” demiş…
Tamam da…
Bu sınırlar İçinde…
Bir de…
“Orman Köyü”
Ne alaka?

DİL BAYRAMI
Silivri Belediyesi 26 Eylül Dil Bayramı nedeniyle Belediye Kültür Merkezi’nde söyleşi vardı… Konuşmacı, Yazar Feyza Hepçilingirler, programın adı “Türkçe Giderse, Türkiye Gider”   
Yazar Feyza Hepçilingirler…
 Konu üzerine, günümüzde çarpıcı tespitlerini ortaya koydu…
İlk olarak sokakta karşımıza çıkan tabelalarda ki kirliliğe dikkat çekerek, diğer günlük işlerimizde, aramızdaki konuşmaları gözümüzün önüne serdi. Konuyu, akıcı bir dille anlattığı için tıklım,tıklım dolu salonda tam bir buçuk saat kimse yerinden kıpırdamadan dinledi… Gündemin her gün değiştiği bir ülkede yaşıyoruz… Yakın komşumuz olan ülkelerde yaratılmış olan kaos her tarafımıza işledi…
Bir gün “Nato’nun orada ne işi var” denirken, bir gün sonra Nato’yu bile geride bırakıp emre uyarak, çanta,çanta  paralar, kargaşa ve kaosu çıkaranlara götürüldü...
İşte bunlar hep suni gündem yaratmaydı iktidar kanadından…  
Ve hakkını vermek lazım ki, İktidar gündem değiştirmede çok maharetli. Her güne yeni bir gündemle güne başlıyoruz.
İşte bu toz duman içinde…
Neredeyse unutulmuş bir bayram…
Evet…
“Dil Bayramı”
“Türkçe Giderse Türkiye Gider”
Tam da bu gün…
Emeği Geçenleri kutluyorum…

KİRA MI? – CEZA MI?
Ecrimisil…
Bir adı “işgaliye” diğer adı “Misli ile kira” demek…
Günümüzde o hale gelmiş ki…
“Ben oraya Ecrimisil ödüyorum” diye hak iddiasında bulunan var…
İşgaliye…
İşgalden kaynaklanıyor… Yani ceza…
Geçmişe yönelik, belli bir komisyon kanalıyla takdir edilen bir çeşit ceza…
Aslında çok yaygın kullanılmakta…
Devletin, Az bilinen ama “iyi” bir gelir kapısı ECRİMİSİL…
Hazineye ait yerleri işgal edenlerden veya izinsiz kullananlardan tahminlerin üzerinde koyulan bedeller...
Köylerin tümünde var…
Kaldırılan Beldelerin de tümünde vardı…
Ve…
Kıyılarda…
Denize yakın yerlerdeki sitelerin her yıl belini büken bir ödeme bu…
Üç dönümlük alan için (3)  Yıl ( 8 ) Ay (13)  Günlük işgal bedeli (57 ) Bin liradan fazla, eski parayla (57) Milyar lira…
Yer dediğin “kayalıklar, yarlardan” oluşan bir işe yaramaz bir yamaç…

Haberin devamı 03.10.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…


YORUM YAP