Haftanın ilk günü olan Pazartesi sabahı bir başkaydı sanki…
Uzun yıllardır ayni seçim sonuçlarından sıkılmış Silivri insanı sanki rahatlamış (belki de bana öyle geldi) gibiydi…
Belki de… Gecenin o hareketli ortamından geriye kalan yorgunluktur gördüklerim… Neyse.
Evet…
Silivri'de her şey yerli yerinde ve sakin…
Gazeteleri açıyorum…
Bakıyorum…
Ulusal çapta yayın yapan gazetelerin tamamı durdukları yere göre başlıkları değişmiş…
Mesela…
Yandaş olarak tanımladığım havuz medyasından bazılarında “ Milli İrade Kazandı” başlığını görünce şaşırmadım desem yalan olur… İnanamadım doğrusu…
Gayet tabii ki olumlu bir gelişme bu…
***
Perşembe günü “Mazbata” töreni vardı…
Televizyonlardan izledim…
Belediye binası dışında müthiş bir kalabalık vardı, nedense…
***
Ve…
Silivrispor kulübünde, Akgün Duru dönemi sona erdi…
VE, SİLİVRİ' DE SPOR
Silivrispor Kulübü Genel Kurulu yapıldı…
Yönetim yenilendi…
Hayırlı olsun!
***
Silivrispor Kulübü'nün geçmişine bakınca, köklü bir kulüp ve değişik branşlarda spor faaliyeti, gençlere daha farklı dallarda spor yapma imkanı sağlayacak yapıya ve imkanlara sahip…
Lakin…
Silivrispor Kulübü denince akılda kalan “Futbol” oluyor…
Neden ?
Neden, yalnız futbol?
Örneğin…
Yelken, voleybol, basketbol, yüzme, atletizm , güreş v.s...
Bunlarda spor…
Bu dallardan niye hiç bahsedilmiyor?
***
Buradan…
Diyorum ki…
Bundan sonra…
Yalnız (11) kişi spor yapmasın…
Yalnız (11) kişinin saha da top koşturması demek Silivri'de spora önem veriliyor demek değildir…
Bu güne kadar görev yapanların fedakarlıkları ile bir yere gelmiş bu kulüp yalnız FUTBOL ile yoluna devam edemez…
Silivrileri arkasına almadan yaşayamaz
Silivrilileri arkasına almak için de Silivrili gençlere spor yapacak branşları açmalı…
Nokta…
ÇEVREMİZDEN
Bu köşeden…
Defalarca… “İstanbul'un çöplüğü olan Seymen Köyü sınırları içinde kalan çöp depolama alanı “ er geç Silivri merkezini de kokutacak” demiştim...
Ve… Bildiğiniz gibi orası İstanbul Büyük Şehir Belediye'si yetki ve sorumluluğunda olduğunu duyurmuştum…
Ve…
Her ne kadar Seymen, Silivri Belediyesi sınırları içinde ise de orada görevlendirilmiş elemanlar Seymen Muhtarı'nı engelliyor. Muhtar oraya giremiyor, demiştim…
***
Peki…
“İstanbul Büyük Şehir Belediye Meclis üyesi biri çok rahat oraya girebilir Bakabilir, denetleyebilir mi?”
Seçim öncesi…
Eski İl Genel Meclisi üyelerinden Şerif Sezen, İstanbul Büyük Şehir Belediye Meclis Üyesi bir dostu ile K.Sinekli'den dönerken girmek istiyor görevli izin vermiyor. Giremiyor. Meclis Üyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanını arıyor. Bakan devreye giriyor da öyle giriyor… Bakar mısınız ?
Bence…
İçeri sokmama nedeni, o pis koku…
Neyse…
Güzel bir haber!
