Şayet statta ambulans ve Zeki abi olmasaydı şuan çok daha üzücü bir durum ile karşı karşıya kalabilirdik. Peki, bunun sorumlusu kim? Bu sorumluluğu kim üstüne alacak? İlçemizde kurulan ve hiçbir zaman da işlevini tam olarak yerine getirmeyen bir Kulüpler Birliği var. Bu birliğin seçimlerinde de verilen vaatler vardı. Hatırlarsınız sanırım. Ne oldu bu verdiğiniz vaatlere? Birliğin Başkanı Sırdaş adeta sır oldu. Ortalıkta yok. Yönetimi deseniz ona kezadır. Başkanın vurdumduymazlığı yönetimi içindekiler tarafından ketenpereye getirilmiş olmasından da olabilir. Ya Allah Aşkına Sırdaş Başkan biz sana demedik mi gittiğin yol yol değil, tuttuğun kol kol değil. Ne diyelim kendi düşen ağlamazmış…
Hayat Hastanesi Silivrispor yönetiminde olmasa ambülânsın geleceği yoktu. Silivri-Ayazağa maçından önce oynanan diğer karşılaşmada da olması gereken ambülâns yoktu. Geçmiş yazılarımı okuyanlar bana sanırım hak verirler şimdi. Kahretsin ki yine haklılığım çıktı ortaya. Silivri Kulüpler Birliği’nin ikinci başkanı sıfatındaki şahıs umarım yine bana cevap verin kendi gazetesinden. Yüzü tutarsa tabiiiiii…
Yüz demişken. Birlikten hiçbir kimse hastaneye gelip geçmiş olsun dileklerinde bulunmadı. Bir telefon bile açmadılar geçmiş olsun için. Bu kadarmış demek ki ne diyelim. Belki aramak için yüzleri yoktur. Silivri Kaymakamı A. Mesut Demirkol bile olaylara kayıtsız kalmadı ve oyuncuların durumlarını dakika dakika takip etti. Aramak için yüzleri olmadığı için olabilir.
Ayazağa maçının oynanacağı günün öncesinde stada Yemen Ekşioğlu ve yardımcıları da gelecek dendi bize. Bunlardan da ses seda çıkmadı. Hadi Yemen abi geçin de, yardımcısı olan Silivrili spor büyüğümüz bile maça gelmedi. Tamam, gelmeyebilir ama nezaket için arayabilirdi de. Sakatlanan oyuncular için bile bir geçmiş olsun dilenmemesi düşündürücü değil mi sizce?
Şimdi hatırlayın birliğin kongresini o zamanlar Özcan Başkan için ilk mağlubiyetini aldı diye söylemler ve kelamlar ediliyordu. Bana kalırsa şimdi Özcan Başkan Karakaş'lara karşı ilk galibiyetini aldı. Ne de olsa Yetkin Karakaş'ın desteklediği ve bilfiil çalıştığı vaatlerde bulunduğu isim liste seçimi kazandı. Kazandı kazanmasına ama icraatta sınıfta kaldılar. Hiçbir vaatlerini yerine getiremediler. Gerçi getiremeyeceklerini de yazmıştım ama o zaman da okumamışsınızdır. Önümüzdeki aylarda birlik olağan kongresini yapacak. Dilerim bu kongrede adaylar en azından kulüp yöneticisi olurlar. Yoksa hiçbir kulüpte söz sahibi olmayan isimler birliğin yönetiminde yer alırsa o zaman siz gümbürtüye bakın derim.
Bunca yazı yorum ya, en azından üç kulüpte yöneticiliğim var. Ahkâm kesebilirim. İşte buna dayanarak yazıyorum ben. Aktif bir şekilde kurumum ile birlikte ilçemdeki sporun gelişmesi adına faaliyetlerde hem vaktimi hem de nakdimi harcıyorum. Hiçbir siyasi partinin güdümünde değilim. Olamam da zaten, tabiatıma aykırı. Benim fikirlerimi destekleyen bir siyasi parti olduğunda hemen siyasete soyunurum. İlçeye sportif anlamda yararları dokunacak olan kurumlarında siyasi düşünmeden konulara vakıf olmasını temenni ederim.
İlçe stadındaki teyakkuz durulmuş gözüküyor. Ne oldu müdürüm resmi yazı gelmeden kulüpleri defedemediniz. Bana kalırsa bu resmi yazı gelse bile artık inandırıcılığı kalmayacak. Birden ortalığı karıştırdınız velveleye verdiniz de ne oldu. Elinize ne geçti. Tüm kulüplerin iki ayağını bir papuca sokmaktan başka. Yoksa sizin kulağınıza üfleyenler geri adım mı attı? Bana kalırsa siz kime hizmet edeceğinizi iyi düşünün. Siz kişilerin mi yoksa kurumların mı hizmetinizdesiniz? Bir ara oturun da bir düşünün, göreve ilk geldiğiniz günleri hatırlıyorum da çok hızlıydınız. Ne oldu birden bire. Hızınız çabuk kesildi.
Ayazağa maçında çıkması muhtemel olaylar bir iki kişinin büyük çabası sonucu engellendi. Bu bir iki kişinin ismi bende saklı kalsın. Maçın tamamını yapılan çekimden izledim. Gerçekten Silivrispor taraftarında peygamber sabrı varmış. Onca provokasyona karşı iyi direndiler, sabrettiler. Yine ismi bende saklı kalanlara teşekkür ederim. Maç sonrasında olaylar olduğu söyleniyordu. Ben o esnada hastanede olduğum için hiçbir olaya vakıf olamadım.
Dün yolda giderken İlçe Milli Eğitim Müdürü ile karşılaştım. Selam verir diye gözünün içine baktım. Allah'ın selamını vermedi bana. Olsun be müdür, kendi selamımı verdim ve aldım merak etme…