Bazen ne kadar enerji ve zaman kaybettiğimizi görünce üzülüyorum. Çok değil biraz çabayla olabilecekleri görünce içim daralıyor. Başkan Işıklar'ın, son 10 yıldır TÜRAM üzerinden anlatmaya çalıştığı iyi tarım uygulamaları gibi şeyleri kurduğu ‘oyunun' dışında olmasına rağmen özümsemiş insanları görünce bunların değerlendirilememiş olmasına gel de hayıflanma.
Bazı şeyleri belli kişilerin çözümüne terk etmek beyhude bir davranış olmaktan öteye asla gidemez. Bir sorun ne kadar küçük olursa olsun, tek tarafın çabası istediğiniz kadar büyük olsun; çözüme kavuşamaz. Belki ancak ertelenir, ötelenir ama eninde sonunda tüm tarafların ortak çabasıyla çözüm noktasında kitlenmiş bulursunuz kendinizi. Bu arada da o küçük sorun, büyüme hususunda yol almış olarak karşınıza dikilir.
Belediye başkanı her şeyi bilemez ama bilenlerden çok iyi istifade etmek zorunda. Yönettiği şehri düşünmüyor olsa bile kendi selametini hesaba mutlak suretle katmalı…
CHP Silivri Belediye Meclis Üyesi Aday Adaylığı vesilesi ile dün söyleşi gerçekleştirdiğimiz Doğay Özer'i yıllardır tanıdığımı düşünüyordum. Sohbet edince kedi kendime sadece düşündüğümü anlamam uzun sürmedi.
Birilerine bir şeye inandırmak, anlatarak, öğretmeye çalışarak yol almak yönetim ve iktidarların işi olmaktan öteye geçmeliyiz… Çağ öyle hızlı ilerliyor, ihtiyaçlar o denli sonsuzluğa ve farklılığa büründü ki; yol, park, çöp üçgeninde sıkışan, işlevsellik kazandırılmayan projeler ile belediyecilikten kimseye hayır gelmesi mümkün değil.
Doğay Özer'in anlattığı şeyler başarmış kesimlerin çoktan uygulamaya geçtiği konular ve meselelere dair... Silivri ve sorunlarına dair farkındalık yaratmaktan öteye pratik çözüm önerileri… Ama biz bir yanımızda bunların, söz ettiğimiz projelerin uygulamasını geçtik varlığından bir haber insanlar ile yol almaya ısrar edersek, zamandan çok daha büyük kayıplar ile yüzleşmek zorunda kalacağımız kesin.
Bilmemek asla ayıp bir şey değil, bilmediklerinizin farkında olmak ise büyük bir meziyet…
Bilmemek ayıp asla olamaz çünkü bilginin sonsuzluğu içinde insan bir toz zerresinden öteye geçememekte.
Bilene danışmamak, öğrenmemek ve buna kamu adına bir sorumluluk sürecinde ısrar etmek kayıp, zarar, o kadar beklenti açısından ziyan…
Siyasi misyonunu tamamlamış, sadece etiket için meclis üyesi olma çabası içinde, mesleki ve kişisel gelişmişlik düzeyinde sıradanlığı aşamamış, egosu boyundan büyük, kasıla kasıla iticilik hissi uyandırmaktan öteye gidemeyen, saygınlık ve aydınlık meselelerine kafa yormayı fuzuli bulan insanlarla bu kenti yönetip, iyi bir netice alabileceğiniz konusunda inat etmenin haksızlığını hiçbir belediye başkan adayı kendine yapmasın, hepimize yazık oluyor!
Bilgi, olgunluk ve tecrübenin konuştuğu yerde yeni fikirlere, heyecanlara, insanlara fırsat verilir… Verilmiyorsa ilk saydıklarımda ciddi bin noksanlık söz konusudur!