Cuma akşamı AK Parti’nin ‘sürpriz’ adayını, artık kuşkuya yer bırakmayacak şekilde, öğrendik. Cumartesi günü öğle saatlerinde kurban kesiminin ardından partide adaylık ilanı vardı ama kime sorduysam ‘taziye’ merkezi gibi aktardı olup biteni. Bunu söyleyenler büyük ölçüde benim gibi başka bir adaya odaklananlar sanıyorum… Bayram, düğün edenler de vardı ama onlar da tedirgindi, tıpkı adaylık yarışında zaferi göğüsleyen Tahir Sert gibi. Metin Karakaş ve Hüseyin Turan taraftarları bu ilk toplantıda yoktu. Olmak zorunda olanların yüzü de Perşembe pazarını andırıyordu doğal olarak. İlk şok, afallamanın atlatılmasında partinin adayı etkili oldu. Tahir Sert, soyadının aksine yumuşak bir geçişi tercih ederek zaman ve imkan kazandı. ‘Desteklediği ismin aday olamamasından duyulan tepki yangını’nın üstüne körükle gitmeyerek, ateşin söndürülmesi değil belki ama yayılması ve daha da alevlenmemesinin önüne geçti.
Partideki açıklamasına iştirak etmeyen adaylık yarışının ‘ağır topları’ Metin Karakaş ve Hüseyin Turan, Sert’in yemek davetine katıldı. Ancak toparlanıp, kendilerine geldiler; normal karşılanmalı. Şahsi adaylıkları ile ilgili beklentilere o denli konsantre olup, Sert’in yanında, elde ettiği konumda, formaliteden bile olsa yer alabilmek herkesin harcı değil. Sert’in tutumu büyük ölçüde etkili oldu. Her gördüğüne aynı içtenlikle sarılıp, öptüğü görüntüleri, yumuşak söylemleri "Bu adam bölünmeyi önler” potansiyelini doğurdu ama nereye kadar gider söylemek henüz erken. Aday oldu ve Silivri’ye ayak bastı ya bütün ezberleri bozulur. Ama o hırs küpü gibi lanse edilen, yılların tikli siyasetçisi etiketinden eser yoktu üzerinde! Ya usta oyuncu oldu ya da hayat ve siyasetin ustası! Bilmiyorum, hangisi doğru, kim yanlış ama önümüzde öğrenmek için zengin bir süreç var bundan eminim… Hepimiz üzerimize düşen sınavlara gireceğiz; kalır mıyız, geçer miyiz?! Tahir Sert, AK Parti’nin adayı olarak Belediye Başkan sınavını verirken paralelinde bizler mesleki, başkaları kariyer, vatandaşlık, insanlık, dostluk imtihanlarıyla boğuşacak… Ama böyle demeyelim; güle oynaya, zevkli, seviyeli bir seçim olsun. İyi ve güzele niyet edelim de evren de onları bize yollasın : ))
Adaylığının resmiyet kazanmasından sonra Sert’in söylemlerindeki aşırı sağduyu, kucaklayıcı ve yumuşak yaklaşım yapılabileceklerin en iyisiydi… Tüm aday adayları da sorumlu davranarak, partinin birlik ve bütünlüğü için bir arada olma gayretini eksik etmedi. Aday ve aday adayları kendi aralarında anlaşır, bu kolay da onlar kadar konumlarının farkında olmayanlar, kenardan bakıp da ahkam kesenler de süreçte olacağı için işler süt liman ilerlemeyecek.
Farklı bir ismin adaylığı hak ettiğini düşünüyordum; sadece siyaset ve adaylık süreçlerinde değil hayatın her alanında emeğin belirleyiciliğine inanıyorum. Bu düşüncemde bir değişiklik yok!
Ama hepimiz biliyorduk ki Adaylık konusunda biz ne düşünürsek düşünelim kararı Genel Merkez verecek. Ve onlar Tahir Sert dedi… AK Parti’nin adayına çok iş ve sorumluluk düşüyor. Bu yükü paylaşacağı ekibi ve insanları bulması, seçmeni ikna etme becerisi30 Mart akşamı ortaya çıkacak sonucu belirleyecek en önemli unsur. Aday olmak için Silivri’de birebir, yoğun biçimde çalışanların aksine yerelde böyle bir performans sergilemeden aday olmak gibi önemli bir başarıya imza attı Sert; bu konuda hakkını teslim etmek gerekir. Çalışmadı ama ikna kabiliyetini konuşturdu demek! Başkaları çok çalıştı ama ikna noktasında başarılı olamadı.
Tahir Sert’in AK Parti Belediye Başkan Adaylığı hayırlı olsun!
