Cumartesi günü Nişantaşı Üniversitesi ve Silivri Kent Konseyi iş birliğiyle “Silivri Tarihi İçinde Pîrî Mehmed Paşa Çalıştayı” yapıldı.
Akademisyen ve araştırmacılar Piri Mehmed Paşa'nın hayatı ve görevlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, Silivri'de yaşamış ve topraklarında ebediyete intikal etmiş şahsiyetin devlet adamlığı mirasına ilişkin Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, yerel yönetimine atfettiği sorumluluk çizgisinin altını şu sözlerle çizdi:
“Seçimlerde demiştim ki; ‘Ben bu şehrin Pîrî Mehmed Paşası olmak için geliyorum. Belediyeyi Pîrî Mehmed Paşa anlayışıyla yöneteceğim. Pîrî Mehmed Paşa nedir biliyor musunuz? Hazinenin her kuruşunun aziz bilindiği, haramla helalin birbirinden ayrıldığı ve hazinenin Osmanlı tarihindeki rekor seviyede altınlarla dolup taştığı bir devirdir. Silivri Belediyesinin yönetiminde Pîrî Mehmed Paşa olma sözünü yerine getirdik. Silivri Belediyesinde göreve geldiğimiz günden beri tek kuruş borç almayan, tek kuruş faiz ödemeyen, tek kuruş kredi kullanmadan borçlarını ödeyen ve Pîrî Mehmed Paşa hazretleri gibi değerli eserler üreten bir belediye yönetimi huzurlarınızdadır.”
“Bana en çok en yakınımdaki arkadaşlarım kızacak”, “Bir pergelin sabit ucu gibi herkese eşit olacağım. Ne kimseye daha yakın, ne de kimseye daha uzak mesafede olmayacağım” gibi vaatleri de oldu Volkan Yılmaz'ın adaylık sürecinde. Yönetiminde de bunların arkasında durdu… Bugün kim siyasi yakınlığından veya başka bir sebeple ayrıcalık ya da hakkı olmayan bir şeyi talep etse, “Seçimlerden önce de söylemiştim” diyerek cevabını veriyor. Ortaya koyduğunuz ilkelerden taviz vermenizi isteyen kişiler, size ister yakın isterse de uzak olsunlar, aslında sizi siz yapan şeylerden vazgeçmenizi talep etmiş oluyor. İnanmadığınız, savunmadığınız şeyleri bir başkası için yapmanın pişmanlığı, kendi hatalarınızın bedelini ödemekten çok daha ağır bir yüktür.
Biz sadece kendimizi düşünerek bir şey isterken, talebimizi ilettiğimiz Belediye Başkanının bütün Silivri'yi hesaba katarak bir yanıt verdiğini düşünürsek, aldığımız yanıtın da duymak istediğimiz değil olması gereken olduğunu daha kolay idrak ederiz.
“BÖYLE BİR BELEDİYE BAŞKANINA SAHİP OLDUĞUNUZ İÇİN ÇOK ŞANSLISINIZ”
Türk Yerel Hizmet Sendikası İstanbul Şube Başkanı Oğuzhan Çoban, sendika üyeleriyle gerçekleştirdikleri kahvaltıda yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Sizlere bir hatırlatma yapmak istiyorum. 2019 yılından önce Silivri Belediyesini yöneten zihniyet 10 ay boyunca SDS ödememişti. Volkan Başkan göreve geldikten sonra makamında ziyarete gittik. Başkanımızla yaptığımız görüşmede; ‘Başkanım bu arkadaşlarımız mağdur, sizden önceki yönetimin 8-10 ay boyunca ödemediği SDS'ler var' dedik. Volkan Başkan da bize; “Kimse mağdur olmayacak, herkesin geçmiş dönemde alamadığı borçlarını da ödeyeceğim” dedi. Başkanımız Volkan Yılmaz herkesin geçmişte alamadığı borçlarını ödedi. Dün itibariyle Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz ile SDS imzaladık. SDS kapsamında kanunun bize ön gördüğü en üst limitten sözleşmeleri yaptık. İstanbul'daki 39 ilçe belediyesinden sorumluyum. Böyle bir belediye başkanına sahip olduğunuz için çok şanslısınız. Hem imzaladığımız SDS için hem de bugünkü katılımlarından dolayı Türkiye'nin en başarılı Belediye Başkanı Volkan Yılmaz'a çok teşekkür ediyorum.”
KISSADAN HİSSE
Yavuz Sultan Selim şedid (büyük sıkıntı, bela) bir padişahtı. Bu yüzdendir ki, "Dilerim Allah'tan Yavuz'a vezir olasın" sözü bu asırda bir beddua idi. Yavuz, işbilir kimseleri sevmezse bile takdir ederdi. Sadrazam Piri Mehmed Paşa, Yavuz'un hoşlanmadığı kişiler arasında idi. Ancak Piri Paşa iş bilir bir kimse olduğu için, Yavuz onu makamında tutuyordu. Ancak Piri Paşa günün birinde padişahın bir bahane bulup kendisini öldürteceğini bildiği için, devamlı huzursuzluk içinde bulunuyordu. Birgün herşeyi göze alıp Yavuz'un huzuruna çıkarak:
-"Padişahım, bu sadık kulunuzu günün birinde öldürteceğinizi biliyorum. Bu işi bir gün evvel yapın da ben de kurtulayım, siz de kurtulun" dedi.
Padişah da bu sözlere çok gülmüş ve şöyle demişti:
-"Doğru söylersin, seni öldürtmek isterim. Ancak, senin gibi becerikli birini yerine bulmak çok zordur. Yoksa seni muradına eriştirmek çok kolaydır.”
