Engin Akın

Silivrispor 3 puanı aldı ama!

Cumartesi maç İstanbul'daydı.
2-1 kazandık, rakip İshaklı'ydı.
Maçın bitimi ile birlikte otobüste kaç oyuncu Silivri'ye döndü ben ona bakarım.
Kaç Silivrili oyuncun vardı sahada?
Ben şahsi aracımla maçın oynanacağı stada bir saat 25 dakikada gittim. Takım neden bir gün önceden gitti ve otelde kaldı? Silivrispor bu kadar zengin bir kulüp değil.
Bir saatlik maça bir gün önceden giderek otelde kalıyorsak paraya ihtiyacımız yok demektir. Neyse bunları hafta içi işleriz, biz bakalım İshaklı maçına.
Sanki ligin sonuna gelmişiz gibi kondisyon düşüyor, mücadele gücü düşüyor ve teslimiyetçilik başlıyor. Kısaca ve kabaca anlatımı budur Silivrispor'un son iki maçındaki görüntü.

Bu görüntü ile ligin sonu zor gelir sanki.
Takım sürantrene oldu diyeceğim ama bunun için bile erkenken bu düşüşün bir nedeni mutlaka olmalı.

İshaklı takımı ligin en genç takımlarından hücum hattı zayıf defansı oldukça tecrübesiz şimdiki görüntüsü ile ligin düşme adaylarından gibi bir görüntüsü var ki bir toparlanma içine girmezlerse.

Bu kadar kötü bir takımdan bu kadar çok pozisyon yemek Silivrispor gibi bir takım için oldukça kötü bir görüntü verdi. Birkaç puan aldık diye biraz havaya girmemizin de anlamı yok. Ayaklarımızın yere daha sağlam basması zaruridir.

Yine İshaklı gibi bir takıma karşı gol bulamıyor olmak, çok kolay pozisyon vermek, altı pas içinde hatalar yapmak, paralel toplarda anlamsız kayıplar bunların hepsi çok erken olmaya başladı.

Allah'tan Tahsin iyileşti ve sahalara geri döndü de işi bitirdik.
Sonra Emre Eser'in sakatlanarak oyundan çıkması bizi ofansif yönde çok etkiledi. Yerine dahil olan Murat Ulusoy ofansa katkısı eksik kalırken defansa katkısı küçümsenemezdi.

Aslında erken yediğimiz gol tüm planı bozdu. En azından rakipten daha derli toplu bir görüntü verdik. Pozisyon üretmekte zorlansak da yan toptan bulduğumuz golle maçı kopardık.
Defansa büyük açıklar verdik.
Yakaladığımız net pozisyonları cömertçe harcadık.
Ciddiyetten uzak, samimiyetsiz, birbirine güvenmeyen hücum hattı ileriki maçlarda başımıza bela olabilir.
Geçtiğimiz sezon final maçında yaşadığımız talihsizlikler aynen devam ediyor.
Gerek teknik gerekse de taktik anlamda eksikliklerimiz göz önünde.
Normal şartlarda Batuhan dünkü maçta en az 3 gol atması gerekirken sıfır çekiyor olması sorgulanmalı. Bu oyuncudan yararlanabilmek önemli. Önde serbest tahammül edilebilir ve görevi sadece gol atmak, gol bölgesinde bulunması gerekir. Yoksa Batuhan'ın görevi orta sahadan topu almak veya orta sahada oyunu yönlendirmek olmamalı.

İşi bitirdik derken sadece haftayı puanla kapattık, oyunsal anlamda hiç bir şey geliştiremedik. Bu gidiş iyi bir gidiş değil.

Aylardır bir oyun kurgusu kuramayan kenar yönetim gerek taktiksel anlamda gerekse de oyuncu tercihlerinde hala yanlışlıklara devam ediyor.

Takım kaptanı Oğuz Yavuz'u neden kestiğini, neden sonradan oyuna aldığını anlayan, anlamlandıran biri bana anlatsın lütfen. Takımın çok daha büyük sorunları varken takıma kaptan aramak hocanın işi değil.
Kalın sağlıcakla.

YORUM YAP