Mektebim Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Kalko, Bloomberg HT'de yayınlanan “Eğitimin Gücü” adlı programa katılarak eğitim sektöründeki gelişmeleri değerlendirdi, “Özgüvenleri yüksek, hata yapmaktan korkmayan, hayal kuran, girişimci bireyler yetiştirmeliyiz” dedi.
Mektebim Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Kalko, 02 Ağustos 2018 tarihinde Bloomberg HT'de yayınlanan “Eğitimin Gücü” adlı programın canlı yayın konuğu oldu. Kalko, eğitim sektöründeki gelişmeleri aktararak değerlendirdi, özellikle Endüstri 4.0 ve eğitime yansımalarını ve geleceğe dair yorumlarını paylaştı.
Ümit Kalko, sanayi devrimi olarak nitelendirdiği Endüstri 4.0'ı şu sözlerle açıkladı: “Dünyada ve ülkemizde bir takım gelişmeler var. Endüstri 4.0 da bu değişimin bir simgesi. Yeniçağın ‘sanayi devrimi' olarak nitelendiriliyor. İnsanlığın toplumsal gelişmişliğine baktığımız zaman matbaanın bulunması, buharlı makinelerin icadı, Ay'a çıkılması gibi bir takım önemli evreler yaşanıyor. Her bir evreden sonra toplumsal gelişmişlik ciddi bir ivme kazanıyor. Hiç biri 1990'lı yıllarda ortaya çıkan internetin bulunmasıyla beraber endüstri 4.0 gibi bir ivme getirmedi.
“KAS GÜCÜYLE YAPILAN İŞLER, ROBOTLAR TARAFINDAN YAPILACAK”
Endüstri 4.0'ın eğitime yansımaları ve katkıları nelerdir sorularını cevaplamadan evvel, şunu söylememiz gerekiyor fütüristler (gelecek bilimciler), bundan 20 yıl sonra şu anki mesleklerin yarısının olmayacağını söylüyor. Mesela buradan bankacılara üzücü bir haber vereyim, fütüristlere göre bundan 20 sene sonra bankacılık sektöründe çalışanların sayısı yok denecek kadar azalacak. Birçok fabrikada kas gücü ihtiyacı azalıyor. Japonya ve Çin'de kafelerde garsonların işini robotlar yapmaya başladı. 20 sene sonra kas gücüyle yapılan işlerin büyük bir bölümü, robotlar tarafından yapılacak.
“EĞİTİME CİDDİ YANSIMALARI OLACAK”
İnsanlara ihtiyaç olmayacak mı? Beyin gücü daha da önemli hale gelecek, çünkü robotlarla girişimcilik, yaratıcılık, fikirleri ortaya koyma mümkün olmayacak. Bu noktada 4.0 aslında yeni bir sanayi devriminin adı ve eğitime ciddi yansımaları olacak.”
“BECERİ ODAKLI EĞİTİME GEÇİLMEYE BAŞLANDI”
“Eğitim, bilgi odaklı mı beceri odaklı mı olmalı?” sorusunu Kalko şu şekilde cevaplandırdı: “İhtiyaçları göre şekillenen bir eğitim sürecinden bahsediyoruz. Biz eğitimciler aslında birer mimarız. Geleceği tasarlıyoruz. Geleceği önceden görüyor, çocuklarımızı geleceğe bu günden hazırlıyoruz. “Bugünün küçüğü, yarının büyüğü” çok klasik ve doğru bir sözdür. Yarının büyüğünü şimdiden yetiştiriyorsak, eğitim sistemimizi de ona göre tasarlamamız lazım. Eskiden okullarda bilgi odaklı eğitim veriliyordu, artık beceri odaklı eğitime geçilmeye başlandı. Endüstri 4.0 artık bunu söylüyor. Kas gücüyle yapılması gerekenleri artık robotlar yapsın, biz artık insanın o beşeri sermayesini yaratıcılığına, girişimciliğine yer verelim. İşte kodlama dersleri var. Yıllar evvel böyle dersleri hayal bile edemezdik. Şu an anaokula başlayan çocuklarımıza neredeyse tüm okullar kodlama eğitimi veriyor. Liderlik ve girişimcilik dersinde 4.0 noktasında alanında başarılı olmuş kişilerle çocuklarımızı bir araya getiriyoruz. Finansal okuryazarlığı öğretiyoruz.”