Sinop Nükleer Enerji Santrali yapımından vazgeçiliyor…
İyi haftalar…
YEREL SİYASET
Tekrarlanan İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı seçimi sonuçlandı. CHP'den seçime giren Millet İttifakı adayı Ekrem İmamoğlu ezici bir çoğunlukla kazandı ve Mazbatasını aldı…
Bu ikinci Mazbata alışı…
İstanbul Büyük Şehir Başkanı için sandığa gidildi ise de Silivri seçmeni de sandığa gitti…
***
İstanbul'un her ilçesinde olduğu gibi Silivri'de de seçmenler sandıkları patlatılmış…
Evet…
Silivri CHP…
Silivri genelinde ilk defa bu kadar yüksek bir oy oranını yakalıyor…
Seçmenler, her ne kadar “EVET” mührünü CHP'ye basmış olsa da tamamı CHP'nin oyu değildir “ Millet İttifakı “ ve “Demokrasi İttifakı “ bileşenlerinindir…
GENEL SİYASET
“Yedek Akçe “
Adı üstünde…
İşletmenin karından ayrılmış, yedekte tutulan… Halk arasında “kefen parası” tabir edilen bir para…
Ticaret Kanunu'na göre kurulan her şirketin, kuruluş sözleşmesinde “olmazsa olmaz” bir madde…
***
“Merkez Bankası'nın bilançosunda görülen bu yedek akçeler Hazine'ye aktarılıyor.”
Uzun zamandır kamuoyunda dillendirilen bir haber bu…
Yalanlanmadığına göre, haber doğru…
Peki…
Bu ne demek?
En basitinden…
• Kıtlık ekmeği “tabir edilen bu paraya dokunmak, hazine de para bitti demek…
• Ekonomi çok iyi durumda, her şey çok, çok iyi gibi güzelim laflara bakmayın, demek…
• Cumhurbaşkanımızın itibardan tasarruf olmaz deyip bol, bol saraylar yaptırdığına bakmayın, demek…
• Siz Türkiye Cumhuriyeti'ni temsilen uluslar arası toplantılarda “bilmem kaç bin dolarlık” çantalarla hava atanlara bakmayın“ demek…
NOT:
Gerçeklerin “çırılçıplak ortaya çıkma “ gibi bir huyu vardır…
ACEMİ KURNAZ
Sayalar Mahallemizde ki seçim sandıklarını dolaşırken AKP Kırklareli Milletvekili Selahattin Minsolmaz'a rastlamıştım…
Birilerini yakalamış mı, yoksa birileri mi onu yakalamış, hararetli, hararetli bir şeyler anlatıyor… Hararetli konuşmasının içinde “tapu” lafını duyunca yaklaştım. Sayın vekilin, AKP'nin İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım'a oy devşirmeye çalıştığını anladım…
Sayın vekil orada bulunanlara “İmzalar hazır meclise önerge veriyorum” dedi. Araya girip “Yahu bu kaçıncıdır ayni şeyler?” dedim…
Söylediğimi duymamış gibi yaparak oradan uzaklaştı…
(17) yıldır ezici bir çoğunlukla tek başına iktidarda olan bir partinin milletvekil bu…
Düşünebiliyor musunuz?
Kurnaz ya…Oradakilere yedirdim zannediyor…
Sandıklar açılınca görmüştür ya… Neyse…
Evet…(17) yıldır tek başlarına iktidardalar, iktidarlarını her şeyi yapmaya yetkili gören bir zihniyetin milletvekili bu…
Bence… Kurnaz ama acemi…
BİR ÇIĞLIK
3 Temmuz 2019 Saat 10.00'da Çorlu Adliyesinde…7'si çocuk…25 vatandaşın ölümü ile sonuçlanan “Tren Katliamı” davası görülüyormuş…
İSTER İNAN / İSTER İNANMA
“Bir şey yanlışsa, milyonlarca kişi savunsa da o yine yanlıştır.”
(Bertrand Russell)
GÜNE UYAN
“Bütün çiçekleri koparabilirsiniz, ancak baharın gelişini engelleyemezsiniz” (Pablo Neruda )
