Engin Akın

Telafisi olmayan haftalara giriyoruz

Sezon öncesinde ve akabinde oynanan maçlarla birlikte beğeni ile takip ettiğim ve umutla dolu olduğum Silivrispor irtifa kaybediyor. Her geçen hafta alınan sonuçlar sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Unutulmamalıdır ki bu takım 9 hafta puan kaybederek hedefine ulaşmış güçlü bir yapıya sahip köklü bir kulüptür.

Fikstüre bakıldığında zorlu maçlar oynanacağı belliydi ve alınacak her puanın altın değerinde olduğu biliniyordu. İlk hafta Karaköprü maçından alınan bir puan mükemmeldi ki Urfa temsilcisinin kadro yapısına bakıldığında şimdiki yeri ile ters orantılı olduğunu görebiliyoruz.

Bursa Yıldırım maçı için kesin kazanırız diyordum, olmadı kaybettik, bize göre denk bir rakipti sanki. Alanya Kestel deplasmanı zorlu geçeceği belliydi. Nitekim de öyle oldu maçı çıplak gözle izleyen biri olarak hala kaçırdıklarımıza yanıyorum. Sonra, Düzce maçı mükemmeldi skor olarak. Düzcespor maçı çok farklı bir skorla da kazanabilirdi ama beraberlik yetti bize ve hatta galibiyeti bile kaçırdığımızı söyleyebilirim.

Son Ordu maçına gitmedim, gitmek istemedim. Sonuç hüsran oldu. 5-0'lık bir skor tüm hesapları altüst eder. Moraller sıfıra iner. Maçı izlemediğim için teknik analiz yapamam sadece skorsal olarak yola devam edebilirim. Sıkıntılı bir skor ve bir kırmızı kartla oyun dışı kalan kaleci.

Ordu maçı için yazılacak konuşulacak çok şey yok. Bana göre Bursa Yıldırım haricindeki takımlar bizim rakibimiz değiller ve hepsi de şampiyonluğa kadro kurmuş takımlar. Yıllardır 2. Lig hasreti ile yanan takımlar ve camialar. Yandığım tek nokta Yıldırım maçıydı, kazanmalıydık olmadı.

Puan tablosuna bakıldığında hiç de iç açıcı durumda değiliz. Verilen emekler, harcanan paralar ve beklentiler.

İstifa çözüm değildir. Kim neye göre istifa edecek? Neden istifa edecek? Yeni gelecek hocanın takımı tanıması en az 4-5 haftayı gerektirecekken istifa beklemek takıma ihanet olur. Ya da Silivrispor'un kaybedecek o kadar haftası var mı?

Oyuncu yapısı belli, teknik yapı belli, yönetim yapısı belliyken beklentilerin yüksek tutulması yanlıştır.

Oyuncu tercihlerinde teknik adamlar hatalar içinde olduğuna inanmıyorum. Hafta içi yapılan idmanlardaki oyuncu performanslarını bilemeyiz. Biz sadece 90 dakikalık oyun içindeki performansla değerlendirdiğimiz için geçen bir haftayı dikkate almıyoruz. Öyle ya beğenmediğiniz oyuncu tüm bir hafta boyunca yapılan idmanlarda o formayı giymeyi hak etmişse?

Yeni bir takımız ve her yeni takımda olduğu gibi küme düşme çığırtkanlığı yapmaktansa elden ne gelir neler yapılabilir onları değerlendirmeliyiz. Maçın ardından telefonlarım susmadı, arayan arayanaydı. Arayanlar arasında elle tutulur en iyi eleştiriyi Aşkın Koç yaptı. Aşkın Koç'a sonuna kadar katılıyorum, eleştirilerini de haklı ve mantıklı buluyorum.

İlçeye gelen her hocaya ve oyuncuya hak ettiği kadar tahammül edilir. Biraz daha zaman lazım. Takımın oturması ve oyuncuların saha içinde birbirlerini tanıyabilmeleri için biraz daha zaman lazım. Teknik heyete ve oyunculara güvenmek lazım.

Önümüzde bir Tekirdağ kupa maçı var. Ardından da bir Sultanbeyli maçı ve akabinde de Kelkit maçı var. Bu maçlar benim için milat olur. Bu maçların ardından oturur konuşur ve gerekli yaptırımlar için gerekli çağrılar oluşturulur.

Sultanbeyli ve Kelkit maçından önce konuşmak ve eleştirmek olumsuz bir hava ile birlikte moral bozukluğu yaracaktır. Bir sezonu bu çocuklarla tamamlayacağız. Devreye kadar ne toplarsak kârdır.

YORUM YAP