Seçim havası Silivri’ye iyice yerleşmiş. 2009-2014 dönemi son faaliyet raporu değerlendirmesini takip eden herkes bunu iliklerine kadar hissetti sanıyorum. Salon tıklım tıklım dolu, çoğunluğu tabi güncel sıkıntıları olanlar oluşturuyor veya 2014’te iktidarın kıyısından köşesinde temsil görevi kapmak isteyenler.
İster iktidarı desteklesin, ister muhalefetin görüşlerini savunsun dört saatlik meclisi takip edenlerin siyaset adına öğrenecekleri çok şey konuşuldu, ortaya kondu dün.
Ve daha doğrusu Silivri siyaseti ve ona geçmişte olduğu gibi önümüzdeki seçimlerde de yön verecek siyasetçileri adına tarihi bir meclis oturumu gerçekleşti.
Özcan Işıklar’ın ilk konuşmasına hazırlıksız yakalanmış olması, gerekçelerini ve cevap verme, kamuoyuna ileteceği mesajları rakiplerinin bugüne kadar kendisine yönelttiği eleştiriler üzerine kurduğunun kanıtıydı adeta.
Metin Karakaş’ın konuşması ise bir önceki yılın kalıbında birkaç güncel bilgi ile tazelenmiş formattaydı.
Işıklar, rakibinin saldıracağı konulardaki tahmin ustalığının verdiği güvence ile rahat, Karakaş’ın tedirginliği son derece bariz. Oysa iktidar kendi faaliyetleri söz konusu olduğu için daha sıkıntılı olmalıydı. Aklı ağzından çıkan kelimelerden çok daha hızlı çalıştığı için ifadeler yine birbirine dolandı ama son derece net anlaşıldı. Muhalefet oylamaya tabi tutulan icraatların doğrudan sorumlusu değilken, vuruculuk niteliği zayıf bir itiraz sundu. Karakaş, çok geçmişe bağlı kaldı. 2014 iddiası olan bir siyasetçi için bugün ve geleceğe dair şeyler üzerine çıkışlarını oturtması daha mantıklı olur.
Çöp ihalesi sürecinde yolsuzlukla itham edildiği kişiyi tazminat ve cezaya mahkum ettiren Işıklar, bu haberi aylar önce aldığını söylese de şahsen bana çok inandırıcı gelmedi. Dün o kadar mutlu ve rahat olmasının sebebi bu konudaki taze müjde olabilir kanımca.
Ve 2009-2014 döneminin son faaliyet raporu oluşu yeni başlangıçlar yolunda geri sayımın başladığı sinyalleriyle gündemimizde.
Muhalefetin tüm söyledikleri Işıklar’ın sinirini bozmaya yetmediyse güvendiği, emin olduğu şeyler var demektir.
Ve muhalefet üzerinde baskıların giderek ağırlaştığının en bariz işareti Karakaş’ın açıklamalarına Kandemir’i ortak etme çabasıydı.
Kandemir de hiç rahat değildi… Eleştirilerini kişiselliğe indirgediği ölçüde tüm inandırıcılığı ve gerçekçiliğini yitirme hızını sürdürüyor.
Muhalefet safları birken, iki oldu ama iktidar kanadında keyifler iyi…
Ve de Zeki Tüfekçi meselesi… "Belediye yok demek istemedim. Yanlış anlaşıldım…” demek için biraz geç kaldı. Hepimiz ifade ettikten hemen sonra söylemek istediğimiz şeyin tam da bu olmadığı hissine kapılıyoruz ama bu ağzımızdan çıkan sözleri öyle kolay unutturmuyor. Kaldı ki bir siyasetçiyseniz ve sözleriniz binlerce kişiye ulaştıysa…
Keyifli bir meclisti… Renkli, gerilimli, komik, heyecanlı… Siyasetin nabzı bu kadar dingin attıkça Silivri’de bir şeylerin değişip, gelişeceği umudu bitmez…
SERGİ VE FUAYE SALONUNUN AÇILIŞI BU GÜN
Tarihi binada birkaç aydır süren restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından Silivri Belediyesi Sergi ve Fuaye Salonu’nun açılışı 05 Nisan 2013 Cuma günü (bu gün) saat 19.00’da gerçekleştirilecek.