“EĞİTİM KÖKENLİ BİR BAKANIMIZIN OLMASI OLUMLU BİR GELİŞME”
Ümit Kalko, eğitim sektörünün gelişebilmesi için ihtiyaç duyulanları şöyle sıraladı: “Öncelikle devletimizin bakış açısıyla alakalı. Özellikle son yıllarda Bakanlığın çok olumlu bir bakış açısı var ve bu doğrultuda özel okul sektörü ciddi bir büyümeye girdi. Tabi ki eğitim, sadece özel okuldan ibaret değil, yeni Milli Eğitim Bakanımız Prof. Dr. Ziya Selçuk'un göreve başlaması, eğitim kökenli bir bakanımızın olması olumlu bir gelişme. Bakanımızın da açıkladığı gibi üç ay içerisinde üç yıllık bir planlama yapılacak. Evet, eğitim planlama işidir. Kademeli olarak yapılmalı. İhtiyaçlara göre revize edilir bir sistemle yapılmalıdır. Bakanlık ve devlet bunun arkasında durduğu zaman vatandaşlarımız, ne yapar ne eder her şeyden keser, ama çocuğunun eğitiminden kesmez. Tabandan eğitime destek verecek bir kitle var. Bakanlık nezdinde bununla ilgili bir dirayet var. Ama eğitim işi zaman işidir. Hemen bir anda olmaz.”
“ÖZGÜVENLERİ YÜKSEK, HATA YAPMAKTAN KORKMAYAN, HAYAL KURAN, GİRİŞİMCİ BİREYLER YETİŞTİRMELİYİZ”
Mektebim Okulları'nda üç boyutlu yazıcılarla öğrencilerinin tasarım yapabildiğini dile getiren sunucu, konuyu Kalko'ya sordu. Ümit Kalko, birçok özel okulda bu imkanın sağlandığını söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Kendi okulumdaki imkanları anlatmak yerine çok önemli bir konuya değinmek istiyorum. ‘Hayal etmek' ve ‘icat çıkarmak'… Yetişkinlerimiz, çocukları yeni bir şey söyledikleri zaman, “Sus, icat çıkarma” der. Çocuklarımızın elinden yanlış yapma özgürlükleri alınıyor. Çocuğumuz hata yaptığı zaman öyle bir reaksiyon gösteriyoruz ki bir daha bir şey yapmamaya karar veriyor. Özgüvenleri düşük bireyler olarak yetişiyorlar. Onun için şirketimde çalışanlarımda da, kendi evladımda da özgürlük tanıyorum. Önemli olan aynı hatayı fazla kez yapmaması. Yoksa hata yapmayan birisi hiç bir şey yapmayan birisidir. Özgüvenleri yüksek, hata yapmaktan korkmayan girişimci ve hayal kuran bireyler yetiştirmeliyiz. Bu sadece eğitimcilerle mümkün değil, çünkü eğitim evden başlar, okulda devam eder, bireyin kendine yatırım yapmasıyla ilerler. “
“SINAVLARA STRES VE SIKINTI ALTINDA HAZIRLANMAMALI”
Kalko, çocuklarının sınav başarısıyla ilgili de şu öneride bulundu: “Sınav başarısı, önemli. Bu yadsınamaz. Türkiye'de yaşıyoruz. Bütün liseler ve üniversiteler aynı standartta olmadığı, onları binlerce genç talep ettiği müddetçe, seçme ve yerleştirme sınavı olmasından daha doğal bir şey olamaz. Sınav psikolojisi noktasında, hayatın ne başı ne sonu tek başına sınav değil, önemli olan çocuklarımızın başarısı. Çocuklarımızın, sınavlara stres ve sıkıntı altında hazırlanmamalarını tavsiye ediyorum.”
Renginar SALİ
