Saadet Partisi'nin engellilere yönelik uygulamalar ve gelecek politik hedeflerine dikkat çeken Ersoy, Engelliler Günü dolayısıyla yayınladığı basın açıklamasında görüşlerini şöyle yansıttı:
“NÜFUSUMUZUN 8,5 MİLYONU, YAKLAŞIK %12.29'U ÖZÜRLÜ OLARAK SAYILMAKTA”
“Tüm dünyada ‘Engelliler Günü' olarak kabul edilen 3 Aralık günü engelli insanları anlayabilmek, sorunlarına dikkat çekebilmek ve toplumsal farkındalığın artmasını sağlamak için önemli bir gün.
Ülkemizde Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğünün iki binli yılların başında açıkladığı ilk ve tek özürlüler istatistiğine göre nüfusumuzun 8,5 milyonu, yaklaşık %12.29'u özürlü olarak sayılmakta. Engelli kadın nüfus oranı %13,45, engelli erkek nüfus oranı %11,10'dur. Engelli nüfus oranının %2,58'ini ortopedik, görme, işitme, dil ve konuşma, zihinsel engelliler; %9,70'ini süreğen hastalığa sahip engelliler oluşturmakta.
“ENGELLİLERİMİZ TOPLUM İÇİNDE AYRIMCI TUTUM VE DAVRANIŞLARA MARUZ KALMAKTA”
Engelli vatandaşlarımız hayatlarını idame ettirirken birçok engelle karşılaşmaktadırlar. Eğitimden çalışma hayatına, ekonomik yaşamdan sosyal hayata, spordan sanata vb. birçok alanda sıkıntılar yaşamakta, toplum içinde birçok ayrımcı tutum ve davranışlara maruz kalmaktadırlar. TÜİK 2002 verilerine göre, engelli vatandaşların %66,3'ü oturduğu binanın, %66,9'u kaldırım, yaya yolu, yaya geçitlerinin, %58,4'ü kamu binalarının, %59,5'i dükkan, market, mağaza veya lokantaların, %43,3'ü park ve yeşil alanların engellilerin yaşamı için uygun olmadığını düşünmektedir. Bu özel vatandaşlarımızın hayatın tüm alanlarında varlık gösterebilmelerini sağlama konusunda devlete ve topluma birçok görev düşmektedir.
“EN ÖNEMLİ ÖZELLİKLERİMİZDEN BİRİ ENGELLİLERE YÖNELİK HİZMETLERİMİZİ ÖZÜMSEYEREK YAPMAMIZ”
Saadet Partisi olarak en önemli özelliklerimizden birisi, engelli vatandaşlarımıza yapılacak olan hizmetleri göstermelik ve yapıyor gözükmek için değil, insani ve manevî değerleri önde tutmamız, dolayısıyla özümseyerek yapmamızdır.
Bu bağlamda; Milli Görüş Partileri olarak bugüne kadar parlamentoda olduğumuz sürelerde gerek muhalefet gerekse iktidar dönemlerimiz de, her alanda olduğu gibi garson devlet anlayışıyla genelde tüm insanlığa özelde de engelliler konusunda sayısız hizmetler ortaya koyduk. Bunları, 1992'de parlamentoda gurup kuran o günkü Refah Partisi TBMM'sine araştırma önergesi vererek, engellileri araştırma komisyonu kurulmasının sağlanması ve Engelliler Bakanlığının kurulması hususunda ilk defa tarafımızca o günlerde gündeme getirilmişti. Böylece söz konusu komisyonun çalışmalarıyla eğitim, istihdam, sağlık, fiziksel çevrenin düzenlenmesi, sosyal ve kültürel problemlerin yanı sıra bakım ve rehabilitasyon hizmet ve çözümü hususundaki konuların meclisin gündemine taşınması sağlanmıştır.
1996 yılında 54.Hükümeti kuran merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın başbakanlığında 3 Aralık 1996 tarihinde TBMM özel gündemle toplanarak kanun hükmün-de kararname yetkisi almış ve 571-572-573 sayılı kanun hükmünde kararnameleri çıkarmak suretiyle şimdiki adı “Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü” olan o zamanki adıyla “Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı kurulmuştur. İstihdam oranının %2'den %3'e çıkarılması, engelli araç ve gereçlerinin gelir durumuna bakılmaksızın sosyal dayanışma fonundan ihtiyaç sahiplerine verilmesi, imar kanunundaki değişiklikle binaların fiziksel yapısının engellilerin kullanımına uygun hale getirilmesi, belediyelerin ilgili kurum ve kuruluşlarla iş birliği yaparak çevrenin iş gücü ihtiyacına göre engellilere yönelik mesleki kursların açılması, buna bağlı olarak iş eğitim merkezleri ve yaşam evlerinin açılması, toplu ulaşım araçlarının engellilerin kullanımına ve ulaşabilirliğine uygun olmasını sağlanması ve bu araçlardan ücretsiz veya indirimli faydalanılması, aile danışma ve rehabilitasyon merkezlerinin kurulması ve bu merkezler aracılığıyla engelli çocukların kendi kendine yeterli seviyeye getirilmesi, okul eğitimine hazırlanması ve aile içi uyumu sağlanması, ve bunlar gibi daha birçok alanda o güne kadar olmayan haklar ve hizmetler verilmesi gibi sıralayabiliriz.
