Ben vakti zamanında Sertan Güriz'de yaptığım hatayı kesinlikle tekrar etmeyeceğim ve Özgür Ergün'ün yanında sonuna kadar olacağım.
Ne demek isterseniz de sıfır sıkıntı.
Silivrispor son haftalarda aldığı sonuçlarla sıkıntılı bir dönemden geçtiği görünse de saha içinde sahnelenen oyunla bana göre iyi yolda.
Hoca değişikliğinden sonra yaşanan sıkıntı ivedilikle halledildi. Takımın başına içimizden biri olan Özgür Ergün getirildi.
Her zaman olduğu gibi içimizden birine olan hazımsızlığımız hortladı. Yapılan eleştiriler yapıcılıktan ziyade olumsuz olunca etkilenebiliyor.
Biraz daha sabır.
Tire 1922 maçını skorsal olarak kaybettik. Lakin oyun anlamında gözle görülür bir ilerleyiş var. Takım savaşıyor, takım inatla golü arıyor, pozisyon buluyor. Bir türlü üç direğin içinden topu geçiremiyoruz.
Futbol şansı burada devreye girmeli ama olmayınca da olmuyor. Futbolun içinden gelmeyince bazı yaşananları da anlamak zordur. Saha içinde futbol adına ne kadar doğru varsa yaparsın ama bir türlü golü bulamayınca sıkıntı ve homurdanmalar da kaçınılmaz oluyor. Sonuç olarak futbol bir skor oyunudur. Skor iyi olduğunda çoğu kimse nasıl oynadığına bakmaz.
Daha önceleri de yazmıştım, Silivrispor yapı itibarıyla savaşmalı, yenilse bile savaşarak yenilmeli, teslimiyetçi bir anlayıştan uzak olmalı diye defalarca yazdım.
Her dönemde, buna şampiyonluklar yaşadığımız dönemlerde dahildir ki sıkıntılı ve kısır dönemler yaşadığımız olmuştur. Haftalarca galip gelemediğimiz, yenildiğimiz ve beraberlikler aldığımız dönemler olmuştur. Lakin sonu hep güzel olmuştur.
İşte bu mutlu sonu sabredenlerle birlikte büyük bir sevinçle yaşadık bizler. Sonu şampiyonluk olmuştur, sonu Play-Offlar olmuştur, sonu kümede kalma olmuştur ama her defasında sonu mutlu bitmiştir.
Hafta içi yapılan idmanları kaçırmadan takip ediyorum, takımda arkadaşlık, birlik ve beraberlik üst seviyede. Kaybedilen puanlarda bizim kadar oyuncular da üzülüyor, yönetim de alnı şekilde üzülmekte ya teknik adamın halini bir düşünsenize, yardımcılarını.
Bir de olayı farklı ele alalım. Yıllarca birçok kulüpte profesyonel top oyna sonra gel doğduğun büyüdüğün ilçeye yine profesyonelce topunu oyna, ardından aynı kulüpte idarecilik yap, en sonunda da gencecik yaşında kulübün tüm sorumluluğu üstüne kalsın.
Bunca yükü deveye yüklesen deve çöker.
Top oynarken sınırlı bölgeden sorumlusun.
İdarecilikte oyunculardan sorumlusun.
Ama teknik direktör olduğunda tüm ilçeden sorumlu oluyorsun.
Bizlerin de Özgür Ergün'e destek olması şart. Bunca yükün altında kalmayı belki kendi de istemezdi. Belki bu şekilde sorumluluk alarak sportif kariyerine kurşun da sıkıyor olabilir.
Empati yapmak lazım, bunca yükü biz sırtlansak halimiz nice olur. Bence Silivrispor'u sevenlerin bu sorumluluğa el atması lazım. Birbirimize yardımcı olmamız lazım, destek olmalıyız.