Bilerek mi yapıyor, farkında olmadan mı tam emin değilim ama çok güzel ve doğru noktalara dokunarak yol aldığı kesin…
Sinema dersimizdeydi yanlış hatırlamıyorsam (üzerinden 20 küsür yıl geçmiş yanlış ise de kusura bakmazsınız artık : ) hocamız görev ve sorumlulukları anlatırken, “Setin çaycısı çok önemlidir…” diye bir cümle kurdu. Muhtemelen dersi dinleyenlerin yüzlerinde oluşan ifadeden konuyu açması gerektiğini hemen anladı ve oradan devam etti... “Yönetmen güne kötü bir çay ya da kahve ile başlarsa o çekim ekibinin gün boyu çekeceği var!” hepimiz ikna olduk : )
Belediye hizmetleri ya da yatırımları içinde ‘park'ın ne kadar yeri ve önemi olabilir!?
Bir düşünelim bakalım…
Çocuğunuzu güvenle çıkartabileceğiniz ve enerjisini boşaltacağı, fiziksel becerilerini geliştireceği, sosyalleşebileceği bir yer…
Çocuk zaman geçirirken yandaki spor aletleri veya yürüyüş güzergahında form tutabilecek, kafa dinleyecek bir anne…
Akşamları gençlerin cep telefonu ya da bilgisayara gömülmek yerine (diğer zararlı alışkanlıklara hiç girmiyorum bile) basket potasında ter atması için bir fırsat.
Gençlik ve dinçlik iddiasındaki babaların stres atacağı bir alan…
Mahalle kültürü, konu komşu ile yeniden yüz yüze bakacağımız, doğru bir iletişim kurabileceğimiz ortamlar vs…
7'den 77'ye tanımının dışında insanlara hitap eden bu alanları sanki biraz küçümsemişiz…
Volkan Yılmaz'ın yeni yerleşim alanlarında parklar inşa etmek yerine var olanları iyileştirmesini de çok doğru buluyorum çünkü evimizden kilometrelerce uzaktaki, henüz ıssız alanlara kalkıp da gitme şansımız pek olmuyor. Burada yapılanlar da hak ettiği şekilde değerlendirilemiyor, amacına uygun hizmet etmesi aksıyor.
Açık ve güvenli alanlara salgın sebebiyle ihtiyacımız daha da arttı.
Çok doğru bir yaklaşım, yerinde bir çalışma…
Bugün henüz her hangi biri “Teşekkürler Volkan Yılmaz” demediyse : ) açılışı yapıyorum…