Ak Parti Silivri İlçe Teşkilatı, Cumartesi günü Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’i ağırladı. Ak Parti İlçe Başkanı Metin Karakaş da bu etkinliğin önemini anlatırken, Eker’i Silivri’ye 60 yıl sonra gelen ilk Tarım Bakanı olarak lanse etti. CHP kanadından haklı olarak bir uyarı geldi. Karakaş kadar bizi de alakadar eden bir ikaz ve düzeltme: 1920 Silivri doğumlu Fikret Gündoğan, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdikten sonra Vezirköprü Cumhuriyet Savcı Yardımcılığı ve Avukatlık yaptı. Ardından da Cumhuriyet Senatosu İstanbul Üyeliği’ne seçildi. 7 Haziran 1964 - 14 Ekim 1979 tarihleri arasında da Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yaptı. Yani yaklaşık olarak 33 yıl önce Silivrili bir Tarım Bakanı vardı Türkiye Cumhuriyeti’nin. Anlayacağınız 60 yıllık hasret yalan oldu. Kontrol etmeden verdiğimiz bu bilgi için özür diliyor ve düzeltiyoruz.
BÜYÜK İKRAMİYE
SİLİVRİ’YE ÇIKTI
Sayısal Loto’nun geçtiğimiz Cumartesi akşamı yapılan (07.07.2012) çekilişinde bir kişi 6’yı bildi ve bunun sonucunda 1.5 Milyon TL’lik büyük ikramiyeyi kazandı.
Kuponunu Silivri’de bir bayiden yatıran talihli dün ortaya çıktı. Banka şubesi aracılığıyla ikramiyesini almak için başvuran talihlinin ismi açıklanmadı. Ancak gerçek ihtiyaç sahibi olduğu aktarıldı. Ne diyelim güle güle harcasın. Ve darısı bir gün bizim başımıza inşallah!
KALABALIK SİYASETİN,
YALNIZ LİDERLERİ
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın son basın toplantısından sonra muhalefet cephesinde sessiz bir hazırlık devam ediyor aldığım duyumlara göre. Cadde ve sokak isimleri konusu biraz bahanesi oldu galiba işin. Sorun ve sıkıntı var da siyasilerin derdi başka… Onlar birbirleriyle ‘bilek güreştirmeye’ sabırsızlanıyor. Asıl yarış ve büyük kapışma için henüz erken oluşu konuşmak yerine sessizce olayları değerlendirme tercihinin belirleyici unsuru. Muharrem Eren bir yanda, Hüseyin Turan diğer yanda ve Metin Karakaş… Tüm bu siyasi gerilimin ortasında yakılan festival ateşi. Havalar mı daha sıcak yoksa siyasilerin tansiyonu mu daha yüksek kestirmek zor. Kesin olan bir şey var arenaya şimdi çıkan 2014’e kadar koşmak zorunda. Acemiliklere kurban edilecek bir süreç de yok ortada. Bunun için tedbirler, önlemler, tekrar tekrar gözden geçirilen hesaplar. Metin Karakaş ile Hüseyin Turan’ın ortak bir basın açıklaması yapma ihtimali olduğu duyumunu aldım. 2004’teki süreç geldi gözümün önüne. Ak Parti’nin iki belediye başkan aday adayından Turan ve Karakaş, Hürhaber olarak düzenlediğimiz açık oturumda Değirmenci’nin karşısına çıktı. Turan biraz sonradan sürece dahil olsa da yetişti. Karakaş epey yıpranmıştı ve sonuçta adaylık Turan lehine gelişti. Tabi bunu belirleyen başkaca faktörler de vardı.
Yapılan açıklamaların ardından dile getirilen tepkilere bakıyorum da bana kim ne söylerse söylesin karşı tarafın algısı kendi hassasiyetleri doğrultusunda oluyor. Hedefler ortak olunca konular alakasız ve engellenemez yollara sapıyor. Açıklamalardan birkaç satıra takılarak genelde verilmek ve söylenmek istenenlerin gözden kaçırılması dikkat çekiyor.
Siyaset zor zanaat… Siz doğru anlasanız bile söylenenleri sizi yanlış yönlendirmek için büyük bir çaba içinde olan insanlar etrafınızdan eksik olmuyor. Bunlar çoğu zaman siyasetin sadece kenarda duran seyircileri olurken, kapışma alanında tek başınıza kaldığınızda güç sınamasını tek başına yapmak zorunda kalıyorsunuz. Siyasetin her zaman ekip işi olduğu söylenir de çoğu zaman liderlerin tek kişilik, tek başına gösterisidir aslında. Kalabalıklardan gücünüzü alsanız da öyle anlar ve zamanlarda yalnız bırakılıyorsunuz ki birden bire neye uğradığınızı şaşırıyorsunuz. Bu yüzdendir ki herkes sadece ve sadece kendi gücüne güvenerek girmeli vereceği mücadelelere… Yoksa ilk adımla gelen hayal kırıklığının ardından toparlanmak imkansız gibi bir şey.