Bazı durumlar vardır. Sözün bittiği yerdir bu durumlar… İşte böyle bir maçtı Bursa Nilüfer maçı. Bir gol ve üç puan nefes aldıracaktı.
Hayat öpücüğü Onur'dan geldi ama hayata dönüşün kahramanı Vahit'ti. Üç korner iki serbest atış kullandı golü bulduk. 38. dakikada bir ters kademe yaptı sadece golü değil muhtemel krizi de önledi.
Defansif çabası hücuma katkısıyla ‘teslim olmak yok der' gibiydi. Onur defansı iyi organize etti, Yunus orta sahayı kontrol altında tutabilmek için çok çalıştı, neticede kazandık…
Şimdi ilk raundu kazandık, ancak ikişer gün arayla iki raunt daha var.
Nakavt olmak istemiyorsak telaş panik yapmadan sakin soğukkanlı bir değerlendirme yapıp eleştirilere kulak vermek lazım…
Bu üç maçlık periyot özel durumdur. Galibiyete giden her yol mubahtır. Ayrıca kazanamıyorsan kaybetmeyeceksin, problem yok kabul.
Fakat içerde bu rüzgârla birlikte oynarken beşli defansla kazanmak her zaman mümkün olmayabilir.
Nazif yoktu, takımın direnci artmış. Metin Erdem'in yerinde başka bir oyuncuyla orta sahanın fiziksel gücü arttırılırsa Silivrispor kaybetmesi güç bir takım haline gelebilir.
İstatistikler tutuluyorsa verilere bakın derim bu maçta masör Metin'den çok koşmuştur.
Kornerleri serbest atışları sağ bek, sol bek kullanıyor, paslar rakibe taca gidiyorsa ya oyun şablonunda hata vardır yada forma numarasında.
Benim bildiğim 10 numara takımın beynidir, mesela ALEX gibidir, gerçi 10 numaranın iyisi de kötüsü de bize yaramıyor, bu memleket ALEX'i bile gönderdi ama olsun bizim gibi takımlarda üç yedili iki pastan iyidir…