Erdal Köroğlu

Silivri'nin Gençlerine Yazık Olmasın

Bana kalırsa geçen yılki U19 takımına 7 deneyimli futbolcu takviyesi ile aynı sonuca ulaşabilirdi.

Geçen sezonki Silivrispor U-19 takımı nerede?

Şimdi, hepsi A takımda mı oynuyor?

Elbette ki hayır.

 

Bu çocuklara bunca yıl emek verip, ümit verip oraya buraya alt takımlara yolladık neden? Çok mu yaşlandılar, 3. Ligde oynayamaz mıydılar?

Çok mu para gerekirdi?

Elbette ki hayır.

Bu çocuklar için asla geç değil.

 

Metin Karaca hocam ile bir önceki sezon da izlediğim ve takip ettiğim Silivrispor U-19 takımı emsallerine göre inanın Türkiye genelinde hatırı sayılır yeteneğe ve oyun anlayışına sahipti. Aynı grupta oynadığımız 3. Lig takımlarının U-19 maçlarından bazılarını izleme şansım oldu. Bizim U-19 takımımız ile mukayese etmemiz mümkün bile değildi.

 

Bu çocukların en az 6 tanesi bana göre kadroda olmalıydı. Sabırla beklenmeliydi, bazen 18 kişilik kadro da oturmalı, bazen 10 dakika bazen 30 dakika oynamaları sağlanmalı, bazen de 18 kişilik kadro da olmamaları olağan olmalıydı.

 

Ama sabır etmeden hazır futbolcu istedik ve bir sürü masrafla ligi ortalarda veya alt kısmına yakın tamamlamak üzere olduğumuz bilinmekte. Oysaki bu çocuklar için U-19 denildiğine bakmayın onlar geçen sezon daha 18'li yaşlardaydı.

 

Bu çocukların 6 tanesi A takım kadrosun da olsa küme mi düşecektik? Elbette ki şu an olduğundan farklı bir yerde olmayacaktık. Ancak önümüzdeki 10 yılın forma aşkına sahip, ilçenin çocuklarına gelecek sağlamış olacaktık.

 

Alttan gelen kardeşleri de onları gördükçe daha çok inanıp, daha çok çalışacaklardı. Şimdi ne oldu? Sorun bakalım ilçedeki alt yapıda eğitim gören çocuklara kaç tanesi A takımda oynama hayali kurabiliyor, inanıyor, bizi zaten oynatmazlar, bize şans verilmez, sabır edilmez düşüncesi ile gençlerin hayalleri ve yetenekleri ziyan ediliyor.

 

Transfer edilen futbolcuların birçoğu daha önce çeşitli liglerde oynadıkları için etiket uğruna transfer ediliyor ama takıma fayda sağlama noktasın da bizim çocuklardan fazla katkı sağladıkları da söylenemez. Elbette ki iskelet kadro deneyimli ve iyi futbolculardan oluşmalı ama ara da mutlaka ilçe çocukları olmalı, kulübe de oyuna girmeye hazır yine ilçe sporcuları bulunmalıdır. Bu ilçeye de ayrı bir heyecan ayrı bir keyif verecektir.

 

Seyirci Ahmet'in oğlu, bu da Mehmet'in yeğeni, oyundan çıkan da bizim komşumuzun çocuğu dediğin de tribüne ayrı bir keyif ayrı bir heyecan gelecektir. Daha fazla seyirci, daha fazla ilgi ve alt kadrolardan daha çok sporcu teşviki anlamına gelmektedir. Bu çocuklara 6-7 yıl emek verip ondan sonra 18 yaşına geldi bundan bir şey olmaz mantığı ile gönderin gitsin oh ne güzel iş...

 

Yazık değil mi verilen emeklere ve yıkılan hayallere. 3. Lig de orta sıralarda ya da alt sıralarda mücadele edilecekse inanın takımın yarısı kendi alt yapınızdan gelen sporcularla zaten devam edilebilir. Bunlar yaşanan ve deneyim edilen örneklerdir.

 

Şampiyonluk için mücadele edeceksen anlarım o zaman da 2 çocuğumuz olsun içlerinde ama böyle gideceksek 6 sporcumuz olsun hiç bir zararları olmaz aksine masrafsız, forma aşkına sahip, gelecek yılların teminatı olurlar. Hiç bir şey olmazsa dışarıdan gelip bir sürü para ödenen ama katkısı olmayan futbolcular yerine kendi öz evlatlarınıza gelecek sağlamış olursunuz.

 

Ama biliyoruz ki her Teknik adam başarılı olabilmek adına hazır futbolcu ve daha önce birlikte çalıştığı kişileri almak ister. Onlar da haklı ancak yönetim koşul olarak mutlaka şu kadar alt yapıdan sporcu 24 kişilik kadro da olmalı şartı ile çocuklara şans vermeli, sabretmeli. Daha ne istenir ki ucuz, uzun yıllar hizmet, ilçe gençliğine katkı ve özendirme, bunlar en çok istenen ve yönetimlerin yapması gereken işlerdendir.

 

Bunlar takıma hizmet vermiş eski futbolcuların ve alt yapıda çalışmış Teknik adamların uygulayacağı stratejilerdir. Biraz da yönetim anlayışı ve bakış açısı etkendir. Halk ise herkesten çok isteyecektir. Geç mi kaldık, hayır! Çocukları toplayalım daha 19-20 yaşlarındalar, böyle bir jenerasyonu her dönem yakalamak mümkün olmayabilir, bu yıldan gelen 18 yaşında olanlarla harmanlayalım yine de düşmeyiz ama 2 yıl sonra bir bakmışız şampiyon olmuşuz.

Sabır, gençlere inanmak, onlara şans vermek, kendi şahsi çıkarlarımızın planlamada olmadığı, alt yapının önemini gerçek anlamda inanıp uygulamak, gençlerimize de A takıma yükseldiklerin de Messi veya henüz Okan Buruk olmadıklarını da uygun bir şekilde anlatıp kaybolup gitmelerine de izin vermemek için gerekli eğitimi vermeliyiz. Silivri de kaybolup giden nice yetenekler oldu bundan sonra izin vermeyelim. İlçe gençliğinde yetenek var işlemek ve şans vermek sizlerin elinde.

YORUM YAP