1970'lİ yıllardı. Beşiktaş'ta bir genç takım hocası vardı. Adı Serpil Hamdi Tüzün'dü. Siyah-Beyazlılar Tüzün'ün çocuklarından onlarcasını esas takıma alıyor ve onlarda milli takımın yolunu tutuyorlardı. Başlarında da yöneticileri Atıf Keçeci vardı. Rıza'larla başlayan bu furya uzun zaman devam etti.
1990'lara gelindiğinde yine bu genç takımdan biri çıkmıştı. Onun adı Ali Rıza Sergen Yalçın'dı. Karadeniz'in ıssız kumsallarının bulunduğu Kilyos'da doğmuştu. Haşarı ve çok zeki bir çocuktu. Futbol oynamaya bayılıyordu. Ama yetenekleri de müthişti. Babası onu biraz yaşı büyüyünce Fenerbahçeli olmasına rağmen Beşiktaş genç takımına götürdü. Bizim Sergen genç takımda müthiş oyunlar oynuyor herkesi kendine hayran bırakıyordu. Sergen bir süre sonra U21 takımına geçti. Beşiktaş'ın başına Gordon Milne gelmişti.1993 takımında A takımına alındı. Maçlara çıkıyor ama kulübede bekliyordu. Beşiktaş'da Metin-Ali-Feyyaz efsane gibi esiyorlardı. Sergen'e pek ‘hayat' ‘yoktu. Milne bir Gençlerbirliği maçında ilk kez Sergen'e şans verdi. Sergen tekniği ve zekâsı ile yavaş yavaş isim yapmaya başladı. İki sene kadar Beşiktaş'ta oynadı. Ama orada sıkıldı. Gözleri başka takımları arıyordu.
CEM UZAN'IN İSTABULSPOR'UNA TRANSFER OLDU
İstanbulspor ve Adanaspor'a iş adamı Cem Uzan el atmış, iki kulübü de satın almıştı. Transferler havada uçuşuyor, yıldızlar bir bir bu kulüplerin yolunu tutuyorlardı. Burada da ömrü fazla olmadı. O ara Fadıl Akgündüz adlı iş adamı Siirt Jetpa diye bir takım kurmuştu. Orada sadece bir gün kaldı ve Fenerbahçe 'ye gitti. Fenerbahçe 'de umduğunu bulamadı. 2000 yılında bir başka perde açtı ve bir anda Galatasaraylı oluverdi. Sergen hem sahada hem saha dışında koşuyordu. Kimse ona yetişemiyordu. Galatasaray'da ona yetmemişti. Siirt Jetpa'ya döndü. Bu kez hedefi Trabzonspor'du. 2002'de Beşiktaş Sergen'e, Sergen'de Beşiktaş'a kavuştu. Futbolun resitalini de burada yaptı. Sonra Şekerspor ve Eskişehirspor derken 2009'da futbola nokta koydu.
LUCESCU OTOBÜS SAATİNİ DEĞİŞTİRDİ
Sergen futbolu kadar kişiliği ve renkliliği ile de ortalığı kırıp geçiriyordu. Mircea Lucescu takımın başındaydı. Beşiktaş takımı saat 17'de Nevzat Demir tesislerinden ayrılıyor ve stadın yolunu tutuyordu. Gaziantepspor maçı öncesi takımın oyuncuları yavaş yavaş otobüste yerlerini alıyorlardı. Herkes oturmuştu. Ama bir eksikle. Sergen yoktu. Lucescu bir görevliyi tesislere gönderdi. Aradan on dakika geçince Sergen otobüse geldi. Ve gülerek “Hocam kusura bakma. At yarışlarını izliyordum. Onun için geciktim” dedi. Mircea Lucescu ondan sonraki haftalarda takım otobüsünün kalkış saatini 17.10 olarak değiştirdi.
Sergen'in yine futbol oynadığı son dönemlerde Almanlar peşine düşmüştü. Özellikle Bayern Münih Sergen'i transfer etmek için adamlarını hatta scoutcularını birer birer İstanbul'a ve Sergen'in oynadığı kentlere gönderiyor oradan bilgiler alıyorlardı. Hele hele Londra'da İngiliz devi Chelsea ile yapılan kupa maçında Beşiktaş 2-0 kazanmış iki golü de Sergen atmıştı. Üstelikde goller futbol kitaplarına konu olurdu. Ama sonra Bayern Münih'ten ses çıkmadı. Bir daha da Sergen'i takip etmediler. Sergen bunu ''Huylarımı beğenmediler'' diye gülerek açıklıyor.
HOCALIĞINA ŞAPKA ÇIKARTILIR
Sergen hocalıkta da futbolculuğundan aşağı degildi. 2013 yılında Gaziantepspor başkanı İbrahim Kızıl'ın ricasını kıramadı. Takım küme düşme potasına girmişti. Sergen koştu. Gaziantep takımını küme düşmekten kurtardı. Yürümeye başlamıştı. Hatta neredeyse koşuyordu. 2014 'de Sivasspor'a gitti. Orada da çok başarılı oldu. Derken Gaziantepspor'da üç haftalık ligin sonunda bir macera yaşadı. Sonrası Kayseri spor, Konyaspor ve Eskişehirspor bir çırpıda geçti. 2018'in Kasım ayıydı. Mesut Bakkal Aytemiz Alanyaspor 'dan ayrılmıştı. Sergen'e koştular. 'Kurtar bizi' dediler. Devre arasında Fenerbahçe 'den futbola küsmüş Ozan Tufan'ı kiralattı Sergen. Ozan geçtiğimiz hafta takımın en iyisiydi. Gittikçe de yükseleceğe benziyor. İşte Sergen Yalçın'ın hayat özeti bu. Sergen'in önünde uzun yıllar var. Başarı çizgisinin çok üstünde koşacağı kesin.
