Sevginar Sali

Şüyuu vukuundan beter

CHP aday belirleme sürecinde şaşırtmaya devam ediyor. “Adayların açıklanması ertelenecek” yazısının mürekkebi kurumadan, adaylara kararın tebliğ edildiği ortaya çıkıyor. Aday belli oldu, sonraki aşamaya geçilsin diye beklerken, bir daha anket süreci başlatıldığı söylentileri ortalıkta dolaşıyor. Aday Adaylığı yarışı bitti derken, hareketlilik sona ermişken, süreç başa sarıyor.
Mesele Bora Balcıoğlu'nun adaylığını sağlamlaştırmak ise de, değiştirmek ise de yanlış!
Tam diğer aday adayları Balcıoğlu'nun adaylığını kabullenmişken, bir daha yarışın içine çekiliyorlar. Ya yine aynıları için hayal kırıklığı (parti aidiyetleri tamam da insan olarak her biri nefis taşıyor) ya da yeni birileri ve bir diğeri için bu gel git'i izah gereği hasıl olacak. Adaylığı konusunda karara varıldığının bilgisinden sonra yeni bir değerlendirme sürecinin başlatılması Balcıoğlu açısından da ayrı handikap; ‘Partisi bile kendisinden emin olamıyor' algısı oluşur. Şüyuu vukuundan beter bir durum.
CHP İlçe Başkanı İbrahim Kömür de, Bora Balcıoğlu da, adaylık konusunun kapandığı görüşünde. Özellikle Balcıoğlu, anket yapıldığı söylentileri hakkında yorum yapmaktan kaçınırken, adaylığı konusunda bir sorun olmadığını ifade ediyor.
CHP, aday belirleme sürecinde ciddi bir yanlışa doğru sürükleniyor, bakalım bu aşamayı nasıl atlatacaklar!
Şöyle de bir gerçek var, CHP'nin adayı olarak Bora Balcıoğlu bilgisi yayıldıktan sonra öyle ahım şahım bir heyecan dalgası da yayılmadı ortalığa. Beklentiyi karşılayan bir durum olduğunu söylemek zor. Aday olamayanları üzmemek için biraz sessiz kalıyorlar diyelim ya da Parti Meclisinin kararı bekleniyor şeklinde düşünelim, bunlara rağmen eksik bir şey var.
Diğer yandan özellikle Doruk Bulut kanadında adaylık için ataklar tüm kararlılığı ile sürüyor. Bulut'un adaylık için son rauntta ortaya koyduğu azim, onu nereye götürür bilinmez ama elindeki tüm siyasi enstrümanları masaya yatırdığı net.

YILMAZ YARGIYA BAŞVURACAK MI?
Geçen dönem mahkeme kararına rağmen belediyenin kanuna aykırı gerçekleştirdiği ‘Selimpaşa arsaları'nın satışından doğan zararı da telafi etmek için biraz, hazırlanan 1/1000'lik Selimpaşa/Kavaklı/Ortaköy planlarına muhalefetin ret kararı Volkan Yılmaz'ı son mecliste bazı açıklamalar yapmaya, hatta güç kararlar almaya zorlamış görünüyor.
İBB'de oybirliği (CHP-AKP-MHP) ile geçen 1/5000'lik planlara uygun olarak hazırlanan 1/1000'lik planlarda, üstelik itirazların önemli bir kısmını oluşturan dere / deniz kıyısındaki yerler, plan dışı tutulmasına karşın, CHP'nin karşıt tavrı, meseleyi geçmiş dönemden kalan ve günümüzde önemli bir sorun teşkil eden konuya dayandırdı. Mahkemenin kararına karşı satılan bir arsadan dolayı daha Perşembe günü Silivri Belediyesi'ne yaklaşık olarak 43 Milyon TL'lik yeni bir icra geldiği ortaya çıktı. 2013 yılında geçmiş yönetimde Silivri Belediyesi'nin 2 Milyon'a sattığı arsa nedeniyle 2024'te bu kez 43 Milyon TL'ye yakın icra ile karşı karşıya. Ve doğal olarak Başkan Yılmaz, “Benim artık elimde bu işlemler için savcılığa suç duyurusu yapmaktan başka da bir yol kalmadı. Önümüzdeki günlerde bu işi tesis etmiş olacağım. Bununla ilgili imzası ve sorumluluğu olan arkadaşlarımız hakkında suç duyurusunda bulunacağım. Çünkü artık yasa önünde görevini yapmayan bir belediye başkanı konumuna düşmek istemiyorum. Belki de çok önceden yapmam gerekeni herhalde yapmak durumunda kalacağım. Şimdi bütün bunlar yaşanırken Silivri Belediyesini ayakta tutabilmek, Silivri Belediyesinin iş ve işlemleriyle hizmetlerini devam ettirmenin ne kadar zor olduğunu tahmin edebilirsiniz” ifadeleri ile olup bitenin gerçekliğini döktü ortaya.
CHP saflarından kaçınılmaz görünen yasal sona ilişkin itirazlar geldi tabi ki. Ama bir hata yaptıysanız ve sonuçlarına başkası, hatta rakibiniz katlanıyorsa, onu size karşı kullanmasından doğal ne olabilir ki!? Her icra sonrası Yılmaz'ın açıklamaları ağır gelebilir sorumlulara ancak, belediye başkanının da kamuoyuna karşı şeffaf olması, en çok muhalefetin dilendirdiği konu.
Yasal bir engel yoksa, başka bir çözüm yolu varsa,dilinden dökülen sözlere karşın, Yılmaz'ın yargıya başvurmayacağına inanıyorum. Birincisi siyasi rakiplerini bu şekilde bertaraf etmeyi kendine yediremez, ikincisi kararda imzası olan belediye personelinin zarar görmesine gönlü razı gelmez. Bakalım zaman ne gösterecek...

YORUM YAP