“ENGELLİLİĞE YOL AÇANSEBEPLERİN ORTADAN KALDIRILMASINI DEVLET POLATİKASI OLARAK BENİMSEYECEĞİZ”
Bütün bu yaptıklarımız ve bugüne kadar yapılanlar nihai çözüm olmadığına inanıyor bu nedenle Milli Görüş felsefesiyle Saadet Partisi olarak bundan sonra da parlamentoda temsil hakkına sahip olduğumuz taktirde de her sahada olduğu gibi bu alanda da hassasiyetimiz ortaya koyulacaktır. Engellilerin toplumun önemli ve saygıdeğer bir bölümünü teşkil ettikleri göz önünde bulundurularak, çalışacakları iş sahalarının hazırlanmasına, insanca yaşama şartlarına kavuşturulmalarına, her türlü tesis ve alt yapıda kendileri için gereken kolaylık sağlayıcı yatırımların yapılmasına özel bir itina gösterilecektir. Ayrıca, engellilerin engelinden dolayı ihtiyaç duydukları her türlü araç ve gerecin, külfetsiz bir şekilde karşılanması için kolaylık sağlanacaktır. Bunları üreten tesislerin kurulması ve gelişmesi teşvik edilecektir.
Engelliliğe yol açan sebeplerin ortadan kaldırılması hususunda Sağlık Bakanlığının gerekli ve yeterli çalışmaları yapması, bunun 'Devlet Politikası' olarak sürdürülmesine özel önem verilecektir.
Ağır engelliler için “Kerim Devlet Anlayışı” esas alınarak hizmetler yürütülecek, tüm engellilere gelir durumlarına göre belli oranlarda maddi destek sağlanıp, ağır engelliye sahip ailelere devlet tarafından yerinde bakım ve tıbbi hizmet verilecektir.
Engellilere verilen hizmetler ile ilgili yerel yönetimlere özel yetkiler ve imkânlar sağlanacaktır.
Başta ibadethaneler olmak üzere, binalara kolayca girmeleri, ibadetlerini yapmaları, hutbe ve vaazlardan yararlanabilmeleri için gereken her türlü tedbirin alınmasına ve şartların sağlanmasına özel bir itina gösterilecek; engellilerle ilgili hizmetlerin, yurt çapında aksamadan yürütülmesi için denetleme ve izleme çalışmalarına da önem verilecek ve gereken her türlü tedbir alınacaktır. Engellilerin doktora yapmaları dâhil, yüksek seviyede eğitim görmeleri ve sonradan da çalışarak hizmet etmeleri için gereken tedbirlerin alınmasına özel bir itina gösterilecektir. Tüm bu hizmetler yönetmelik ve genelgelerle değil kanunlarla hükme bağlanacaktır. Engellilerin, bu toplumun engelli olmayanlar gibi her türlü hak ve eşitliklere sahip olduğunun bilincinin devlet politikası olarak benimseyip, toplumun da bu anlayışla hareket etmesini sağlayacak atılım ve projeleri hayata geçirmeyi kendimize görev addediyoruz. Engelli vatandaşlarımızın hayattan kopmaması için devlet ve toplum olarak hepimiz üzerimize düşen görevi yerine getirmeliyiz. Unutulmamalı ki her fert bir engelli adayıdır. Engelli vatandaşlarımız bir gün değil her gün hatırlanmalı, topluma kazandırılabileceği ve topluma fayda sağlayabileceği bir alanın mutlaka var olduğu gerçeği ile toplumda yer edinmeleri ve ülke gelişimine katkıda bulunabilmeleri için onlara her türlü destek verilmelidir.
Engelli yoktur engeller vardır. Böyle gelmiş böyle gitmeyecek! Engeller Saadetle aşılacak, Engelliler için, "Engelsiz Türkiye" gerçekleştirilecektir.
"Yaşanabilir Bir Türkiye", "Yeniden Büyük Türkiye", "Yeni Adil Bir Dünya"da buluşmak üzere 03 Aralık Dünya Engelliler Günü vesilesi ile tüm engelli vatandaşlarımızı sevgi ile kucaklıyor, değerli halkımızın da gerekli duyarlılığı göstereceğine yürekten inanıyoruz.”
Haber Merkezi