1970'li yıllardı. Trabzonspor ikinci ligden birinci lige çıkmıştı. Kadrosunun büyük bölümünü Trabzon'dan yetişen genç yıldızlar süslüyordu. Başlarında da Ahmet Suat Özyazıcı vardı. Kalede Akçaabatlı Şenol vardı. Sağbek Turgay, stoper rahmetli Kadir, libero Necati, sol bek rahmetli Cemil hepsi Trabzon'un 'pırıl pırıl' gençleriydi.
Orta sahada ''futbol virtüözü'' Faruk Özak, rahmetli kaptan Bülent, Bekir, Aliyavuz, Serdar Bali, Ali Kemal, rahmetli Tuncay Mesci, Hüseyin, Ahmet Ceyhan, Necmi Perekli bulunuyordu.
İlerde bu oyuncuların arasına İskender, santrfor Tuncay, Orhan Çıkrıkcı, Hami, Lemi, Hamdi, Şenol gibi parlayan yıldızlar katılacaktı. Trabzonspor Türkiye ligini ''kasıp-kavurmuş'' tam 6 kez şampiyonluk kazanmış ve Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş gibi üç İstanbul ''büyüğüne'' bayağı kafa tutmuştu. Trabzon'un bu başarısı yıllarca araştırılmış, ortaya sadece bir tek sonuç çıkmıştı: ''Öze dönüş''.
Trabzonspor 79'li, 80'li, 90'lı yılların başında kendine hep yöreden yetişen gençleri hedef seçmişti. Sonra Trabzonspor yönetecek isimler konusunda bir türlü istediği düzeyi yakalayamadı. Başkanların, yöneticilerin biri geldi, biri gitti.
Oysa Trabzonspor'un ''efsane'' kadrosunu kuran Şamil Ekinci-Süha Akçay ikilisinden Mehmet Ali Yılmaz'a, Kenan İskender'den, Nuri Albayrak, Mazhar Afacan'a kadar ne başkanlar görev yapmış ve Bordo-Mavili kulübün başarısı için emek harcamışlardı. Bunların arasında Özkan Sümer'i unutmak mümkün müydü? .
İSTANBUL'A YILDIZ YAĞDIRDILAR
Trabzonspor yıldızlarını yetiştiriyor, sonra da İstanbul'a satıyordu. 80'li yıllarda gol kralı Tuncay, Galatasaray'a transfer olmuş ama toplam 1 dakika oynamıştı. Sakatlık onun sonu olmuştu. Sonra Ceyhun, Selçuk İnan, Burak, Umut, Olcan, Tolunay Galatasaray'ın yolunu tutmuştu. Bayram, Tolga, Egemen, Serdar Bali Beşiktaş'a gitmişlerdi. Fenerbahçe'nin en büyük Trabzonlusu Ali Kemal'di. Trabzonspor kenti bugünkü halini almamıştı. Kentten sıkılan kendini İstanbul'a atıyordu. İstanbul'da oynamak istiyordu. Milli takımda ise 1970'li yıllardan başlayan İstanbullu oyuncular arasında başlayan dostluk bir başka anıyı da akıllara getirmişti.
1996 yılıydı. Trabzonspor'un başında Şenol Güneş vardı. Fenerbahçe ile kendi sahalarında adeta bir lig finali oynayacaklardı. Büyük maçtı. Kazanan şampiyonluğa ulaşıyordu. Trabzonspor 1-0'da öne geçmişti. Ama son iyi olmadı. Trabzonspor maçı kaybetti, şampiyonluğu da. Fenerbahçe'nin başkanı Ali Şen'di. Ali Şen sıkı bir Fenerbahçeliydi. O gün soyunma odasında Aykut ile Oğuz'un sevinmemesi dikkatini çekmişti. Futbolculara neden sevinmediklerini sordu. Aldığı yanıt çok ilginçti.
''Yandaki odada arkadaşlarımız acı çekerken sevinemeyiz…''
O yıl da bu olay Fenerbahçe'de büyük etki yarattı. Oğuz ve Aykut kulüpten ayrıldılar. Ali Şen de, Aykut da, Oğuz da bugüne kadar bu işi unutmadılar.
TRABZONSPOR GENÇLERİN CENNETİ
Trabzonspor iki yıldır Türkiye ligine adını yazdırıyor. İki yıl önce Ahmet Ağaoğlu'nu başkan seçerek en doğru işi yapan ve eski başıbozukluktan kurtaran Trabzonspor yönetimi gençlere de atak yaparak sağlam bir alt-yapı oluşturdu. Bugün baktığınız zaman Trabzonspor'da muhteşem bir alt yapı organizasyonu görüyoruz. Kalesinde bugün başta Liverpool gibi birçok İngiliz kulübünün peşinde olduğu Uğurcan var. Uğurcan 24 yaşında. Arda 19, Erce 24 Kaan 17 yaşında. Bordo -Mavili takımın defansında Milli takım kadrosuna aday Hüseyin Türkmen 22 yaşında. Serkan Asan 21, Atakan 19, Abdürrahim 21 Faruk Can 20, Fıratcan 21, Tunahan 20 yaşında. Orta sahada Kerem 20, Abdülkadir Ömür 20, Sefa 21, Doğan Erdoğan 23, Taha 19, Ahmet Canbaz 22, Sertan 20, Abdülkadir Parmak 25 yaşında. Forvette Yusuf Sarı 21, Muhammet 18, Salih Kavrazlı 18 yaşında.
Trabzonspor böylesine genç bir kadroyla kaliteli yabancıları karıştırarak başlarında genç ve yetenekli hocaları Trabzon çocuğu Hüseyin Çimşir ile adım adım şampiyonluğa gidiyorlar. Yıllık giderlerini 16 milyon Euro'ya indirerek bir başarıya imza atan Trabzonspor, Asbaşkanı Ertuğrul Doğan'ın açıklamasına göre 23 milyonda kâra geçmiş. Evet, Trabzonspor şimdi şampiyonluğa ulaşmak için koronavirüs yüzünden verilen aranın bitmesini ve 8 hafta sonunda 36 yıl sonra bir daha kupayı kaldırmayı bekliyor.