Tenha, kuytu bir yerler bulup sessizlik de kaybolmak...
Nefes alabilmek için sürekli daha uzağa gitmek zorunda kaldığımızın farkında mısınız?
&&&
Hafta sonu sahillerde neler yaşandığını unutmuşum!
Detaya girip anlatsam... Bir sürü mide bulandırıcı yaşam karesi...
Böö gelmesin size de!
Keyfiniz kaçmasın...
Hava kararınca kumsalın en sapa yerinden attım oltaları...
Gündüz kiralanıp, gece unutulan şezlonglardan birine oturup gözlerim kamışlarda balık bekliyorum
Denize girenler oltalara doğru kulaç atanlar var...
Zarar görmesinler diye bağırıyorum;
“ Oltalar var dikkat edin!”
Gece denize giren siz olsaydınız, kıyıdan tepe lambasının ışığı görünen bir adam size böyle seslenseydi ne yapardınız?
İçinizden bazıları ters istikamete dönerdi... Bazıları da tepe lambasının ışığı görünen adama cevap verirdi;
“ Deniz senin tapulu malın mı kardeşim!”
Gel de denizi paylaş şimdi...
“ İğneler ayağınıza batacak!”
“ Ayak benim değil mi ?”
İki numara mahmuzlu iğne oturak yerine batsa böyle konuşamaz, fok balığı görmüş penguen gibi atar kendini kumsala ama...
&&&
Özgürlükler çatışınca böyle...
O da haklı... Adamın gece denize girme özgürlüğü... Benim olta atma özgürlüğüm, iğnenin adama batma özgürlüğü... Kıyıda ki arkadaşlarının üzerime yürüme özgürlüğü... Benim kendimi savunma özgürlüğüm... Tüm olaya karşınların geceyi nezarethanede geçirme özgürlüğü var...
En iyimser senaryo bu!
Bu ülkede park yeri yüzünden cinayetler işleniyor! Tartışmaya gelmez velhasıl...
&&&
Hani biraz anlayışlı olsak, hep söylüyorum ya kendimizi karşımızdakinin yerine koysak, empati yapsak! Birbirimizin hak ve özgürlüklerine saygı göstersek...
Ne anlatıyorum ben ya, yazarken aklıma geldi; dün gece gözümün önünde adam denize defi hacet etti!
Ses etmedim tabi, anlayış gösterdim!
Denizin içine etme özgürlüğü! Dedim, geçtim...