Herkes çok mutlu, hiç kimse gerçekten değil…
Herkesi çok seviyoruz, hiç kimseyi gerçekten değil…
Herkesle çok iyiyiz, kendimizle savaş halinde…
Neyi bol bulduk, kimleri gözümüzü kırpmadan harcadık değil muhasebesini, çıkarma, toplama işlemini bile yapma becerisinden uzağız… Kâra geçmeyi bırakın, zarardan dönmeye mecalimiz yok!
Bu gidişle belki çok yaşar ama yeteri kadar mutlu olma olasılığımız çok zayıf; irademiz kadar, sevgimiz kadar…
Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar elde edemeyiz…
Dünyayı değiştirmeyi şöyle usulca bir kenara bırakın da; kendinizle işe başlamanın vakti geldi de geçiyor… Hiç kimse için değil, kendiniz için bir adım atabiliyor musunuz? “Yapabiliyorum ve bunda istikrarlıyım” diyenlere tebrikler… Yapmayı düşünmeyen ve yapamayanlara; geçmiş olsun…
Hayat mı sizi yaşıyor, siz mi hayatınızı kendinizi uyandırın…
***
CHP kaynıyor… Bu akşam örgüt toplantısı var sosyal medya ve sokak köşelerinde gösterilen cesaretin aynı şekilde yansıyıp yansımayacağını yarın daha ayrıntılı konuşuruz… Olağanüstü kongre için imza toplama girişimlerinin düzeyi, mevcut yönetimin baskılar ile süreci yönetme yeteneği CHP'nin ve Silivri'nin gelecekteki kaderini belirleyecek…
Yerelde kaybetmek, İstanbul, İBB'de tarihi kazanım, 2023 belediye hedefleri; CHP'nin güç savaşlarını tetikleyen unsurlar…
Her iktidarın kendini koruma hakkı olduğu düşüncesini kabul etmekle birlikte, Suna Göçengil'in görevde piştiği her gün ile beraber CHP İlçe Başkanının rakipleri için kolay lokma olmaktan çıktığı gerçeğini kimse göz ardı etmesin.
***
Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz dün Ankara'daydı… Bakanlar düzeyinde bir dizi temasta bulundu. Bu atağının en kıymetli manası bence; ‘Kendi göbeğimi kendim keserim' yaklaşımı içinde olduğunu sezdirmesi. Silivri konularını takip etme hususunda soyadının hakkını verdiğini söylemek için fazla iyimser olmaya gerek yok, zaman içinde iyi yönde bizleri şaşırtmasını bekleme hakkımı saklı tutuyorum. Bugüne kadar ortaya koyduğu çabanın azalarak değil, artarak süreceğine dair ümitler tatmin edici düzeyde.
Üç ayın sonunda; “Bir şey değişecek her şey değişecekti hani ne oldu?” vaadine yönelik eleştiriler için Ankara temaslarını görmek isteyenler adına bir artı…
“Üç ayda ne yaptı?”, “Nasıl bir farklılık geldi?” diye sitem edenler için de bir yanıt…
‘Değişim' ve ‘yaptıkları' konusunu değerlendirirken üç aydır ve baskılara karşı en savunmasız olduğu acemiliğinin zirvesinde ‘siyasi başkan yardımcısı atamama iradesini' sürdürebilmesi beklenti içinde olanlar için belki olumsuz ama genel perspektifte önemli.
Bir şeyler oluyor ama tam olarak ne olduğuna dair netlik için henüz erken, taraflar ise çok sabırsız!