Sevginar Sali

Sapla, samanı karıştırmayalım!

Allah’ım biz niye bir arpa boyu yol alamıyoruz, aynı tartışmalar etrafında dönüp duruyoruz…
AK Parti’nin CHP’nin ensesinde nefesini hissettirdiği 1 Kasım başarısı gündemi daha küllenmemişken bizim Başkan aldı yakın ekibini tuttu Yunanistan’ın yolunu… ‘Benim genel siyasetin sonuçlarını tartışacak vaktim yok, Silivri’de turizm atılımı yapmam lazım acilen’ diye düşünmüş olmalı. AK Parti’nin 4 yıllığına yine tek başına iktidara gelmesiyle, koalisyon umutları tükenen Işıklar, burada kısıtlanacak hizmet imkânlarına yurt dışından su taşıma konusunda haksız mı? Çok da değil bence… Seçimin ateşi sönmeden yurt dışı ziyareti yapma cesaretini ayrıca kutluyorum ve bu algının yaratacağı eleştirileri kendinde göğüsleyecek enerjiyi bulmasına pes diyorum tabi… Diyorum da ne dediklerimiz, ne yazdıklarımız etki etmiyor… Bir insan bu kadar mı bildiğini okur! İnatçılık abidesi!!!
Aziz Nektarios, Ortodoksların son azizlerinden. 9 Kasım da doğum yıldönümü… Silivri’de doğduğu için onu kutsal sayan insanların anmak için ilçemize gelmesi kadar doğal ne olabilir derken geçen yıl yaşananları hatırlarsınız; yüz kişi anmaya geldi kendilerini 500 polis korudu… Kimden? Neden? Allah’ım sen akıl, fikir ver… Bir avuç görmüş geçirmiş insancık, korka korka Silivri’yi tanımaya çalışıyor… Bizi canavar falan zannettiler diye korktum, şeker şeker gülümsüyorlar polisler arasında gördükleri Silivrililere… Senenin 365 günü kapalı duran bir sarnıcımız var bahaneyle temizlenip, hareket kazanıyor… Onu da yaptırmayacak kimileri çok kararlılar! Neymiş? Misyonerlik faaliyeti!!! Hristiyan bir ülkede doğup, yetişmiş bir Müslüman olarak konuşuyorum; 17 yaşıma kadar bir cami gördüysem 100 tane kilise gezdim; malum yılsonu okul gezileri. Aklımın ucundan bile geçmedi din değiştirmek. Çünkü kendimi bildiğim andan itibaren ailem dinimi öğretti, çok da özel bir duygu olarak kabul edip kalbim ve aklıma yazdım.
Din değiştirenleri kim, nasıl yadırgar bir de ona bakalım? Hristiyan doğup Müslümanlığı tercih edenler de var… Aksine Müslüman olup daha sonra Hristiyanlığı seçenler de… Kimi ilgilendirir bir başkasının dini, Allah veya tanrısıyla ilişkisi…
Yeniden başlamayalım Allah aşkına… Herkesin dini, inancı kendisine. Kimse de buraya gelip kafamıza silah veya haç dayamadığına göre saçma sapan hadiselerin içine sürüklenmeyelim… Ne Silivrililere ne de Silivri’ye, Türkiye’ye de hiç yakışmaz…
Bizi din turizmi de kurtarmaz da; hoşgörüsüzlüğümüzle insanların kalbini kırmakla nam salmayalım…
Geçen yıl bu tartışmaların ardından Başkan ve muhtarlarımızın Yunanistan’da Cuma namazı kılışının görüntüsü geldi gözümün önünde… Ne kadar mutluydular. Silivri’de bir camide kılsalar o kadar mutlu olmazlardı gibi geldi…
Anlayışsızlık bizi mahveder, hoşgörüye ihtiyacımız var; her alanda ve herkese karşı… Birbirimizi yeterince yargıladık, biraz da anlamaya çalışalım…
"Ortodokslar Silivri’ye gelmesin bizi dinimizden, inanç yolumuzdan çıkartırlar” korkusunun nedenine bakmak lazım… İnancınız içinizde, onu oradan sizden başkası ne çıkartabilir, ne koyabilir!

YORUM YAP