Ahmet Yücegök

Saygın Oy



Ayni yasa gereği, Silivri Belediye Sınırları içinde olsa bile sahillerdeki "DOLGU" tabir edilen yerlere İstanbul Büyük Şehir Belediyesi karışıyor.
Yine...
Silivri Belediyesi Mücavir alanında kalan Orman Köyleri dedikleri alanlarda çoğu hizmet İstanbul Büyük Şehir Belediyesi'nin uhdesinde…
Keza, İtfaiye, Su Kanalizasyon, Cenaze İşleri v.s. daha bir çok benzer hizmeti orası yapmakla mükellef…
İşte bu Büyük Şehir Yasasından aldığı yetkiye dayanarak, İstanbul Büyük Şehir Belediyesi'nin, şu an bir çok İlçe de, İlçe Belediyesine haber vermeden gerçekleştirdiği bir çok etkinlik var… Ama, bu etkinlikler kargaşaya neden olmakta… Belki, iki Belediye ayni partiden kargaşa açığa çıkmıyor ama farklı partiden olunca çıkıyor… Çünkü, o İlçe Belediye Başkanı da, tıpkı onun kadar meşru bir seçimin sonucu oraya gelmiş. Ve, İlçesinin seçilmişi olarak "etik" olmayan bu türden müdahalelerde, sesini çıkarıyor… Haksız da sayılmaz. Aslında, İstanbul Büyük Şehir Belediyesi, o ilçede tıpkı kendi gibi seçilmiş olan o Belediye başkanlığını haberdar etmeli… Etik olan bu…
Yani, kendi, yetki ve sorumluluk alanı içindeki Caddelerde daha önce konulmuş olan "Silivri Spor"a ait otopark tabelalarını kaldırıp, yerine İspark A.Ş.'nin otopark tabelalarını dikmek yanlış…
Bu tür müdahaleler, yasal olsa bile, meşruiyeti yoktur.
Ve… Orada ki seçmene saygısızlıktır…
İyi haftalar…

BİR YARIŞ ÜZERİNE
Silivri Birleşik Esnaf ve Sanatkarlar Odasının seçimi bitti. Yarışı, Ali Tabakoğlu kazandı, daha doğrusu güven tazeledi demiştim geçen hafta…
Belediye seçimleri benzeri yarışa sahne oldu…
Tüm adaylar, çok çalıştı. Ellerinden gelen ne varsa yaptılar… Emek harcadılar... Para harcadılar. Zaman harcadılar.
Bu bir yarış ise, kazananı kutlamak, herkesin en doğal hak olduğu kadar, kaybedenleri de kutlamak en doğal hakkı olduğuna inanlardanım…
Aslında, o yarışa heyecan katan, renk katan, hizmet için yarış yapılmasını tetikleyen, hatta yarışı meşru kılan kaybedenlerdir…

***
Şimdi, kazanan da kaybeden de, yorgun…
Farklı kaybeden Muammer Eren'in dinlenmek için mekan değiştireceğini, tatil beldelerinden birine gidip dinleneceğini tahmin ediyorum.
İkinci gelen, Necati Özkök, mutlaka çok üzülmüştür. Seçimi garanti gibi gördüğü için daha fazla etkilenmiştir. O nedenle yalnız üzülmek değil, bir çok esnaf arkadaşına biraz da öfkeli olabilir…
Hatta… Seçim gününü hatırlayıp, salona gelene kadar, destekliyor diye bildiklerinin o gün orada davranışlarını gözden geçirmiş olabilir…

***
Seçimin galibi Ali Tabakoğlu ve ekibi…
Onlar, mazbatalarını aldıktan sonra, Resmi kurumları ziyaret edeceklerdir. Güven oyu aldıklarından mutludurlar.
Tesadüf… Silivri Belediye Başkanını ziyaretlerinde rastladım…
Ali Tabakoğlu "Bu son, bundan sonra sıra Sedat Öpçin'in, bu devre o pişecek" dediğini duydum... Yarıştıkları ile ilgili, espri mahiyetinde hafif dokundurmalara Başkan Ali Tabakoğlu anında "Seçim bitmiştir, biz tüm esnafı temsil etmede görevliyiz" diye müdahalede bulundu.

***
Bunları anlatırken aklıma geçen yılın bu günleri geldi… Her taraf, Bayraklar, posterlerle kaplı… Ses düzeni ile donatılmış arabalar gün boyu işyerlerimizin, evlerimizin önünden geçiyor. Seçimin bitmesine (15 ) Gün kaldı, 15 gün sonra bütün bu gürültüler sona erecek..

LAF OLA BERİ GELE
Ülkemin bir köşesinde bir ilçe… Bir çok ilden büyük bir ilçe burası.
Ve, oranın Belediye Meclisi…
Ve, orada olup bitenler…
Nelerin, doğru nelerin yanlış yapıldığına dair tartışmalar yapılır…
Bir konu üzerine bilip bilmeden önüne gelen bir şeyler söyler. Ve, önüne gelenin, bilip bilmeden söylediklerinin adı "muhalefet etmektir"… Aklına ne geliyorsa söyler. Aklına ne yazar veya yazdırır…
Ve, bir gün gelir öz eleştirisini de yapar. Mesele biter.
Evet… Demokrasinin güzelliği bu…

GÜNE UYAN
"Her zaman doğruyu söylerseniz, nerede, ne zaman, neyi söylediğinizi hatırlamak zorunda kalmazsınız." (Mark TWAIN )

İSTER İNAN / İSTER İNANMA
Eflatun'a sormuşlar:
- "İnsanoğlunun sizi en çok şaşırtan davranışları nelerdir?"
Eflatun: "Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler. Ne var ki, çocukluklarını özlerler. Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler. Ama, sağlıklarını geri almak için para öderler. Yarından endişe ederken bu günü unuturlar. Dolayısıyla ne bu günü ne de yarının yaşarlar. Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşarlar. Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler" demiş.

MİNİK HATIRLATMA
Esnaflık yapıyorsanız, Muhasebeciniz bilir. Size hatırlatır. Ama kirada eviniz varsa veya dükkanınız varsa ve belli sınırı aşmış ise 25 Mart'a kadar gelirinizi beyan etmek zorundasınız. Eğer etmez iseniz cezalı duruma düşebilirsiniz…

KISA-KISA…
* Dünya Emekçi Kadınlar Günü Silivri'de görkemli bir şekilde kutlandı.

YORUM YAP