Sorun-çözüm ve hayat...
"Mevcut koşullarda oluşan bir sorunu mevcut koşullarda çözemezsiniz…” tarzında bir yargıydı yanlış hatırlamıyorsam…
Hayatımızın önemli bir bölümü karşı karşıya kaldığımız ve ‘sorun’ olarak gördüğümüz konular etrafında odaklanmamızla geçiyor… Bizi rahatsız eden şeyi ‘sorun’ şeklinde tanımladıktan sonra ‘çözüm’ünün nasıl olacağına geçiyoruz.
Her şeyimiz aynı kalsın ama sorun ortadan kalksın! Bu mümkün değil…
Bir şeyler yapmamız, değişimi getiriyor. Belki bir diğerlerinden vazgeçmemizi zorunlu kılıyor… Halka halinde karar dizisi önümüzde sıralanıyor…
Hayatımızdan bir şeyi çıkarmak veya onu farklı bir şekle getirmenin yan etkileri de var; çoğu zaman bunlarla ilgili öngöremediklerimiz sahip olduğumuzdan daha can sıkıcı sorunlar olarak gündemimize sürpriz bir şekilde yerleşebiliyor…
Ne yapalım peki? Sorun olarak gördüğümüz şeyle yaşamayı da sürdürebiliriz, olabilecekleri göze alarak çözüm adına cesaretle olabilecekleri göze de alabiliriz…
‘Sorun’ dediğimiz şey çözümüne eğilmediğimiz sürece sınırlarını genişletmese ilk olasılık daha makul olabilir… Ama ufak bir sorun her zaman daha büyüğünün habercisidir; eğer çözüme kavuşturulmazsa…
Bu söylediklerimi isterseniz Soma’ya, isterseniz belediyeye, dilerseniz her hangi bir partiye veya kişiye yorabilirsiniz… İlla kör göze parmak sokmamı beklemeyin! Sorunların sizin görmezden gelmenizle yok olmadığını bilin yeter!
***
"İnsanın neresi ağrırsa canı orada”ymış; iki gündür tüm Türkiye’nin kalbi Soma’da atıyor… O kadar çok acı var ki orada canlar zor dayanıyor. Binlerce şey söylenebilir ama hiçbirinin kıymeti harbiyesi yok; konuşmak değil eksikleri tamamlamak, sorunların çözümü için harekete geçme zamanı. Ne söylersek söyleyelim giden canların geri dönüşü yok. Konuşarak bu kadar enerji sarf etmek yerine eyleme geçelim, insanların canına mal olan açıklarımızı kapatalım, bunun acilen çözüme kavuşturulması için herkes elinden geleni yapsın. Konuşup konuşup iki gün sonra unutarak yeni acılara davetiye çıkarmayalım…
Yazı yazmak, söz söylemek, fikir belirtmek ne kadar zor bu hafta... Birileri için sonken, devam etmek... Birileri ölürken, yaşadığından ıstırap duymak... CHP paralanırken, Saadet Partisi duyarlılığını ortaya koyarken, Demokrat Parti, MHP ve AK Parti’nin sessizliği de inşallah hayra alamettir...
GÜNÜN SÖZÜ
Ağızdan çıkan ÖZ olmalı, SÖZ olmamalı,
Mutluluğun sana uğramadığını
düşünüyorsan,
Hayat yaşadığın kadardır.
Hayat farkına vardığın kadardır.
Ne verirsen onu görürsün.
İyi olanı ver ki; iyisini göresin. Hz. Mevlana
YAZARLAR
ÇOK OKUNANLAR
1. SAYFAMIZ
