Gıda terörü biliyorsunuz ülkemizin en ciddi sorunlarından biri. Hal böyleyken, Silivri’de Zabıta Müdürlüğü’nün bağlı bulunduğu Başkan Yardımcısı Yılmaz Kandemir, Belediyenin Kültür Merkezini denetlemek yerine (kendisine bağlı olmayan bir birim) ruhsatsız şekilde faaliyet gösteren fırınlara dikkatini daha yoğun olarak yönelmesi bekleniyor.
Vatandaş konuyla ilgili şikayetlerinin belediye tarafından çözümünden umudunu kesme noktasına gelmiş, Kaymakamlığı göreve davet ediyor.
ACITSA DA YOLUMUZU AYDINLATACAK OLAN GERÇEKLERDİR
Gazetemizde geçtiğimiz hafta içerisinde yayınlanan sokak röportajlarında ifade edilen bazı görüşler rahatsızlık uyandırmış. “Okumadan mı yayınlıyorsunuz” diye not bırakan okuyucularımıza özellikle söylüyorum ama herkes bilmeli; demokrasinin temelini düşünce ve ifade özgürlüğü oluşturur. Herkes istediği düşünceye sahip olmak ve savunmakta özgürdür. Hepimiz aynı düşüneceğiz diye bir şey de yok. Gazetemizde yer alan her düşünce “İlhan Uygun’un düşüncesi” değildir. Gazetemizde yer alan bütün düşüncelere katılıyoruz diye bir durum da yok. Gazetemizde herkes düşüncesini özgür bir şekilde, kimseye hakaret etmeden ifade edebilir. Kaldı ki konu siyaset olunca eleştiri hakkı, kamu yararı gerekçesiyle yargı tarafından da serbest bırakılmıştır . Siyasetçiler kendilerine uymayan fikirleri baskıyla susturmak veya üstünü örtmek yerine değiştirmek ya da hafifletmek için çalışmalı. Siyaset, insan kazanma sanatıdır. İnsanların düşüncelerini baskı ile susturma rejimlerinin adını hepimiz biliyoruz. Onların ayakta kalma şansı da günümüz koşullarında çok azaldı. Başarı kolay olanı yapmakla gelmez. Başarı günümüz rekabet koşullarında kolay elde edilen bir şey olmaktan çoktan çıktı. Kazanmak için zoru başaracaksınız. Girdiğiniz yarışta birinci olmak rakiplerinize fark atmakla mümkün.
İfade edilen düşünceleri yargıya taşıyacak kadar rahatsız olan her kimse Hürhaber’i dava etsin. Düşüncesini serbestçe ifade eden vatandaşın yasal sorumluluğunu biz Hürhaber olarak üstleniyoruz. İnsanları susturmaya çalışmayın! Zaten yeni yeni düşüncelerini ifade etmeye cesaret ettiler. Vatandaşın düşüncelerini özgürce ifade etmesi siyasetçiler için son derece önemli. Ne düşündüklerini bilmediğiniz insanlar üzerinde etkili bir politika geliştiremezsiniz. Yüzünüze gülüp arkanızdan konuşmaları daha mı doğru bir hareket olurdu? Size bu durumun yararı dokunur muydu? Bir düşünün!
