Acının uyuşturduğu kalplerle bayrama son bir çare arayışıyla bağlandı ümitler… Değer yargılarını kaybetmiş insanların, geleceğe dair umudumuz üzerinden acımasızca geçtiği hırslarıyla baş etmeye çabalarken, üzüntülerimizi derin dondurucuya kaldırdık… Ortada bırakılmayacak kadar onların sahibi olduğumuzu biliyoruz…
Buruk bir bayram ama umutların yeten gücümüz ölçüsünde tazelendiği bir zaman dilimini geride bıraktık…
Bugün sorumluluklarımızı sırtlamaya kaldığımız yerden devam edeceğiz… Kaybettiklerimize üzülmenin çare olmadığını bilerek, kazandıklarımız ve sahip olmak arzusuyla yanıp tutuştuğumuz değerler ve sevdiklerimize şükrederek…
"Ölümün tek gerçek olduğu dünyada bir sürü yalan uğruna üzülen insanoğlu…” tanımı tam da aklımdan geçenleri ifade ediyor aslında… Dün Hürhaber’in Kurucu İmtiyaz Sahibi İlhan İlya Uygun’un aramızdan ayrılışının 2. Yıldönümüydü. Hızlı yaşadığı ve birçok şeyi sığdırdığı kısa hayatına ani bir şekilde veda etti… Allah’tan bir kez daha rahmet; çıktığı sonsuzluk yolculuğunda yeryüzünde bulamadığı (aramadığı da aslına bakarsanız) huzura kavuşmuş olmasını diliyorum…
PRATİK IŞIKLAR
Dönelim bizim siyaset çarşısına… Çıfıt çarşısı gibi oldu ifade ama öyle değil; maşallahları var… Işıklar, bayramlaşmayı da (muhtarlar ve oda temsilcileriyle çıktığı) sıradaki yurt dışı seyahatini de sığdırdı bayram mesaisine… Parti bağları daha sosyal ve gelişmiş bir Işıklar, halkın içinde kendini bulan bir başkan var gündemimizde. Eleştirilere tahammülü genel bakıldığında son derece iyi de, kimilerine aşırı tepki göstermekten kendini alamıyor. O da ayrı bir hassasiyet ve önemin sonucu olduğundan üzerinde durmayacağım.
CHP’de Suna Göçengil’i seçim sınavları istenilen ilçe başkanı kıvamına getirme konusunda süreci hızlandırdı… Derse girmeden sınava katılan öğrenci gibi oldu… Gerçi parti ‘eğitim alt yapısı’ o kadar da zayıf değil tabi… Bir de muhakkak zaman içinde ilçe başkanlığı konusundaki beklenti çıtamızın yükselişini hesaba katın…
AK PARTİ’DE DÖRT KOLDAN AÇILIM
Bayram tatili öncesinde AK Parti’de yeni başkan ve yönetimin, basınla tanışması vardı… Kutlu’nun efendiliği birçok kapıyı açıyor, ketumluğu şüpheleri arttırsa da : ) Son derece özenilmiş, iyi bir imaj bırakmaya yönelik çaba hissedilir ölçüleri geçip, gözle görülüyor. Ağzınızdan çıkan her kelama kendi aklındakiler doğrultusunda anlam katmaya hazır kişilerin karşısına geçip konuşmak kolay değil… Basından beklentilerin ifade edilişini ben doğal karşıladım. Medyaya ayar çekme gibi de algılanabilir de kumandayı kırdığımız için izlemek istediği kanal konusunda Rıfat bey ve ekibi yerel basın temsilcileri ile iletişiminde ne kadar özense haklı bence…
Medya ve aile içi iletişimin iyileştirilmesi ile sınırlı değil Kutlu Başkan ve yönetiminin yeni dönem stratejileri gördüğüm kadarıyla… Hüseyin Turan’ın siyaset anlayışı 1 Kasım genel seçim çalışmalarında kendini gösteriyor. Ve AK Partide işin şansa bırakılmayacak kadar durumun ciddi olduğunu kavramayan kalmamış gibi bir şey…
Paylaşmadan geçemeyeceğim; Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mehmet Muş’un basın toplantısının ortasında Milletvekili Adayı Hatice Kübra Öztürk’un konuşmasını bölecek şekilde iştirak etmesi beni rahatsız etti. Belki bir bayan, kim bilir meslektaşımız olduğu için ya da çok güzel bir şey anlatırken birçoğunun bunu ıskalamasından dolayı Muş’un o toplantıya intikalini sevmedim. Ulusal medyanın kalbinin attığı İstanbul’da yerelde mücadele eden basın mensuplarından biri olarak nezaketinize teşekkür ederim Hatice Kübra Öztürk… Hani şarkılarda aranan özelliktir da duyguyu karşınızdakine geçirmek; Genel Başkan Yardımcısında göremediğim bu özelliği Öztürk’te hissettim. Ne işine yarar bilmiyorum ama yolu açık olsun dilerim… Ve siyasetin hesap işi değil yürek işi olduğunu unutan tüm siyasetçilere mesaj olsun…
2015-2016 eğitim-öğretim yılı bugün başlıyor… Tüm öğrencilere ve eğitim camiasına hayırlı uğurlu olsun!
KDV ve stopaj ödemeleri de bugün : )
İyi haftalarınız olsun inşallah, bereketiyle, bolluğuyla gelen... Üzüntüler az, sevinçler çok olsun!