Seda Seymen Aykutlu

Özel eğitimde ailelerin psikolojik süreçleri

Özel eğitim ve rehabilitasyon hizmetine ihtiyaç duyan bireylerin ailelerinin psikolojik süreçleri 3 evreden oluşur.

1.Evre şok, reddetme ve depresyon aşamalarından meydana gelir Şok: Çocuklarının özel eğitim hizmetlerine yönelik tanılardan birini aldığını öğrenen ailenin ilk tepkisi şok olmaktadır. Aileler, özel eğitim hizmetlerine ihtiyacı olan bir çocuğa sahip olmakla beklemedikleri ve hazır olmadıkları bir durumla karşı karşıya kalmaktadırlar ve yoğun bir biçimde ağlama, duygusuzluk, çaresizlik tepkileri göstermektedirler. Reddetme: Ailenin, çocuğunun  özel eğitim ihtiyacı olduğu gerçeğinden kaçması ve bu durumun olumsuz etkilerinden kendilerini koruma girişiminde bulunmasıdır. Reddetme, olayların farkında olmamaya çalışma olarak da tanımlanabilir. Bu durum, ailenin başka şeylerle çok fazla meşgul olup, çocuğunun sorunlarıyla ilgilenmeye zaman bulamaması şeklinde kendini gösterebilir.  Depresyon: Aile çocuğunun özel eğitim ve rehabilitasyon hizmeti alması gerektiğini farkettiğinde ilk olarak ‘bundan sonra hiçbir şeyin anlamı yok' şeklinde düşüncelere kapılabilir ve çevre ile ilişkilerini en aza indirir. Çevre tarafından hem çocuklarının hem kendilerinin incitileceğinden korku duyarlar.

2.Evre karmaşa, suçluluk ve kızgınlık aşamalarından meydana gelir. Karmaşa: Çocuğun aldığı tanıya göre değişmekle birlikte bazı ailelerde çocuklarının neredeyse günün yirmi dört saati bakıma gereksinim göstermeleri, eğitim, sağlık ve sıklıkla yapılan hastane ziyaretleri sıklıkla vb aileyi maddi ve manevi yönden yıpratmaktadır. Dolayısıyla anne-babalar, ‘bu dönemde kendilerini tükenmiş hissedebilirler. Bu durum pek çok ailede engellenme duygularına neden olmaktadır. Bir yandan bu olumsuz duyguları yaşarken, diğer yandan çocuklarını sevmekte ve onun için en iyisini yapmak istemektedirler. Bu durum ailede karışıklıklara neden olmaktadır. Suçluluk: Aile çocuğun durumundan  zaman zaman kendini sorumlu tutmaktadır. Ailelerin belki de en çok zorlandıkları duygu suçluluktur. Aile sürekli olarak ‘ Niçin bu başımıza geldi ?  sorusunu yanıtlamaya çalışır. Ailenin bulduğu nedenler ise gerçekten çocuğun durumuyla ilişkili olmayabilir. Kızgınlık: Kızgınlık genellikle iki biçimde görülmektedir. İlkinde eşler ‘Neden bana?' sorularını tekrarlar. Bu tür kızgınlıklar genellikle normal olarak değerlendirilmektedir. İkinci tür kızgınlıkta, kızgınlık ya da öfke, problemin kaynağıyla ilişkili olmayan bir başkasına yönelmektir.

3.Evre kabul ve uyum aşamasından oluşur. Kabul ve Uyum: Ulaşılması güç olan fakat özel eğitime ihtiyaç duyan çocuk üzerinde en olumlu etkiyi bırakan son aşama kabul aşamasıdır. Bu aşamada aile gelişimsel yetersizlikleri olan çocuğunu tanıma, anlama ve problemlere çözüm bulma yönünde bilinçli çabalarda bulunur. Bu aşamada aileler çocuklarını oldukları gibi kabul etmeye başlarlar. Çocuğun gereksinimleri karşılanmaya çalışılır ve uzmanlarla işbirliği yapılır. Uyum, kabul etme aşamasının eyleme dönüşmüş bir aşamasıdır.

Bu bahsettiğimiz süreçleri her aile farklı zamanlarda farklı sıra ile yaşayabilir. Krizler atlatılıp tekrar başlayabilir. Yaşanan bu süreçler ailelere ve bireylere göre farklılıklar gösterse de unutmamamız gereken tek şey her çocuğun eşsiz bir evren olduğudur…

Psikolog Seda Seymen Aykutlu

YORUM YAP