Kuzey Anadolu Fay hattında 20 yıldır biriken enerjinin kırılarak yeni bir deprem üreteceğine işaret eden Jeofizik Mühendisi Rıfat Kutlu, kırılma olasılığının Silivri-Marmara Ereğlisi açıklarında tahmin edilmesi ve 7 büyüklüğünde bir depremi oluşturacak olmasına dikkat çekti.
17 Ağustos Marmara Depremi'nin 20. Yıldönümünde afetin anlamı ve tedbirleri konusunda Jeofizik Mühendisi Rıfat Kutlu bir değerlendirme yayınladı.
TÜRKİYE, DÜNYADAKİ İKİNCİ BÜYÜK DEPREM KUŞAĞINDA YER ALIYOR
Kutlu deprem ve Silivri gerçeğine yönelik şunları aktardı: “Gerçek şu ki; Dünya üzerindeki büyük depremlerin %81'i Pasifik Deprem Kuşağı'nda meydana gelmekte. İkinci büyük deprem kuşağı ise Türkiye'nin de içinde yer aldığı Alp-Himayalar deprem kuşağıdır.
“SİSMİK OLARAK OLDUKÇA AKTİF ÜLKELER ARASINDAYIZ”
Türkiye dünya üzerindeki depremlerin %17'sinin gerçekleştiği Alp-Himalaya deprem kuşağı üzerinde yer almakta ve sismik olarak oldukça aktif ülkeler arasındadır.
İstanbul, dünyanın en hızlı hareket eden yanal atımlı faylarından biri olan Kuzey Anadolu Fay hattı (KAF) Marmara denizinden geçerek Saroz körfezi boyunca uzanır. KAF hattı Türkiye'deki büyük depremlerin birçoğunu oluşturan fay hattıdır. Silivri ile ilgili kısma gelince… Bilim adamlarının birçoğunun görüşüne göre 1999 Marmara depreminden sonra yaklaşık 20 yıldır fayda biriken enerjinin kırılarak yeni bir deprem üreteceği yönünde. Bu senaryolardan biri de bu kırılmanın Silivri-Marmara Ereğlisi açıklarında olması ve tahmini 7 büyüklüğünde bir depremi oluşturacak olmasıdır.
PROBLEMLER
Silivri İlçesinde bulunan yapı stokları göz önüne alındığında 2 temel problemden bahsedilebilir.
1) STATİK AÇIDAN; Eskiden köy statüsünde bulunan mahallelerdeki yığma yapılar ve herhangi bir mühendislik hizmeti alınmadan eski usul yapılmış yapılardır.
2) ZEMİN AÇISINDAN; Şehir merkezinde dere yatakları boyunca alüvyon zemine veya dolgu zemine gerekli mühendislik hizmeti ve önlemler alınmadan bindirilmiş yapılar.
NELER YAPILABİLİR?
"Deprem değil, bina öldürür" sözünden hareketle mümkün mertebe yukarıdaki problemleri barındıran yapıları acilen dönüştürmek, hiç olmazsa gerekli güçlendirme çalışmalarını yaparak halkın oturumunu sağlamak.
Deprem öncesi, deprem sırasında ve deprem sonrasında yapılacaklarla ilgili vatandaşı bilgilendirmek.
Kamu denetimi-Mühendislik disiplini ve Müteahhitlik hizmetlerini sıfır toleransla gerçekleştirmek.
İmar affı kapsamında yapı kayıt belgesi oluşturulurken bina sağlamlık durumunun da raporlanması…”
Sevginar SALİ