Sevginar Sali

Tercihler...

Okul tercihleri ana gündem maddesi birçok ailede bu aralar… İlk, Orta, Lise ve Üniversite tercihleri yapılıyor…
Kendimle ilgili hep şunu düşünmüşümdür; Ne zaman bir şey planlasam, olmuyor, elimde patlıyor! Olduğu zamanlar da yaşanmıştır muhakkak ama onların olmayanlar kadar aklımda yer etmediği aşikar… Şunu net hatırlıyorum ne annem gibi muhasebeci ne de babamın “doktor ol” önerisi gidilecek bir yol değildi benim için hayatımın herhangi bir döneminde… Sayılarla yıldızım oldum olası barışmadı, matematik problemi karşısında beynim otomatikman kitleniyordu.
En ufak bir kesik yarasına bile bakamam! Geçenlerde Sadık Balcı'nın misafiri olduk Devlet Hastanesi'ni dolaşmak bile takatimin kesilmesine yetti. Kendime mukayyet olmadığım bir ortamda kimi iyileştireceğim ya da sağlığına kavuşması için nasıl yardım edeceğim! Allah'tan zorlamanın bir manası olmadığını annem ve babam kendiliğinden gördü…
Radyo Televizyon Sinema Bölümünü tercih ettiğimi söylediğimde dedemin izlemeyi çok sevdiği televizyonu bozulduğunda tamirci aramak zorunda kalmayacağı mutluluğu da kısa sürdü, ancak yarattığı hayal kırıklığı makul zamanda atlatıldı : )
Hazırlık okuduktan sonra Bulgaristan'a döndüğümde dedem, “Kızım gel şöyle otur yanıma. Hadi öğrendiğin duaları oku” dedi… ‘Dede ne duası ben Türkçe öğreniyorum' dediğimde çok bozuldu… Köyde kısa bir süre önce yeniden ibadete açılan camimizde verilmeye başlayan kuran kursunda hatim indiren çocukluk arkadaşımı överek, bana bir dolu sitem etti… Dua okuduğuma pek şahit olamadı ama gazetedeki yazılarımın ömrü el verdiğince en sıkı takipçisi oldu; toprağı bol olsun…
Söylemeye çalıştığım şey; çocuklarınıza hayatlarını yaşamaları için şans tanıyın… Kendi seçimlerinin sonuçlarıyla mutluluklarıda daha güzel, mutsuzlukları da daha kolay aşılabilecek nitelikte olur… Kendi kaderlerini çizmelerine fırsat verin… Anne ve baba olarak sizlerin tarafından her zaman sevildiklerini hissetmeleri, tercihlerine saygı göstermeniz, aile desteği onlar için on diplomaya bedel bir hayat okuludur…
Evet, bireysel olarak belli seçimler yapıyoruz ama yaşadığımız hayatın toplumsal etkenleri de son derece mühim… Hangi yolda yürümeyi seçersek seçelim engeller mutlaka olacak, olumlu veya olumsuz yönleri kaçınılmaz biçimde gelişecek… Çocuklarınızın hayatlarındaki engelleri siz aşamazsınız ama ona karşılaştıklarının üstesinden gelmek için ihtiyaç duyduğu gücü kazanması için yardımcı olabilir, destek sunabilirsiniz… Yürüyerek geçmeleri gereken hayatı, koşarak da aşsanız yaşamlarından ancak rol çalmış olursunuz, onları çırak çıkartmanız ustalıklarını ötelemekten başka bir işe yaramaz!
Çocuğu olmayan biri için fazla bir cüret gösterdiğimi düşünenler olabilir… Çocuğum yok belki ama çok güzel bir çocukluğum oldu… Hataysa dibine kadar, cesaret ise sonuna dek : ) Boyumu aşan cinsten her birini yaptım; çok şükür… Belki değil, kesindir; doğrularım kadar yapacağım hatalar da bitmemiştir… Bir insanı gerçek manada sevmek, ki evlat sevgisi; bu hayatta en doğal bağıdır yanlışıyla, doğrusuyla ve de eksikliği, fazlasıyla kabul etmek, bağrınıza basmaktır. Başarılı çocuğun çok sevilmesi, başarısız olanın (ki bu kavramlar da çok tartışma götürür, görecelik içerir) daha az sevilmesi yapılabilecek en büyük hatadır. Çocuklar onları dünyaya getirenlerin eserleridir! Siz doğruyor ve sizler şekillendiriyorsunuz; memnun olmadığınız bir konuda şikayet edecek birini arıyorsanız kendinize bakmalısınız… Övünecek, gurur duyacak çocuklar için hatalarınızı en aza indirmeniz gerekli…
Bildiğiniz her şeyi çocuğunuza öğretin… Bilmediklerinizin farkına vararak birlikte öğrenin; çünkü öğrenmenin yaşı yok! Kendinizdeki eksikliği görmeniz yaşam koşulları doğrultusunda çok zor bir hal almış olabilir ama çocuğunuzda fark ettiğiniz yanlışların ucu muhakkak size dayanıyor unutmayın…

YORUM YAP